Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
342 syf.
9/10 puan verdi
·
43 günde okudu
Yaşadığınız hayat, yaşamayı istediğiniz hayat mı?
Hayallerimiz vardı, kendimizi bildik bileli kurduğumuz! Şu okullarda okuyacak, şu mesleği yapacağım, şöyle bir hayatım olacak... Kim kurmaz ki böylesi hayaller! Ne der
Yahya Kemal Beyatlı
Yahya Kemal Beyatlı
, "İnsan, âlemde hayâl ettiği müddetçe yaşar." Peki kaçı gerçek oldu hayallerinizin? Kaçı gerçekleşme aşamasında? Ya da kaçı kaçıp gitti ellerinizin arasından,
Kaplumbağa Terbiyecisi
Kaplumbağa TerbiyecisiEmre Caner · Kapı Yayınları · 2014810 okunma
184 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Dipteyim, Kuyudayım, Yoksa Depresyonda mıyım?
ACILARINI SARINARAK, KUYUDA YAŞAMAYA GAYRET EDEN, GÜZEL İNSANLAR MERHABA! Güzel insanlar bugün sizlere ilk defa tanışmakla müşerref olduğum uzak doğu edebiyatından, özelde Japon edebiyatı ile ilgili okuduğum bir eser hakkında birkaç kelam etmeye çalışacağım. Uzakdoğu edebiyatı ile tanışmak bugüne dek kısmet değilmiş. Bu anlamda Japon Edebiyatı
Kumların Kadını
Kumların KadınıKobo Abe · Monokl Yayınları · 20172,083 okunma
Reklam
135 syf.
·
Puan vermedi
·
26 saatte okudu
Bazı şeyler hiç değişmeyecek!!
Bu kitabı ikinci okuyuşum ama ilk okumamda bu kadar etkilendiğimi hatırlamıyorum. Farkındalığın oluşması gerekiyormuş demek ki. Üniversite de çok rahat duran biri değildim:) sorgulayan, irdeleyen ve göze batmaktan korkmazdım. Annem de bunu bildiği için anne şefkatiyle, Vizontele repliğiyle "olaylara karışma" derdi:) babam ise, taraf olmayan bertaraf olur diyerek açık açık olmasa da yanımda olduğunu hissettirirdi.:) Tarafım babacığım, haksızlığa karşı tarafım, özgürlüğe tarafım, insanca yaşayabilmeye tarafım, senin sayende. Benimle mücadelen doğduğum zaman, nüfus memurunun adımı Eylem olarak yazmamasina direnip, inat edip adımı Eylem olarak yazdırman ile başladı. Sanırım babamın kızıyım:)) Kitaptan çok kendimle ilgili spoiler verdim:) ama bu kitabın neden benim için değerli olduğunu anlatabilmem adına yazmak istedim. 90'lı yılların başından itibaren işkence evleri olarak kurulan, F tipi cezaevlerinde yaşanan işkenceler ve ailelerin sevdikleri için girdiği ölüm oruçları anlatılmıştır. Bu ülkeyi gerçekten sevenler hep sindirildi, korkuldu onlardan asıldı ve onursuzca bir yaşam reva görüldü. Kendi çıkarlarını devletin çıkarları üstünde görenler ise hep yükseldi. Bu zihniyette iseniz bu ülkeye Cumhurbaşkanı bile olursunuz. Tam tersi düşüncede olanlar ise yüreğimizdeki darağaçlarinda. Yeni gelen her iktidar bir öncekinin kanlı perdesini kaldırıp, yeni tertemiz ama kanlanacak bir perdeyle geldi. Demokratik söylemler o perdenin arkasında yaşananlarla hiç uyuşmuyordu oysaki. Baştan sona hüzün dolu bir kitap. Ama her şeye rağmen Suçtur Umutsuzluğa Kapılmak diyorum bende..
Suçtur Umutsuzluğa Kapılmak
Suçtur Umutsuzluğa KapılmakCezmi Ersöz · Tekin Yayınevi · 2006161 okunma
247 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Maria Vargas Llosa'nın ilk kitaplarından olan "Yüzbaşı ve Kadınlar Taburu" ile okul yıllarımda tanıştım. Zaten yeni baskısı da yapılmadı sanırım. Kitabın konusu adından ve kapak resminden anlaşılacağı üzere bir hali ilginç. Peru Amazonunda görev yapan askeri birliklerde; çevre köylerdeki kadınlara ve görevli askerlerin ailelerine sarkıntılık/tecavüz olayları artınca, bölgede özel bir tabur kurulmasına karar verilir. Disiplinli bir lojistik subayı olan Yüzbaşı Pantoja, eşi ve annesiyle; kadınlardan oluşan bu birliği oluşturmak üzere bölgeye gönderilir ve olaylar gelişir. Kitap zaten bu tayin emriyle başlıyor ve çeşitli yazışmalar, resmi raporlar, diyaloglar, gazete haberleri, telsiz görüşmeleriyle ve bir sürü değişik şeyle devam ediyor. Bu biraz ordan, biraz burdan anlatım tekniği sizi hiç sıkmıyor, akıcılığa katkı sağlıyor. Bu özel birliğin, kadınlar taburunun oluşturulmasını, her türlü ihtiyaca cevap verecek hale gelmesini ve ordudaki en düzgün çalışan birim haline gelişini keyifle izliyorsunuz. Olaylar apayrı bir coğrafya ve farklı bir kültürde yaşansa da hiç yabancılık çekmiyorsunuz. Biraz militarizm ama çokca bürokrasi eleştirisi içeren bu hikayeyi okurken sanki bir türk filmi (Örneğin Vizontele) izler gibi bir hisse kapılıyorsunuz. Çevirmenin de bunda payı büyük tabi. Tarzları farklı olsa bile bu kitap, belki Aziz Nesin'in romanları ile karşılatırılabilir. Sahaflarda bulursanız gözü kapalı alabilirsiniz, oldukça keyifli bir deneyim yaşayacağınıza eminim.
