Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
479 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Tehlikeli Oyunlar’mış Gibi Yapalım
Temel isteyen bir kitap olduğunu belirterek yazıma başlıyorum. Tehlikeli Oyunlar’ı okumak için bir takım deneyimlere sahip olmak gerekiyor bence. Oyun türüne hakim olmak ve birkaç Oğuz Atay kitabını çoktan bitirmiş olmak. Aksi takdirde kitabı anlamak, zihinde imgeler oluşturmak oldukça zor gelir. Başlarda anlamakta biraz zorluk çektiğim, iç ve
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli OyunlarOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202231bin okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
10 saatte okudu
AMACA GİDEN YOLCULUK
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlar
John Steinbeck
John Steinbeck
Öncelikle böyle bir kitabı bu zamana kadar nasıl okumadım bilmiyorum. Irkçılığı, işçi sınıfının zorluğunu, arkadaşlığı, vefayı, güveni güzel, akıcı bir dille anlatıyor kitap. Zaten kitap nobel edebiyat ödülü almış. Yazar çok başarılı bir yazar. Kitabın sonu beni çok üzdü ya aslında herkese göre olması gereken olmuş olabilir. Ama bence böyle olmamalı arkadaşlık ta bir yere kadar olmamalı. Kitapta başından sonuna kadar iki arkadaşın yolculuğu, başına gelenler anlatılıyor aslında ikisi de işçi ve kendilerine uygun çiftliklerde iş bulup para biriktirip hayallerini gerçekleştirmek istiyorlar. Ben bu hayalleri o kadar sevdim saydım ki George anlatırken bende Lennie kadar mutlu oluyordum. Ya gerçekten her şeyi kenara koyalım bir insanın sadece kendine ait arsası olup kimseye minnet eylemeden iki tavşan iki inek iki tavukla geçinip gitmek istemesi o kadar normal o kadar doğal ki... Lennie sadece bu hayal için yaşayan bir adam. Ama tabi bu amacını gerçekleştirirken neler oluyoru öğrenmeniz için George ile Lennie hayallerine nasıl ulaşıyor öğrenmeniz kitabı okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Ben bir gecede bitirdim 2-3 saatte biticek akıcı, heyecanlı, dersler veren güzel bir yolculuktu... Keyifli okumalar herkese :)
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Remzi Kitabevi · 2005171,8bin okunma
Reklam
276 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kemal öğretmen, yeni işi için Bursa'ya görev yerine gidiyor. İçindeki heyecanlı tatlı hayaller kurarken dikkatini otobüsteki bir yolcu çekiyor. Yol boyunca yanındaki amca ile konuşurken aklı sürekli o kızda kalıyor. Neyse ki yolculuk bitiyor ve Kemal Öğretmen okuldaki görevine başlıyor. Köy halkının nezaketi, saygısı ve sevgisi gerçekten çok
Tutku Aşk ve Bir Öğretmen
Tutku Aşk ve Bir ÖğretmenYılmaz Arıbaş · Sokak Kitapları Yayınları · 202129 okunma
232 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Eveeet. Işlemediğiniz bir cinayet üstünüze kalsa ne yapardınız? Sanırım hiçbir şey. Özgür de tam olarak böyle oldu ve hiçbir şey yapamadı. Cinayeti onun işlediğine dair tanık olduğu için maalesef ki hiçbir şekilde işten sıyrılma gibi bir durumu olmadı. Tam 25 sene hapiste yattıktan sonra beraate kavuştu ve kendini temize çıkartmak için cinayete araştırmaya başladı. Bu süreçte samimi olduğu bir arkadaşı onun elinden tuttu ve bırakmadı. Maddi ve manevi olarak destek oldu olmasına ancak bunlar Özgür için yeterli değildi çünkü o Bu iftirayı üzeri yıkan kişiyi bulmak istiyordu. Rastgele tanıştığı bir müşterisi ile çok yakınlık kuran karakterimiz onun sayesinde birçok ipucu yakalamaya başladı. Ya da öyle sandı diyebiliriz çünkü öyle bir şey oldu ki Özgür hayal kırıklığına uğramaktan beter oldu. Bu süreçte de kocasından şiddet gören Sultan'a destek olmaya çaba gösterdi. Hepsinin bir anda olması onu ne kadar yorsada hiçbir taraftan elini çekmemeye kararlıydı. Kitabı biraz merak biraz hüzün ile okudum. Bir günde bitirebileceğiniz kitap olsa da etkisi altında kalmanız birkaç gün sürebiliyor. Bu tarz durumların yaşandığını bilmek de insana daha çok hüzünlendiriyor. Peki sizce Özgür ona yalandan tanıklık yapan kişiyi bulabilecek mi, Sultan'a yardım edebilecek mi ve Engin'in altından neler çıkacak. Okumanızı tavsiye ederim.
Bıçak Sırtı, Pamuk İpliği
Bıçak Sırtı, Pamuk İpliğiEmel Günaydın · Karina Yayınevi · 201959 okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabı aldığımda bu kadar beğeneceğimi düşünmemiştim. Hani derler ya kısacık bir hikayeydi ama etkisi fazlaydı diye, tam olarak öyle bir kitaptı. Canan, tek başına yaşayan biri. Bir gün Telefonu çalıyor ve arayan kişi ona bir kargo geleceğini söylüyor. Canan başta umursamasa da daha sonradan kargoyu açtığında şok'a uğruyor. Kardeşi, ondan uzak olan Can'ın çizimleri karşısında duruyor. Bir sonraki gün arayan kişi tekrar arıyor ve onunla buluşmayı teklif ediyor. Içindeki tuhaf hisle beraber buluşmaya giden Canan eski komşularını orada görünce direkt olarak tanıyor ancak bir anlam veremiyor. Ta ki İrem, kardeşinden kalan mektupları ona verene kadar. Kardeşi Can, otizmli bir çocuk. Bu yüzden konuşmayı ve birçok şeyi sevmiyor. Ancak ilk defa bir insanla gizli bir arkadaşlık kurup ona mektuplar yazıyor ve resimler çiziyor. Canan İrem'den o mektupları aldıktan sonra tek tek okuyor ve okudukça şoka uğruyor. Kardeşinin yaptığı ve yapmadığı şeylerin sebebini Bu mektup sayesinde öğreniyor. Gerçekten Kalbe dokunan bir hikayeydi. Otizme sahip olan insanların nelerden mahrum kaldığı ve nasıl yargılara sahip olduğunu bir kez daha gördüm. Peki sizce Can nerede, kardeşinin sonu derken neyi anlatmak istediler? Kesinlikle okumanızı tavsiye edebileceğim bir eser. Yazara teşekkür ederim.
Bir İz Bırak Bana
Bir İz Bırak BanaNihal Yormaz · Epsilon Yayınları · 201750 okunma
83 syf.
·
Puan vermedi
Hoşgörü, dünya üzerinde yaşayan tüm toplumlar olarak kavgasız, gürültüsüz yaşayabilmemizin en temel şartıdır. Bunun için aynı dilden, aynı dinden, aynı ırktan, aynı cinsten olmamız da gerekmez. Hatta bunlar aynı olmadığı zaman hoşgörüye daha muhtaç bir hale geldiğimiz de yeryüzünde denk geldiğimiz olaylar sebebiyle su götürmez bir
Hoşgörü Üstüne Bir Mektup
Hoşgörü Üstüne Bir MektupJohn Locke · Liberte Yayınları · 2012394 okunma
Reklam
320 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 saatte okudu
Jules Verne'in Balonla Beş Hafta eserinde Doktor Ferguson'ın arkadaşları ile o zaman çok nadir bilinen balon ile Nil Nehrinin kaynaklarına doğru yapılan yolculuğunu anlatmaktadır. 1892 yılında 14 Ocak gününde Londra'nın Kraliyet Coğrafya Cemiyetinin toplantısında büyük bir kalabalık vardır. Sir Francis M... meslektaşlarına Dr.
Balonla Beş Hafta
Balonla Beş HaftaJules Verne · İş Bankası Kültür Yayınları · 20215,5bin okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
Bu eserin önsözü ve giriş cümlelerine baktığımızda karakterimizin bir acı yaşayacağı ve bu acı üzerinden konunun devam edeceğini hissetmiştim. İlk sayfalarda dahi yazarımızın güçlü bir kalemi olduğunu şu cümlede fark etmemek mümkün değildi; #236943742 Bir çocuk düşünün daha çok küçük yaşlarda annesini kaybeden. İşte
Dedemin Serüveni
Dedemin SerüveniRojin Aktaş · Ateş Yayınları · 2022108 okunma
302 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Tanrı var mı? Acının en derinini yaşarken o acı için şükr etmeli ve minnettar olmalıymış insan. Öyle diyor kitapta. O zaman iyileşirmisiz. Sorun yok . İnandık ama iyileşemedik zamanla. Sadece dışımız mutlu. Hafifliyoruz zamanla. Unutmuyoruz. Bir çoğumuz en sevdiklerimizi kaybettik, yine de yaşıyoruz. Kimimiz inanıyor kimimiz inanmıyoruz Tanrının varlığına. Yine de insan dogulup büyüdüğü muhit çok önemli. Müslüman da ola bilir, Hıristiyan da ve yahut başka bir dine də inana bilir . Peki ya inanancak bir şeyi olmayanlar ne yapmalı? Kitapda anlatılsaydı sevinirdim
Acı Çekilirken Tanrı Nerede?
Acı Çekilirken Tanrı Nerede?Philip Yancey · Haberci Basın Yayıncılık · 20082 okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
Nobel ödüllü yazar J.M.Coetzee'nin Barbarları Beklerken kitabında olduğu gibi bu kitabında da başkahramanı bir yaşlı adamdır. Yaşlanmak; ömrün sonuna yaklaşırken hastalık adı altında ölümü yaşamak anlamına da gelmektedir. Yaşlı için artık bir gelecek yoktur, tam da bu nedenle gözleri hep arkaya yani geçmişe bakmaktadır. Ömrün mühasebesi
Yavaş Adam
Yavaş AdamJ. M. Coetzee · Can Yayınları · 2018236 okunma
Reklam
432 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Yine sıfır beklenti ile başlayıp beni mutlu eden bir kitabın yorumu ile geldim. Bea ile Jamie son ilişkileri sebebiyle ilişki yaşamaya bir süre ara vermiş iki karakterimiz.Bea’nın ikizi ile Jamie’nin ev arkadaşı çöpçatanlık girişimiyle bu çiftimizi bir araya getiriyorlar.Başta intikam için çıktıkları bu yolda sahte ilişki ile başlayıp gerçeğe dönen aşklarını okuyoruz. İlk olarak Jamie karakterinden bahsetmek istiyorum.Son zamanlarda okuduğum erkek karakter hep vasattı.Jamie ilaç gibi geldi gerçekten.Nazik,şefkatli,seksi,utangaç…Her anlamda mükemmeldi gerçekten.Bea ile aralarındaki iletişim çok güzeldi.Böyle aralarındaki her şeyi sindirerek yaşamaları detayını sevdim.Hiçbir şeyi aceleye getirmediler.Bea karakterini de sevdim.Ama kitabın sonunda yaptığı o şey aşırı saçmaydı.Kendi yaptığı saçmalığı bir de adım atarak Jamie düzeltti o yüzden ona kızgınım.Her kitapta yazarlar muhakkak bir ayrılık ya da sürtüşme yazma zorunda değil.Altını güzel doldurmayacaklarsa keşke o topa hiç girmeseler.Bu kitapta da öyle bir durum vardı kesinlikle. Genel olarak keyif aldığım bir okuma oldu.Diğer kardeşlerin hikayelerini de çok merak ediyorum.2.kitap zaten Kate ile Cristopher’ın hikayesini.Yetişkin içerik uyarımı yapıp yorumumu bitiriyorum.
İki Yanlış Bir Doğru
İki Yanlış Bir DoğruChloe Liese · Artemis Yayınları · 2024119 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
Adında "kadın" geçen kitaplar her zaman ilgimi çeker.özellikle de otobiyografik özellikler taşıyanlar #cesarepavese #yalnızkadınlararasında isimli kitabında kendi yalnızlığını,çıkmazlarını anlatır kadın karakteri Clelia üzerinden Clelia,17 yıl sonra doğup büyüdüğü ve savaş nedeniyle terk ettiği Torino'ya iş nedeniyle geri döner.döndüğü ilk gecede otelde kalan zengin bir genç kızın intihar ettiği haberini alır ve kızın intihar etme sebeplerini merak ettiğinden bir zamanlar kıskanarak baktığı o kızların arasına karışır.savaş sonrası evlenmeyen,sanata düşkünlükleriyle bilinen,eğlence ve parti meraklısı gençlerin yozlaşmışlıklarını,işe yaramazlıklarını görür. Bir yandan da eski mahalle ve arkadaşlarını gezen Clelia iç dünyasında olup bitenlerle yüzleşir,hesaplaşır. Kitap kolay okunuyor,hikaye de cezbedici ama anlatımı biraz sıkıcı o yüzden herkese hitap etmeyebilir.
Yalnız Kadınlar Arasında
Yalnız Kadınlar ArasındaCesare Pavese · YKY Yapı Kredi Yayınları · 20221,599 okunma
152 syf.
