Gençlerle Gönül Gönüle kitabında kullandığı hat eserlerinden bazıları. Fotoğraf sınırı olduğu için ekleyemediğim bir kaç diğer eseri de yorumlara bırakıyorum.
Mustafa Kara Hocamı tekrardan canlı dinlemek nasip oldu. Bana beni hatırlatan bir mübarek kendileri. Hâliyle gönlüm huzurla dolup taştı.
Mehmed Safiyüddin Erhan Hocamı beklemeden görmüş olmak ise gönlüme ayrı bir mutluluk verdi. Allah ikisinden de râzı olsun...
Kendilerini araştırmanızı ve kitaplarına en azından göz atmanızı temenni ederim...
Bir âyet var ki Allah orada vahdâniyetine üç şahit gösterir. Bunlar;
1) "Lâ ilâhe illa hüve" yani bizzat kendisi,
2) "Ve melâike" yani melekler,
3) "Ve ulu'l ilmi gâimen bilgıst" yani âlimler.
"Bütün ilimler O'na varır. Çünkü bütün ilimler hakîkati arar. Bu yüzden bütün ilimler mukaddestir, mübârektir. Hakîkati aramayanlar meşgale olabilir ama ilim olamazlar."
Aydınlanma denilen şey hayatın tadını kaçırdı manevi damarlar kurudu. Biz böyle bir nesiliz, bu manevi meselelere bizim kafamız basmıyorsa bu sebebledir.
Türk Edebiyatı Dergisi - Sayı 408
editör yazısı
HASBIHAL
Sevgili Türk Edebiyatı okuyucuları,
Bildiğiniz gibi, 2007 yılı UNESCO tarafından bütün dünyada doğumunun 800. yılı dolayısıyla "Mevlânâ Yılı" olarak ilan edildi. Büyük sufi, başta Türkiye olmak üzere birçok ülkede sempozyumlar, sergiler,
"Resûlullah Efendimiz'in yeterince tanınmaması bizim dertlerimizin doğuş sebebidir. Şimdi lütfen herkes kendine sorsun. Efendimiz Hazretleri'nin muhterem zevceleri müminlerin anneleri dir değil mi? Ayetle sabit değil mi? Sayın bakalım on ikisinin ismini. Benim gözüm kardeşim, seni çok seviyorum ama annenin ismini bilmiyorsun. Ben bunu sana söylemeliyim, ikaz etmeliyim seni ben. Annenin ismini bilmiyorsun. Ayet var. Ahzâb suresinde altıncı ayetin baş tarafı: 'Peygamber müminler için nefislerin den daha evlâdır ve onun zevceleri müminlerin anneleridir.'"
❁
•