Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı ve yüzüm
Onu düşündükçe usulca döküldü ağzından cümleler ve söyledi:
- Haklıydın !!! ve hâlâ haklısın!!!
- Görmek istemeyene görünme,
- Duymak istemeyene konuşma,
- Sevmiyorsa zorla kendini sevdirmeye çalışma
- Yok sayıyorsa var olma.
- Sana zulmediyorsa boğun eğme
- Seni düşünmüyorsa sakın ağlama ....
- Sana değer vermiyorsa değerli olduğunu hissettirme
- Seni önemsemiyorsa varlığın ile yüceltme.
- Seni aşağı çekiyorsa ipi ile o kuyuya inme ...
Uyku ki, bölünür bir gece vakti
Yokluğun, usulca sızar zamana
Suskunluk, buğulu bir düş misali
Pencere camından yansır odama
Bir telaş içimde, koşturur durur
Asırlık teselli, hercai sürur
Kalır elde, renk renk buruşur kurur Sonsuzluk içinde, beşere özgün
Kalmak, hece hece dünün içinde
Yol almak, rüyanın düşün peşinde
Ne kaldı desene, ne var elinde
Korkular, tutkular, emekler, küller!..
Yürürüm, sensizlik içimde hüzün
Kalır gecelerim, karanlık, üzgün
Sırra ermek için Yunus visali
Taptuk’un kapısı, yokluğa sürgün
02.04.2019
Susmanın da, durmanın da hepsinin dibine vurdum.
Sen bilirsin sevdiğim;
Ya tut şimdi elimden, usulca sana gidelim
Ya basıp yürü bakmadan, bok çukurunda geberelim!
Park soğuk, bira bitti, kahrolsun kapitalizm!
"... John thornton ayağa kalktığında Buck onun eldivenli elini ağzının içine alıp dişleri ile biraz bastırdıktan sonra usulca ve gönülsüzce bıraktı. Cevabı buydu; kelimelerin diliyle değil, sevginin diliyle vermişti cevabını."
Sayfa 86 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu