Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yemen kadısının fetvası... -Vehhabilik küfürdür! Abdülaziz oğlu Suud'un ise bu fetvâya cevabı, Medine'deki bütün Sahabî mezarlarını yerle bir etmek ve toprak üstünden silmek oldu. Bugün de aynı vaziyette olarak en büyük Sahabilerin yattığı Bakiy mezarlığı, yıkıntıları bile düzleştirilmemiş bir yangın yerine döndürüldü. Herhalde tepeden inme İlâhî bir hıfz eseri olarak Allah Resulünün mukaddes Ravzasına dokunamadılar; toprak altından bir tünel açıp bu işi yapmayı düşündüler, fakat yapamadılar. Gaye şu: Ölülere tevessül edilemez!!! Yani ölüden bir imdat beklenemez!! Ve yani, ruhaniyet diye bir varlık kabul olunamaz!..
Sayfa 123Kitabı okudu
Vehhabilik, İbn-i Teymiyye bahsinde kullandığımız tabirle, bir nevi İslâm materyalizmasıdır ve materyalizmanın son durağı Allah'ı tanımamak olduğu halde bunlar tanıdıkları ve en doğru tanımanın kendi mezheplerinde olduğu iddiasındadır. Ruha, ruhaniyete, onun ölüm sonrası devam ve tasarrufuna inanmaksızın Allah'a nasıl inanılabilir, veya Allah'a inanıp da ruh nasıl inkâr edilebilir? Hem göze inan, hem de onun gördüğüne inanma, olur mu?. Sorarsanız «inanıyoruz!» diyeceklerdir. Fakat zoraki bir inanıştan sonra gizli bir inkâr içinde o inanıştan kurtulmaya çabaladıklarını teslim etmeyeceklerdir. İnsanı, öldükten sonra sıfıra ulaşmış kabul edenler, bütün iz ve işaretlerini yeryüzünden silenler ve Allah Resulünü ziyareti bile günah sayıcı bir anlayıştan gelenler, hangi tevil yoluna saparlarsa sapsınlar, öteleri, ötelerin hikmetlerini kabul etmemek mevkiindedirler.
Sayfa 125 - VehhâbilikKitabı okudu
Reklam
Suriye'de Hristiyanlık ,Müslümanlık, Filistin'de Araplık, Yahudilik, Hicaz'da şeriflik ,vehhabilik meseleleri bizzat Türk -Arap meselesinden daha azılı idi. Nitekim biz çıktık nifak bütün Akdeniz, Kızıldeniz ve çöller boyunca yanıp durmaktadır.
“Suriye'de Hıristiyanlık/Müslümanlık, Filistin'de Araplık/Yahudilik, Hicaz'da Şeriflik/Vehhabilik meseleleri, bizzat Türk/Arap meselesinden daha azılı idi. Nitekim biz çıktık; nifak, bütün Akdeniz, Kızıldeniz ve çöller boyunca yanıp durmaktadır..."
Âl-i Beyt'in muhabbeti, Risale-i Nur'da ve mesleğimizde bir esastır. Ve Vehhabîlik damarı, hiçbir cihetle Nur'un hakiki şakirdlerinde olmamak lâzım geliyor.
ıقُلْ لَٓا اَسْئَلُكُمْ عَلَيْهِ اَجْرًا اِلَّا الْمَوَدَّةَ فِى الْقُرْبٰى De ki: Vazifem karşılığında sizden bir ücret istemiyorum; sizden istediğim, ancak akrabaya sevgi ve Ehl-i Beytime muhabbettir. Şûrâ Sûresi, 42:23.
İlich Ramirez Sanches:
Kutsal yerlerimiz Mekke ve Medine, Vehhabilik kılıfı altında Amerika'nın ve İsrail'in desteklediği hainlerin yönetiminde. Umuyorum ki ölmeden bu iki şehrin, Kutsal Arabistan'ın münafıklardan ve hainlerden kurtulduğunu göreceğim.
Sayfa 41 - Arzu Özdemir - Hapsedilemeyen Profesyonel Devrimci Bir Ruh: ÇAKAL CARLOS.Kitabı okudu
Reklam
Günümüzde Suudi Arabistan, kurucu ideolojisini yitirmiş bir devlete dönüşmüştür. Kabaca "Vehhâbîlik" denilen Selefi düşüncenin önce politize olması, ardından kralların elinde siyasal oyuncağa çevrilmesi, derken dünya sistemi tarafından keşfedilip maymuncuk haline getirilmesiyle, Suudiler yönlerini şaşırmış, nereye gideceklerini bilemez hale gelmişlerdir. Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın, ülkeyi içine yuvarlandığı çıkmazdan ve bataktan kurtarabilme adına, son sürat Batılılaşma projesini sahneye sürmesi ise, Suudi Arabistan'ın parçalara ayrılma sürecini hızlandırmaktan başka bir işe yaramayacaktır.
Aziz din kardeşlerim! İtikatta ve amelde Ehl-i Sünnet mezhebini bırakırsan yanarsın, âhiretine zarar verir, ebedî saadetini tehlikeye atarsın. Mezhepsilik, mezhepleri telfik (birleştirme), Selefilik, Vehhâbilik gibi cereyanlar âlem-i Islâm'ı birleştirmez, bilakis perişan ederler. Nitekim manzara meydandadır.
Bunlar batıl da, bunlara da Hüsn-ü zan eden bazı ehli sünnet kişiler ne acaba
Vehhabilik
Osmanlı'ya bir başkaldırı hareketi olmalarından dolayı Osmanlı'nın bel kemiği olan tasavvufa düşmanlık temel gayeleridir. İngilizlerce desteklenmiş, Arabistan'a laikliğin getirilmesiyle de ağızlarına bir tomar para tıkılıp susturularak çöp tenekesine atılmışlardır. 
Vehhabilik
Vehhâbilik, Harran'da 1263 yılında doğmuş bulunan İbn-i Teymiye'nin fikirlerini esas ittihaz eden Muhammed b. Abdülvehhab (1703-1787) tarafından başlatılmış olan bir yarı dinî, yarı siyasî harekettir. "Yarı dinî, yarı siyasí" dememizin sebebi, Suud Ailesi'nin Vehhâbîliği benimseyerek onu Osmanlı'dan kopmak için fikrî bir bahâne olarak kullanmış bulunmasıdır. Bazılar Vehhabîliği bir mezhep kabul ettiği hâlde, biz "hareket" diyoruz. Çünkü Vehhabîlik'te ictihad gerektiren her meseleye dâir bir görüş mevcut değildir. Onlar daha ziyâde "bid'at karşıtı" olarak bilinirler. Hâlbuki bid'atler "bid'at-ı hasene" ve "bid'at-ı kabîha" olarak ikiye ayrılır. Bidat-ı hasenenin, (minâre ve tespih gibi) sünnetin mazmûnunda mevcud olduğu kabul edilir. Suud Devleti'nin kurucusu Abdülvehhab'ın eniştesi idi. Suud Ailesi, Abdülvehhab gibi Arabistan'ın Necid Bölgesi'nde yaşıyordu. Burası ulaşımı güç, göz önünde olmayan bedevîlerle meskûn bir yerdi.
317 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.