9/10 puan verdi
Yüzleşmekten korktuklarımız
Melikşah'ı çok uzun süredir (çektiği maskeli videolarından beri) takip eden birisi olarak izlediklerini okuduklarını ele alış şekliyle sanki bir arkadaşımmış gibi hissediyordum. Kitabı çıkacağını duyunca çok merak edip hemen sipariş verdim ama bu sefer de içimi bir korku kapladı. Ya popüleritesine güvenip de zaten satar mantığıyla bir şeyler ürettiyse ve hissettiğim o tüm samimi duygular zedelenirse korkusu. Ama kitabı burkula burkula bitirince korkularım yerini kalp sızısına ve gel gardaşım sana bir sarılayım hissine bıraktı. Çok küçük yaşta babasını kaybetmiş bir kız çocuğu olarak ölüm ve yas konuşmaktan kaçındığım, göt Umutların ve pedagojik eğitimden bihaber duygusuz öğretmenlerin olduğu sınıfta tek nefeste dilimden dökülen ve üzerine konuşulmasın diye yalvardığım küçükken günlüğüme yazıp hapsettiğim konulardı. Kurgu eserlerde ara ara denk gelip gömdüğüm yerinden çıkarıp ağlayıp sarıldığım ve geri yerine koyduğum bu duygulara bu kitapta da rastladım ve bu duygu yükü ile böyle bir paylaşım yapıyorum sanırım. Farkındayım kitap yorumu gibi değil de iç hesaplaşma gibi olduğundan ama bunun da kitabın bıraktığı etki olduğunu göz ardı etmemek gerektiğini anlattığından öte hissettirdiklerinin payının daha önemli olduğunu düşünüyorum şahsen. Ve sanki yazarın da üzerine konuşmaktan dahi imtina ettiği durumların yüzleşmesini yazarak yapmış, başka insanların da paylaşımına açarak yaralarını iyileşmeye bırakmış ve yas defterini kapatmış gibi bir his uyandırdığını söylemeden geçemeyeceğim. Belki de bu da onun şifalandırma yoludur. Teşekkürler...
Arkada Yaylılar Çalıyor
Arkada Yaylılar ÇalıyorMelikşah Altuntaş · Holden Kitap · 2024295 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
Öncelikle bu benim ilk incelemem olacak:) bu anlamda biraz belirsizlik mi diyeyim ya da heyecan mı bilemedim biraz farklı duygular içerisinde yazıyorum. Ama ilk incelemem bu kitap için olmalı zira buna inceleme yazabilirsem eğer birçok kitaba kolaylıkla inceleme yazabilecegimi düşünüyorum:) çünkü kitap olay örgüleri kisiler yer zaman vs konusunda o kadar kafamı karıştırdı ki kafamda net bir tablo oluşturabilmek zor oldu biraz. Daha önce ihsan oktay anarin kitaplarını okudum ve aslında biraz da beklediğim bir şeydi bu. Ama diger okuduğum kitaplarına nazaran kullanılan dil biraz daha ağır olduğundan herhalde kitapla ilgili net fikir oluşturamamda bu da etkili oldu. Çok fazla farklı kelime var arapça, Farsça vs . Bunları araştırmak bazen eğlenceli olsa da bir zamanda sonra sonu gelecek gibi olmayınca can sıkıntısına dönüşmeye başladı. "Şerare" kelimesi hoşuma gitti. İyi ki ogrendim dediğim bir kelime oldu. Yani anlaşılacağı üzere yeni kelimeler kesfedebilmek adına fayda sağlayıcı bir kitap. Bi ara sadece Google ile senkron şekilde kitabı okuyorduk. Bu durum çoğunlukla ilk bölüm için geçerli. Kitabın geneline yayılmış güzel espiriler var ben okurken kahkaha attığım yerler oldu. Eleştirel tarafları da mevcut onu da yoğun bir şekilde hissettiriyor. Genel olarak şunu söyleyebilirim kitap sonlara yaklaştıkça olayları bütüne kavuşturma çabasını hissettirmeye başlıyor ve bu da biraz heyecan katıyor olaya( ben tamamen butunlestiremedim o ayrı konu ) . Arada guldurmesiyle farklı zamanlara ithaf etmesiyle gayet güzel zaman geçirmiş olduğum bir kitap oldu.
Yedinci Gün
Yedinci Günİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 20163,759 okunma
968 syf.
·
Puan vermedi
·
99 günde okudu
Yaşayan ya da ölü herhangi biriyle bir akşam yemeği şansınız olsaydı kimi seçerdiniz, sorusu vardır ya, benim buna cevabım -edebiyat alanında- Edgar Allan Poe olurdu. Onunla hayat, zihinsel hastalıklar ve din üzerine sohbet etmek isterdim. (Abim ne kadar bilgili olsa da İslam hakkında onlarca dezenformasyona sahip, iyi bi' tartışabilirdik.)
Bütün Hikayeleri
Bütün HikayeleriEdgar Allan Poe · İthaki Yayınları · 20142,206 okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.