Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Diyojen'e sorarlar: -Üstad, bir adamın zekasını nasıl anlarsın? +Konuşmasına bakarım. -Peki ya hiç konuşmazsa? +Henüz o kadar akıllısına hiç rastlamadım.
BAŞIBOŞ Vatanımda sular akar, başıboş; Herkes, birbirini kakar, başıboş. Bozkırlardan topal bir tren geçer; Çocuk, merkep, öküz bakar, başıboş. Yanmaz da yürekler, güneşe atsan; Bir kibrit, bir orman yakar, başıboş. Tarih, kutuplara kaçmış bir fener, Buz denizlerinde çakar başıboş. Yirmi dokuz harflik sözde aydınlar, Yafta yazar, isim takar, başıboş. Allah’ım sen acı bu saf millete! Akşam yatar, sabah kalkar, başıboş… Üstâd Necip Fazıl /1964
Reklam
608 syf.
·
Puan vermedi
Çöle İnen Nur
Üstad Necip Fazıl kaleminden Peygamberimizi anlatan mükemmel bir eserdir. Eserin de edebi üslubunun kusursuz aktarımına şahit oluyorsunuz. Mutlaka okuyunuz..
Çöle İnen Nur
Çöle İnen NurNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20219,9bin okunma
206 syf.
·
Puan vermedi
Posta Kutusundaki Mızıka'da dosta yazılmış mektuplar var; onları okumak hakikatleri farklı pencerelerden seyretmek, gülümseten, düşündüren dost sözleriyle arkadaşlık etmek gibi. Mektuplar 'insan'a ayna tutuyor. Dost zaten bize ayna olan değil midir? Dost dilinden, mektup içtenliğiyle hak cümleler döküyor kitap.. Ve Hatrıma gelen bir cümle, Üstad Bediüzzaman' ın talebelerinden birine yazdığı mektuptan: ".. daha şifahen söylediklerimi sen bilirsin; sen benim mektubumsun."
Posta Kutusundaki Mızıka
Posta Kutusundaki MızıkaA. Ali Ural · Şule Yayınları · 202219,9bin okunma
Selahaddin Çelebi Âğabey, Üstad Hazretlerini ziyaretinden birisinde Ayasofya hakkındaki düşüncelerini sordu. Cevap yine orjinal ve müjdeliydi. Önce güldü: -keçeli, keçeli! Sonra ciddileşti: -Ayasofya , Hıristiyanlığın İslamiyet'e devir ve tesliminin bir abidesidir. Bunun için kilise iken cami olmuştur. Elbette tekrar camiye çevrilecektir.
TOPLU CEVAPLAR İddiaların aksine: 1- Said Nursî'nin İstanbul'a geliş yılı 1907 2- Said Nursî'nin Nutuk'u 1908'de basıldı 3- Said Nursî, A.Hamid'e hakaret etmedi 4- Said Nursî, SultanReşat'tan para almadı 5- SaidNursî, Urfa'ya giderken Ankara'ya uğramadı (Fesubhanallahil-azim; onca yalana bunca insan
Reklam
Üstad bir kerede yanlış bilgi ver!
Buna karşılık normal insan, yaşamından haz alması bakımından, kendi dışındaki şeylere, mala mülke, mevkiye, kadınlara ve çocuklara, arkadaşlara topluma vb. muhtaçtır; yaşamının mutluluğu bunlara dayanır: bu yüzden, onları yitirdiğinde ya da onların kendisini aldattığını düşündüğünde yıkılır.
Üstad hiç mi acımadın bu kelimeleri yazarken.
Toplumun niceliğinin yerini nitelik alırsa, o zaman büyük dünyanın içinde yaşamak için çaba göstermeye bile değer: Ama ne yazık ki yüz delinin arasından henüz bir akıllı bile çıkmıyor. Buna karşılık öteki aşırı uçtaki kimse, sıkıntıya düşer düşmez hemen ne pahasına olursa olsun oyalanmayı ve topluma karışmayı isteyecektir ve her şeyle kolaylıkla yetinecek, kendi kendisinden kaçtığı gibi kaçmayacaktır onlardan. Çünkü, herkesin kendine döndüğü yalnızlıkta, bir kimsenin kendinde neye sahip olduğu ortaya çıkar: işte aptal adam, kendi zavallı bireyselliğinin sırtından atamayacağı yükü altında inim inim inliyor.
