Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sufilerin Yolu Sapıklıktır...
İmâm Ebû Bekir Tartuşî (رَحِمَہُمَ اللّہُ) şöyle demiştir: "Sufilerin takip ettikleri yol tembellik, cehalet ve sapıklıktır. İslam dini ancak Allah'ın kitabı ve Rasûlûllah (sav)'ın sünnetinden ibarettir." (11.Cilt)
Sayfa 238 - Buruç Yayınları
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç; Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç! Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile, Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle. Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan Geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece. Guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince, Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül! Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül.
Reklam
Kurtuba'daki Emevî Halifesi Halife el-Hakem 600 bin cilt kitaba sahipken, ondan 400 yıl sonra tahta çıkan Fransa kralı Bilge Charles, kütüphane kurmaya giriştiğinde güç belâ 900 kitap toplayabilmişti.
18. Bölüm Giriş..
Yeryüzünü gözlerimizle delip, kutuptan kutuba, ayağımızın bastığı yerden antipotlara dek içini görebilseydik, yarıklar, oyuklarla delik deşik bir kitlenin, ürküntüyle ayrımına varırdık. .
Can yayınları 32. BasımKitabı okudu
İbn Hazm ve meşhur Atasözü
“İbn Hazm, miladi 18 Kasım 993, hicri 3 Ramazan 383’te dünyaya gelmiştir. Çocukluğu Kurtuba Sarayında babasının hareminde geçti. Böylece ergenlik çağına kadar çok kibar ve düzgün bir eğitim gördü. Geçirdiği siyasi entrikalar ve hapis hayatından sonra İbn Hazm kendini ilme verecek, özellikle hukuk ve ilâhiyat bilimleriyle uğraşacaktır. Onun dokunaklı, etkili ve acımasız kalemi, şu atasözünü doğurmuştur: “Haccac'ın kılıcı, İbn Hazm'ın kalemi…”
"Nefsinin karanlığında yıldızlar doğan kimsenin ufkundan, ilâhî dostluk güneși guruba çekilir." denilmiştir. Nefsâni isteklere meyl, Rabbâni dostluk ve huzura mânidir.
Reklam
Kurtuba'daki Emevî Halifesi Halife el-Hakem 600 bin cilt kitaba sahipken, ondan 400 yıl sonra tahta çıkan Fransa kralı Bilge Charles, kütüphane kurmaya giriştiğinde güç belâ 900 kitap toplayabilmişti.
Araları bir bölme ile ayrılan birbirinden habersiz tıpçı ve hukukçu iki guruba ''hücre'' nedir diye sorulmuş. Tıpçılar insan vücudundaki hücre bölümlerinden, hukukçular da tehlikeli teröristlerin tıkıldığı cezaevlerindeki hücrelerden bahsetmişler... Yine üç keşiş, dalgalanmakta olan bir bayrağın durumunu tartışıyorlarmış. Ilki '' Hareket halinde olan bayraktır'' demiş, ikincisi ''hayır rüzgardır'', üçüncüsü de '' hayır sizin zihninizdir'' demiş. Bir kitap olan Kur'an da her bir insan zihninde böyle yankılanır.
Sayfa 10 - inşaKitabı okuyor
"Öfke çoğunlukla insanın asıl yüzünü ortuya çıkarır. "
Rindlerin Akşamı Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç; Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç! Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile, Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle. Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan Geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece. Guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince, Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül! Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül.
Sayfa 53 - İstanbul fetih cemiyeti yayınlarıKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.