Dünyayı bugünkü durumuna getiren nedir, bilir misin? Yarım işler, yarım konuşmalar, yarım günahlar, yarım iyiliklerdir. Sonuna kadar git be insan, avara et ve korkma!
-Spoiler içermez-
Aşkın en kutsal olanı bizi yararlı bir amaca hizmet ettiren değil midir?.. İnsanın aklını başından alan; sağlıklı düşünme yetisini, doğru kararlar verme iradesini, zamanını faydalı meselelere harcama hevesini yok eden bu tehlikeli duygu Martin'de ters etki yaratıyor ve hayatının iyi yöne doğru evrilmesine sebebiyet veriyor.
Öncelikle söze, hiç Atay okumamış biri, Atay okumaya bu kitapla başlayıp da kitabı yarım bırakma gafletine düşmesin diye başlamak istiyorum.
Atay'ı okumaya başlamadan önce biraz araştırma yapmak gerekiyor. Nasıl bir dönemde yaşamış, kimlerle birlikte olmuş, kimlerden etkilenmiş vs. Tabii bu durum bütün yazarlar ve kitaplar için geçerli ama eğer
Dünyayı bugünkü durumuna getiren nedir, bilir misin? Yarım işler, yarım konuşmalar, yarım sevdalar, yarım günahlar, yarım iyiliklerdir. Sonuna kadar git be insan!
Oyunlarla Yaşayanlar, Oğuz Atay’ın tiyatro eseri. Kısacık toplamda 108 sayfa ama her bir sayfası dolu dolu. Tehlikeli Oyunlar eserine oldukça benziyor ama daha çok içinden bir bölüm gibi… Hani deseler; “Oyunlarla Yaşayanlar, Tehlikeli Oyunlar’ın yayınlanmayan bir bölümüdür, ilk kez iletişim yayınlarından okurun beğenisine sunulmuştur.” Vallahi
Kitapların önsöz kısmında genelde yazarları üç aşağı beş yukarı (Nerede dünyaya geldi? Hangi okuldan mezun oldu? vb.) tanıtan bilgileri muhakkak görürüz ve okuruz ama sizce bu yazarı tanıma adına ne kadar yeterli oluyordur diye hiç düşündünüz mü?
Böyle bir soruyu kendime yönelterek ve nasıl yazarları daha iyi tanıyabilirim düşüncesiyle bu işin