"Zahide hurilerle dolu cennet hoş gelir
Oysa bana üzümün suyu daha hoş gelir
Onun cenneti veresiye benimki peşin
Ne var ki uzaktan davulun sesi hoş gelir."
Sayfa 192 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Tabiki hoştur güzel hurilerle dolu cennet
Ama bana daha hoştur üzümün suyu
Benim cenetim peşin onunki ise veresiye
Ne var ki hoş gelir davulun sesi uzaktan
...Davulun sesi uzaktan ne hoş gelir. İki kişi evlenir, çoluk çocuk yapar, yaşarlar, birbirlerine arka çıkarlar, her zorluğu birlikte göğüslerler. Sevgi, yakınlık, yeme-içme, çarşı-pazar, gündelik ev işleri , hafta sonu dolaşmalar, arada sinema...
Zahide hurilerle dolu cennet hoş gelir
Oysa bana üzümün suyu daha hoş gelir
Onun cenneti veresiye benimki peşin
Ne var ki uzaktan davulun sesi hoş gelir.
Londra’dan bir adam yazdı, Soweto’da öğretmenlik yapıyormuş. Öğrencilerine Bukowski okuduğunda çoğu ilgi göstermiş kara derili Afrika’lı çocuklar. Hoşuma gitti. Davulun sesi bana da uzaktan hoş gelir.
Zahide hurilerle dolu cennet hoş gelir
Oysa bana üzümün suyu daha hoş gelir
Onun cenneti veresiye benimki peşin
Ne var ki uzaktan davulun sesi hoş gelir.
Zahide hurilerle dolu cennet hoş gelir
Oysa bana üzümün suyu daha hoş gelir
Onun cenneti veresiye benimki peşin
Ne var ki uzaktan da davulun sesi hoş gelir.
Sayfa 192 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Zahide hurilerle dolu cennet hoş gelir
Oysa bana üzümün suyu da hoş gelir
Onun cenneti veresiye benimki peşin
Ne var ki uzaktan davulun sesi hoş gelir.