Yüzbaşı ve Kadınlar Taburu
Yüzbaşı ve Kadınlar TaburuMario Vargas Llosa · Ayrıntı Yayınları · 198971 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kitap Dünyam
Kitap Dünyam
ile şubat ayı öykü kitabımız
Mevsim Yenice
Mevsim Yenice
'nin
Bilinmeyen Sular
Bilinmeyen Sular
kitabıydı. 10 öyküden oluşan kitapta temalar hayata açılma, gençlik, cesaret, travma, korkaklık, endişe, yalnızlık, kontrol... #okudumbitti En sevdiklerim : Pes Puantiyeli Plastik Bir Şemsiye Dostlar Böyle Yapar Çünkü + C Blok Daire 10 #bilinmeyensular : Bir
Bilinmeyen Sular
Bilinmeyen SularMevsim Yenice · Can Yayınları · 2019737 okunma
168 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Ali Lidar için ne söylesem eksik ne söylesem bir olmamışlık alır sözlerimi. Kalemini, üslubunu, akıcılığını, melankoli halini bile o kadar güzel yansıtıyor ki hayran olmamak elde değil. Yazarla tanışmadıysanız kesinlikle şans vermelisiniz. Kitabın içinde olan ve arka kapağında da kullanılan alıntısı yazarın kalemi hakkında size öngörü verebilir. “Birini ya da bir şeyi sevmek, değer vermek, onu her şeyiy­le sevmek demektir çoğu zaman. Ne olduğunu, ne olacağını, sınırlarını bilip, hatalarıyla, eksikleriyle, yanlışlarıyla ve sebep olduğu üzüntülerle kabul etmek demektir. Hiç kıvırmasak mı? Kıvırmadan söyleyelim evet, gerçekten sevmek bir tür çaresiz­liktir. Bir şeyi gerçekten çok seviyorsan başka çaren yoktur da ondan seviyorsundur. Vizontele filminin meşhur bir sahnesi var ya hani. "İnsan memleketini neden sever?" diye sorar Belediye Başkanı ve cevabı da yine kendi verir; "Başka çaresi yoktur da ondan sever!" Keyifli okumalar
Z Raporu
Z RaporuAli Lidar · İthaki Yayınları · 20163,722 okunma
Reklam
308 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Olaylara Garışman Guzzum
Devrimcinin "Size Diyarbakır'dan selam getirdim" sözüne "Ve aleyküm selam" cevabıyla ülkücü şüpheleri üzerine çeken Vizontele Tuuba filminin sahnesindeki komikliğin olmadığı ama güzel analizlerin olduğu yakın tarih gençlik hareketlerinin de incelendiği kitap. Din, siyaset ve herhangi bir alandaki ideolojilerin saplantı haline
Hayat Yolunda
Hayat YolundaTaha Akyol · Doğan Yayınları · 201879 okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
Alış'kan'lık
Alışmak: 1.bir işi, bir eylemi yapa yapa, çok kolay yapabilecek bir duruma gelmek. 2.ürkmez, çekinmez, korkmaz, kaçmaz duruma gelmek. 3.yadırgamaz olmak. 4.(marangozluk, demircilik vb.de, genellikle hareketli bir şey) uyar duruma gelmek. 5.sürekli yapar ya da ister olmak. 6.etkilenmez olmak. 7.[nsz] alev almak, yanmaya başlamak, tutuşmak. Kelime
Gevişgetirenler Zamanı
Gevişgetirenler ZamanıJose J. Veiga · DeliDolu Kitap · 201839 okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Yılmaz Erdoğan - Hijyenik Aşklar
Vizontele ile büyüyen bu eser, her eserin kendi sanatçısından izler taşıdığı gibi Yılmaz Erdoğan'dan da baya izler taşıyor. Abartıyor değilim her okuduğumda sanki cümleyi Yılmaz Erdoğan okuyormuşcasına beynimde televizyonlardan aşina olduğumuz sempatik, şiveli sesi dolanıyordu. Giriş kısmında bir otobiyografi bölümü ile yazarın kitaba başlangıç heyecanından doğan tatlı bir telaşı vardı(belki de ben öyle hissetdim) . Kitabın gelişme, karışma ve sonuç bölümünde ise... Yazıların kısım çoğunluğu, gündem köşe yazarları gibi o zaman döneminin gündemini, insanların yaşantısını, hal ve hareketlerini gözlemleyerek ustaca ve kırmadan(belki biraz hicivli) kaleme almıştır. "İnsanoğlunun evrim sürecinin devam ettiği kesindir. Ama her zaman maymundan bu yana olmayabilir. Ben nice adam gördüm kesinlikle öküzden gelmişti. Yani öküz gelmişti ve öküz gideceği kesindi. Zira maymun neticede sempatik bir hayvandır. Pek çok insanda o sempatiden eser yoktur." Herkesin kendine göre bir şey bulduğu, iyiye, kötüye, aşka, hüzüne ve kimsesizliğe dair eğlenceli bir o kadar da düşündürücü bir kitap. "Kalabalık geceleri bekleyen yalnız kahvaltılar için hep acele ediyorduk. Yağsız beyaz peynir tadında ilişkiler kuruyorduk. Seviyorduk. Sevmeyi seviyorduk. Bazı elele yürüyüşlerde yağmur yağsın istiyorduk. Hangi sevdanın üstüne yağmur yağsa,biz onu aşk belliyorduk. Hijyene önem vermiyorduk. Beyaz çarşafların üstündeki lekeler aşklarımızın haritalarıydı."
