Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
60 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
22 günde okudu
Merhaba. Ayın bir diğer okuduğum kitabı
Dün Gece Şehri Ben Kapattım
Dün Gece Şehri Ben Kapattım
oldu.
Sena Karaca
Sena Karaca
vesilesiyle yazar
Bahadır Çetin
Bahadır Çetin
imzasıyla birlikte kitaplığıma ekledim. Tekrar teşekkür ederim. Çoğu şiirler duygu yüklü, samimi bir üslupla kaleme alınmış. Yer yer hüzünlü şiirlerle yer yer de anlamlı bulduğum şiirlerle karşılaşacaksınız. En beğendiğim şiirleri aşağıya
Dün Gece Şehri Ben Kapattım
Dün Gece Şehri Ben KapattımBahadır Çetin · Parga Yayıncılık · 20237 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
O kadar hızla okudum ki.. merak içinde, bir çırpıda bitti. Benim gibi geçmişi öğrenmek isteyip de size anlatabilecek herkesi çok erken kaybettiyseniz hele.. nasıl bir hasretle okunuyor. Bir yandan aslınızı tanıyor, bir yandan şimdiki halinize acıyorsunuz..okurken kulaklarımda Cem Karaca'nın 'Kavga' sı; ''Üç kardeş emaneti aldılar bir dereden İlyas, Temel, Süreyya, kürekler siya siya...'' Öykünün yaşanmışlığı öyle sarıyor ki sizi, Bengü gözlerinizin önünde canlanıyor, kıyıda köşede bir ağaç, bir kuş oluveriyorsunuz..insana dair ne varsa şahit oluyorsunuz.. onuruna, şerefine, kahramanlığına, sadakatine... etnik karakterlere, çekilen çilelere...ihanetlere... işbirlikçiliklere...fedakârlıklara... yoksulluklara.... Sonra da diyorsunuz ki; unutulduk ey halkım! Bir serinin ilk kitabı bu...mutlaka okunmalı..hele de kendinizi tanimak istiyorsanız..
Irmağın Kıyısındaki Köy Bengü
Irmağın Kıyısındaki Köy BengüOrhan Baylan · Pelikan Yayıncılık · 20149 okunma
Reklam
448 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yarala`Sar
"Bizler unutulduk. Herkes tarafından unutulduk. Bazen Tanrı tarafından bile unutulduğumuzu düşünüyorum." Okur okumaz beni kendine çeken ve kurgusuyla kendine aşık eden serinin 2. kitabının incelemesiyle geldim. İçimde buruk bir sevinç var. Yarın serinin son kitabı ön siparişe açılıyor ve onlara veda etmeyi asla istemiyorum. Ama bir yandan da serinin tüm kitapları tamamlanmışken okumaya başladığım için mutluyum. İlk kitabın incelemesinde konudan bahsetmiştim. O yüzden burada konuya değinmeyeceğim. Bu kitapta Sedef av olmakla beraber avcı da oluyor. Oturup ölümü beklemektense kalkıp damgacıyı bulmak için çaba harcıyor. Ajan olmakla uğraşmasının yanısıra annesinin ve babasının de ortaya çıkmasıyla kendini yoğun bir temponun içinde bulur. Ayrıca Yarasalar'a verilmiş bir görev yüzünden okula da gitmektedir. Her şey yolunda giderken, damgacının ortaya çıkmasıyla dengeler altüst olur. Sedef şimdi kendini ve arkadaşlarını korumak zorundadır. Beni sonuyla aşırı delirten bir kitap olmasıyla birlikte Alaz'a ve hareketlerine düştüğüm bir kitap oldu. Alaz Altuğ Sipahi cidden en sevdiğim kitap karakteri oldu. Kitabın akıcılığı ve sürükleyiciliği hiçbir şey kaybetmemişti bu da beni mutlu eden başka bir detay. Serinin 4. ve son kitabı da yarın ön siparişe açılırken seriyi almak için daha uygun bir zaman var mı bilmiyorum.. kitaplığınız da kesinlikle olması gereken bir kitap.