ADNAN. Üstad Bediüzzaman hazretlerine talebesi sorar: "Üstadım her şeyi kaybettik ne yapacapız?" Üstad cevap : "Çay koy keçeli, yeniden başlıyoruz!"
Reklam
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yakın Tarih
Bir gönül insanı olan Hocamız Mehmet Ertuğrul DÜZDAĞ, hakîkatı aynel yakîn yaşamış olan, yakın tarihe tanıklık eden, Buy-î Muhammed Mustafa aleyhisselam sahibi ile Üstad Ali Ulvi KURUCU Hocamızın tanıklık ettiği her şeye dair harika bir eser. Tavsiye ederim.
Üstad Ali Ulvi Kurucu - Hatıralar (5 Cilt Set)
Üstad Ali Ulvi Kurucu - Hatıralar (5 Cilt Set)M. Ertuğrul Düzdağ · Med Kitap · 20194 okunma
İnsan, gücünün yettiği kadarını takdim etmedikçe ve mümkün olduğu kadar bütün gayretini sarf etmedikçe, davetlerin ve ümmetlerin harekete geçirilemeyeceğini üstad, kendi kanı ve evlatlarının parçalarıyla bu ümmete öğretmiştir. Üstadın şehadeti milyonlarca defa söylenen sözlerin, savaş meydanında bir defa çarpışmaya bedel olamayacağını bu ümmete öğretmiştir. Alimlerden ve davetçilerden niceleri, bizden daha iyi bildikleri halde kendi ülkelerinde oturuyorlar. Fakat meydanlardaki ve savaşlardaki bir insanın gayreti, onların mekânlarına bedeldir. Üstadın dediği gibi "Ey âlimler! Güneşin altında sizlerin hiçbir değeriniz yoktur." Evet, eğer âlimler harekete geçmeselerdi oturmak avama çok daha iyi yakışırdı. Çünkü âlimlerimizin bizzat kendilerinin yürümeleri gerekir ve Allah'ın ulaşmalarını dilediği yere götürünceye dek ümmetin öncülüğünü yapmaları gerekir. Kâfir devletler insanın kendi ülkesinde mescidde ibadet etmesine, beş vakit namaz kılmasına, Kur'an okumasına, cihad hakkında konuşmasına razıdırlar. Ama uygulamaya kalktığı zaman buna ne kâfir devletler ne de diğer güçler razı olacaktır.
"Madem Mesih'in ya da Buda'nın ağzından Konuşuyorsun, ne diye yeni bir din kurmaya uğraşıyorsun?" Batı'daki yükselenin umudu Doğu'da yeşermedi; Doğu'dan yükselenin sesi de Batı'ya ulaşmadı. Her gerçeğin, onu icinde hissedenin görüntüsüne, diline bürünmesi şart mı? " Üstad, bazı dinlerin saygıyı hak ettiğini kesinlikle kabul ediyorum. Ama ya putperestler, Güneşe tapanlar?" Kaptanın eteğini öpersen bir kral bunu kıskanır mı sanırsın? Güneş, Yüce Tanrı'nın kaftanındaki bir puldur sadece, ama insanlar bu pırıl pırıl pul sayesinde onun ışığını doya doya seyrederler..
Üstad, bu yüksek iktisatçılık kudretini sırf yemek, içmek, giymek gibi basit şeylerle değil; bilakis fikir, zihin, istidat, kabiliyet, vakit, zaman, nefis ve nefes gibi manevî ve mücerred kıymetlerin israf ve heder edilmemesi ile ölçen bir dâhîdir. Tarihçe-i Hayat
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.