Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Rabbim şimdi bir polisi tutuklar gibi Değişik bir hayvan tıkanıyor göğüslerimde Menşei cam çocukların haysiyetiyle Pasiflora anlamında tiren koşayım Koşayım filmlerin adı bu olsun Şehre laciverd bir ceket gibi yakışsın yağmur Rabbim gör Rabbim duy Rabbim bağışla Rabbim kızın annesi bankada memur Sol yanlarım cumartesi küle
Bana, " Sen hiç tiyatroya gitmedin mi ? Perde açılır, karyolaya uzanmış bir hasta görürsün, başında ilaç veren bir de hemşire vardır. Biraz sonra doktor içeriye girer, nabız yoklar reçete yazar... Aslında ortada ne hasta, ne hemşire ne de doktor vardır. Bunların hepsi bilirsin ki rolden ibarettir. İşte bizim cumhuriyetimiz de ' Yaşasın Cumhuriyet ' rolünden ibarettir " diye karşılık verdi !
Reklam
Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın eşitlik ve ölüm.
Sayfa 324
30 Ağustos kutlamalarında en genç subay Nuri Cuylan'nın konuşmasından alıntı: "Yaşasın Türk ulusu; O'nun başbuğ'u ve ordusu ! Yaşasın cumhuriyet !"
Gölköy adında bir yer varmış Gelibolu'da Televizyonda gösterdiler geçen gün. Gelenek edinmiş köy halkı, 'Ben kendimi bildim bileli bu böyledir' Diyor muhtar: 29 Ekim'de toptan sünnet ederlermiş çocuklarını... Derken ekranda entarili bir çocuk belirdi Kirvesi tutmuş kolundan Yatırdılar bir kamp yatağına, Ardından sünnetçi olacak zat boy gösterdi Elinde bıçağıyla, Çocuk kaldırdı başını, bağırdı: 'Yaşasın Cumhuriyet' diye Bunun üzerine de ekran karardı Korkarım bu, sade gölköylülerin değil, umumumuzun Sade küçüklerin değil, büyüklerimizin de Düştüğü bir tarihsel yanılgı Çünkü sünnet değil, farzdır Cumhuriyet sünnet değil farzdır farzdır cumhuriyet
Sayfa 48 - Doğan KitapKitabı okudu
Yağmur
— Yaşasın demokrasi, yaşasın millet, yaşasın cumhuriyet! Diye bağırıyordu. — Yaşasın hemşerim, dedim. — Otur yanıma, dedi. Oturdum. Oh! Sahiden rahatmış be. Islak ıslak. Soğuk soğuk. — Benim bir karım var hemşerim. Suratını görsen bir aylık yola kaçarsın. Bir kızım var. Allah senin gibisine nasip etsin. Evli misin? Evli isen boşa benim kızı al. Bir gözü kör, öteki gözü Yaradana yan bakar. Bir burnu var. Enfiye mendili dayanmaz. Sümüğü kokar. Mendili kokar, kendisi kokar. Yanından geçemezsin. Buram buram aybaşı kokar. Bir oğlum var. On dokuz yaşında, sidik kokar. Ayak kokar, cıgara kokar. Ev desen evlere şenlik apteshane kokar. Hey büyük Allahım! Şu taşlara bak. Yıkadın pırıl pırıl. Şu yeşile boyanmış demirlere bak! Katı, katı ama mis gibi boya ve yağmur kokuyor. Şu çimenler. Şu bulutlar, şu kara kara, sarı sarı, kırmızı kırmızı, sarışın sarışın, esmer esmer geçen bulutlara bak! Şu gözlerimde büyüyüp büyüyüp, yıldız yıldız açılıp, ok ok, sivri sivri kapanan fenerlere bak! Şu baştan aşağıya yıkanmış daireye bak! Soğukmuş, yağmurmuş. Vız gelir. Tertemiz, kokusuz, ışık ve su içinde, bulut içinde kâinatın altında yatıyorum. Başımı demirlere dayamışım. Kıçım sular içinde ne çıkar? Kâinat tepemde akıl ermez oyunlar oynuyor. Buhar su oluyor. Su çamurları, pislikleri temizliyor, çimenleri yeşil ediyor, ağaçları ağaç. Ne işim var evde? Otur sen de. Sen de gitme evine. Yatalım burda. Uyuyalım. Dur önce bir cıgara yakalım.