Hijyenik Aşklar
Hijyenik AşklarYılmaz Erdoğan · Sel Yayıncılık · 2012907 okunma
120 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
"Çocuklar, yazı yazmak çok ciddi bir iştir. Yazı bir kurallar silsilesidir ve çoğunuzun yaptığı gibi eşekçe yapılmaz. Şimdi, konumuz şu, yaz tatilini nasıl geçirdiniz? Evet, sual bu. Demek ki ne yapacağız? Bu yazı nasıl geçirdiğimizi bir sayfayı geçmeyecek şekilde, giriş, gelişme, sonuç bölümlerine ve imla kurallarına dikkat ederek yazacağız..." Bu cümleler, Vizontele Tuuba (2004) filminin açılış sahnesinde, bir kompozisyon ödevi yazımının talimatlarını veren öğretmenin kurduğu cümleler. Yazı yazmak ciddi bir iştir. Bu iş de ancak yazdıkça tecrübe edinilir. Yazı yazarken, özellikle bir deneme yazarken nelere dikkat edilmeli diyorsanız Warburton'un kitabı kısa ve etkili bir şekilde bunun cevabını vermekle kalmıyor, esprili dili ve örnekleriyle okumaya zevk katıyor. Bölümlerin sonunda paylaşılan "Kilit Noktalar" başlığı da ilgili bölümü özetleyen, hap bilgileri barındırıyor.
Deneme Yazmanın Temel Kuralları
Deneme Yazmanın Temel KurallarıNigel Warburton · Alfa Yayıncılık · 2016202 okunma
Reklam
376 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 günde okudu
GÜNAHIYLA SEVABIYLA YEŞİLÇAM-GÜLŞAH NEZAKET MARAŞLI
YORUM Kitapta, özellikle Yeşilçam sineması ve günümüz Türk sinemasından örneklemeler ile din adamı modeli, dini unsurlar, dindar karakterler konu edilmektedir.Şunu ifade etmeliyim ki ;şu ana kadar okuduğum Türk sineması ile ilgili kitaplar arasında, konusu bakımından, en kapsamlı ve bilimsel kitap diyebilirim.Yazar, Müslüman ve Hristiyan din
Günahıyla Sevabıyla Yeşilçam
Günahıyla Sevabıyla YeşilçamGülşah Nezaket Maraşlı · Ufuk Yayınları · 20119 okunma
64 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Žižek söyleşilerinin çevirisini gördüğümde köye vizontele gelmiş gibi sevinirim. Zor metinler okumayı seviyorum. Anlamanın kıyısından geçmiş olmak bile keyifli. Zizek ise felsefeyi kitlelere yaymak adina bircok yolu söylemlerle ya da film analizleriyle deniyor. Aslinda onu anlaşılmaz kılan sadece söylemleri değil. İlham aldığı kişileri bilmiyor olmak da işi zorlaştıriyor. Źiźek'i psikanalizin perspektifinden film analizi yaptığı belgeseliyle tanimıştim. O günden beri gördüğüm her yazısıyla ilgileniyorum. Yaşayan bir filozofun kıymetini bilmek bile denebilir bu ilgiye :) Bu ilgim uğruna pes etmeyecek gibiyim. Derginin onu konu edinmiş olmasi yıllar önce ve benim tesadüfen karşılasma ani heyecanım her şeye değer. Büyük iddialarına korona salgıni döneminde tekrar göz atmak ise ayrı hayranlik uyandırıcı... Merakımı canli tutan dergi yazarlarına da sonsuz teşekkurler.
Düşünbil - Sayı 73
Düşünbil - Sayı 73Düşünbil Dergisi · Düşünbil yayınları · 20187 okunma
23 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.