Yaralasar - 2
Yaralasar - 2Maral Atmaca · Ephesus Yayınları · 20217,3bin okunma
202 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Oğuz Atay güzergahına giden ilk vagon.. Korkuyu Beklerken.
Postmodern bir kabusun içindeydiler. Yalnızdılar, kendi kuyruklarını yakalamaya çalışıyorlardı, çaresizce dönüp duruyor, düşmemek için tutunacak bir yer arıyorlardı. Tutunamıyorlardı. Toplumun içinde öylesine yaşayıp gidemiyorlardı işte. Oğuz Atay, aldı onları, giydirdi kuşandırdı, 8 öykünün içinde saldı üstümüze. Biri “Kalabalık bir topluluk içindeydi. Başarısızdı” . Beyaz bir mantoya sarılıp görünür olmak istedi belki, belki sadece her şeyin üstünü bembeyaz bir mantoyla örtüp saklanmak istedi, kimbilir. Kimse bilmez, demedi bir şey, sustu, nasıl olsa anlamayacaklardı. Biri korkuyordu. Hayatı yaşamayı başaramamıştı, yaşamaktan duyduğu korkuyu bastıramamıştı, kırılma noktasındaydı hatta çoktan kırılmıştı. Yalnızlığın ta dibine kadar batmıştı. Öyle ki duvarlara karşı bağıra bağıra konuşurken buldu kendini, sanki hala konuşabildiğini, bir sesinin olduğunu ispatlamak ister gibiydi. Sonra duvarlarını yıktılar, sesi de kalmadı. Biri tavan arasında sevgilisinin ölüsünü unutmuştu. Unutmuş muydu, yoksa hafızasının köşesinde sarıp sarmalamış mıydı, bilinmez. Yüreğimizin üstünden ezerek geçti, bildiğimiz bu. Biri savaşın bile uğramadığı ıssız bir istasyondaki hikaye anlatıcısıydı. Anlattıklarını kimsenin anlamadığı. “Ben buradayım sevgili okuyucum, sen neredesin acaba?” diye sordu sonsöz. Buradayız Oğuzcum Atay. Beyaz mantolu adamın çaresizliğindeyiz, tavan arasında unutulduk, toz pas içindeyiz, insanlardan kaçıyoruz, yalnızız, kendimizi arıyoruz, bulamıyoruz, korkuyoruz, korkuyu bekliyoruz. Bağırasımız var: "Dağılın! kukla oynatmıyoruz burada. Acı çekiyoruz." diye.
Oğuz Atay
Oğuz Atay
Korkuyu Beklerken
Korkuyu Beklerken
Korkuyu Beklerken
Korkuyu BeklerkenOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202226,3bin okunma
68 syf.
·
Puan vermedi
·
130 günde okudu
Stefan Zweıg'in dediği şekliyle: "Sanki bir ateşin içine düşmüştüm." Bu kitabı okumaya başladığımda bana hissettirdiği duyguyu yine yazarın kendisi tarif etmiş. Bir solukta okudum diyemeyeceğim. Fakat bu olumsuzluk anlamında değil. Bilakis bilinmediğini ısrarla ifade eden kadını bilerek ve tanıyarak okumak isteyişimden... Herkes
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022223,8bin okunma
127 syf.
9/10 puan verdi
Kırmızı Beyaz Yeşil Siyah
Hak ehlinin mirasıdır bize, ölmeden önce ölmek. Ölebilmek. Hakikat ehlinin. Ehl-i hikmetin. Kendi ellerimizle, kendi irade ve ihtiyarımızla ölümü seçmekle emrolunduk. Hz. İnsan hâline gelebilmek için ve dahî mânânın ışıltısıyla yanmak uğruna maddenin çamurunu gönül aynasının üzerinden silmekle görevlendirildik. Sonra unuttuk. Unuttukça ve unuttuğumuz için unutulduk. Terkedildik. Ölmeden önce ölmeyi bilmediğimiz için. Ölemediğimiz için. Uyanamadığımız için. Ölümün renkleriyle boyanmadığımız, ve dahî boyanmak gerektiğini bilmediğimiz için.
Ölümün Dört Rengi
Ölümün Dört RengiDücane Cündioğlu · Kapı Yayınları · 20101,132 okunma