Reklam
"Yaşasın Cumhuriyet!..." Bu seste vahşetini koruyan bir sabır vardı... Bu seste korku, sevinç, umut, hüsran, vefa, ihanet; birbiriyle zıtlaşan ne kadar değer yargısı varsa, hepsinin eşit ortaklığı çınlıyordu. Bu ses gökyüzüne yükseldi. O başıboş dolaşan bulutlara çarpıp, bir sis gibi İstanbul'un üzerine dağıldı.
Sayfa 159Kitabı okudu
''Erzurum Kongresi sıralarında, bir gün Atatürk, Erzurum Millet bahçesinde gezinirken, millet, etrafını almaya başladı. Atatürk'ün yüzüne bakan, halk bir ağızdan bağırdı: ''Yaşasın Cumhuriyet!'' Düşünelim bir kere, bunu bağıran kimdi.. Türk halkı... hem de öz Türk halkı. Bu halk, arkası gelmeyen savaşlarda bunalmış, sırtında yırtık gömleğiyle, ayağında yarım çarığıyla, yeni kurtuluş savaşlarına girmek üzere bulunan bir halktı. Açtı, çıplaktı. Fakat açım, çıplağım! diye bağırmadı, ekmek dilenmedi. Fransız İhtilâli'yle son Türk İhtilâli'nin başlangıcı arasında fark, psikolojik fark bu kadar büyüktür. Fransız İhtilâli ekmekle başladı. Fransız Cumhuriyeti de bunun verimi oldu. Türk ihtilâli ve Türk Cumhuriyeti baylık davanın verimidir. Türk önce ekmeği değil, baylığı istedi ve aldı. Demek oluyor ki, bizde milletin seviye geriliğinden bahsedenler, kendi seviyesizliklerini ispat etmiş oluyorlar. Demek oluyor ki, Türk milleti oldu bittileri kabul etti gibi yanlış bir düşüncede bulunanlar, Türklükten, Türk tarihinden ve bütün milletler tarihinden gafil bulunuyorlar''
M.KEMAL ATATÜRK 28 Ekim 1923
Tarihte bugün: 28 EKİM GECE SAAT 20.30 Mustafa Kemal Paşa, Çankaya Köşkü'nde 1923'de verdiği akşam yemeğinde, yarın "Cumhuriyeti" ilan edeceğiz dedi. (melisababy.blogspot.com.tr) Emire Nişli Cumhuriyetin İlanı, milletin yönetilme şeklinin belirlenmiş olduğu, Atatürk'ün siyasi devrimlerinden bir tanesidir.Türk Kurtuluş
Cumhuriyet
29 Ekim 1923'te Türk Devleti'nin şekli Cumhuriyet olarak ilan edilmiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, çok daha önceden kendini Türkiye'nin tek egemeni ilan etmiş ve saltanat ile eski Osmanlı rejimini bir daha geri gelmemek üzere ortadan kaldırmıştı. "Cumhuriyet" büyük bir bayram havası içinde karşılandı. Gazi Mustafa Kemal Paşa birkaç muhalifi dışında Meclis'in oybirliği ve "Yaşasın Cumhuriyet!" sesleri arasında Cumhurbaşkanı seçildi.Meclis' ten taşan sesler, dışarda sokaklarda toplanmış olan halk tarafından bir bayram havası için e alkışlarla karşılanmıştı.
Reklam
Sorgulamaktan aciz, fesli bunakların uydurmalarına sorgusuz sualsiz inanıp güzelim ülkemi ortaçağ karanlığına geri götürmeye çalışan beyin fukaralarına inat... Yaşasın CUMHURİYET!
Türkiye Cumhuriyeti
20. Yüzyılda Osmanlı'nın elinde sadece Anadolu kaldığı zamanlarda 1. Dünya Savaşı başlamıştı. Dünya, Osmanlı'ya "Hasta Adam" diyordu. Ekonomi, eğitim, askeriye bitikti. Borç yatağında debeleniyordu Osmanlı. Sonra, Anadolu birden istilaya uğradı. Dört bir yanımızı işgal etmişlerdi. Yunanistan, İtalya, Fransa, Rusya, İngiltere! Ve daha
Fatih parkın'nın kenarında yürüyorum, Panco. Adamın biri oturmuş ıslak yere. Bacaklarını dimdik dikmiş. Kafasını parkın sınır demirlerine dayamış. - Yaşasın demokrasi, yaşasın millet, yaşasın cumhuriyet! diye bağırıyordu. + Yaşasın hemşerim, dedim.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.