Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zehra Bulut

Zehra Bulut
@uranusekosan
Ancak sevdiğimiz şeyler bizimle beraber değişirler ve değiştikleri için de hayatımızın bir zenginliği olarak bizimle beraber yaşarlar.
Reklam
"...Ben şu doğudan hoşlanmıyorum. Ben buradaki bu havadan, benim ruhumla hiç uyuşmayan bu yabancı ruhlardan hoşlanmıyorum! Şunu kaç kere okudum size, çevirdim yazdım, siz de okudunuz...” Refik’e önceden okuttuğu Hölderlin’i gene heyecanla ezbere okudu. Sonra cümleleri teker teker hatırlayarak Türkçeye çevirdi: “Tıpkı muhteşem bir Despot gibi doğu, gücü ve göz kamaştıran ışığıyla insanları yere çalar, insan orada daha yürümeyi öğrenmeden diz çökmek, konuşmayı öğrenmeden dua etmek zorunda kalır!" Bunu kaç kere okudum size, bana hak verdiniz, şimdi ne oluyor?”
"Dinle, Louise, nota kağıdımız gibi düzenli, ölçülü, kurallı olan bu yaşam tarzından iğreniyorum. Her zaman, insanın sadece kendisine açıklama borçlu olduğu, kendi kendisine hesap verdiği o özgür, bağımsız sanatçı yaşamını arzuladım, istedim, o hayata imrendim."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Tabii ki diğer dünyayı bir öncesinde öğrendiklerimizle kurarız. Fakat hiçbir şey öğrenilmemişse, sonraki yaşam öncesinin aynısı olacaktır; aynı sınırlar ve kazanmak için yüklenilen aynı sıkıntılar...
Zamanla babamdan daha çok şey bildiğimi, hatta babamın aslında hiçbir şey bilmediğini bile düşünmeye başladım. Ama bugün gördüm ki, babam gerçekten de her şeyi biliyor. Ve umarım ölümsüzdür de asla ölmez.
Reklam
Kalabalıklar bazı güzellikleri görmenize engel olurlar. Ya da bazı güzellikler yalnızca kalabalıklar çekildiği zaman ortaya çıkarlar.
İş merkezlerinin olması gereken yerde açılan manastırlar tembelliğin kurumsallaşmasına yol açar.
Her konuda 'bitti' sözcüğünün kullanılması gereken bir zaman vardır,
"Umutlarınızı sadece size miras bırakamayacak birine bağlayın."
Bu ülkede insan biraz seçkin, biraz kafalı olmaya görsün, hemen avam tabakasının diline düşer... Peki, ya kendilerini ahlak simgesi olarak gösteren bu kişilerin sürdüğü yaşantı nasıldır? Aziz dostum, unutma ki bizler ikiyüzlülüğün anavatanı olan bir ülkede yaşıyoruz.”
Reklam
Olağan insanlar hayal gücümüzü etkileyemezler. Çağlarıyla sınırlıdırlar. Onları kalıplarından çekip çıkaracak hiçbir büyü yoktur.
"Eski günlerinizde yaptığınız büyük bir hata anımsayabiliyor musunuz, düşes?” diye sordu. “Korkarım pek çok!” Lord Henry, “Öyleyse bunları yeniden yapın,” diye ciddilikle yanıtladı. “İnsanın gençliğini yeniden kazanabilmesi için çılgınlıklarını yinelemesi yeterlidir.”
"Eğer farklıysan, yalnızlığa mahkum oluyorsun. Yalnız olana acımasız davranıyorlar."
“Of, anlatamam ki! Ben birisinden çok fazla hoşlandım mı onun adını hiç kimseye söylemem. Onun kimliğinden bir parçayı başkasına teslim etmek gibi gelir bu bana."
Ahlaka uygun olan ya da uygun olmayan kitap diye bir şey yoktur. Kitap denen şey ya iyi yazılmış ya da kötü yazılmıştır. Hepsi bu.
162 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.