Jerry Pournelle kitaplarını, Jerry Pournelle sözleri ve alıntılarını, Jerry Pournelle yazarlarını, Jerry Pournelle yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yıl 3017 insanlar gezegenlerde bir sürü koloni oluşturmuş, bir gezegene yakın yerde UFO görülüyor ve bunu gören uzay gemisi ismi de Macarthur ve gemiyi takip ediyorlar uzaylılar yağız diye tabir ettikleri uzaylıların mühendisleri. Uzaylı topluluk ilk temastan sonra diğer uzaylılarla temas ediliyor yavaş yavaş.
Uzaylılar uzun bir süre önce uzaylı ismi Edi bir sonda gönderiyor ve sonda temastan hemen sonra uzaylılar iletişim için hemen harakete geçiyorlar uzaylı gezegenin ismi Zerre ve orda yaşayanlar Zerrecik deniliyor.
Uzaylı gezegeninde alt üst kastı var, çok doğurgan bir gezegen sürekli üredikleri için nüfusları çok yoğun oluyor bu yüzden sürekli savaş oluyor bu nüfus yüzünden. Uzaylı gezegeninde İmparator Amir ve Arabulucular ve alt tabaka Yağızlar var. Uzaylı gezegeni çok gelişiyor ama savaşlar yüzünden sürekli geriliyor. Medeniyetlerini sürekli sıfırdan kuruyorlar. Bu yüzden de amaçları uzayda başka gezegenlerde koloni kurmak. Bu yüzden İnsanlarla temas edip ticaret anlaşması yapmak.
İnsanlarda uzaylılarla kendi teknolojileri olan Alderson sürücüsü saklamak istiyorlar.
Çok akıcı ve sıkıcı olmayan bir kitaptı, uzaylı temasıyla ilgili başucu kitaplarından biri.
Bunu bir düşünün, lordlarım. Yüz elli yıllık bir zaman diliminde Dünya insanları rüzgarla ilerleyen savaş gemilerinden inip Ay’a ayak bastılar. Baruttan hidrojen füzyonuna geçtiler. O sondanın yapımına imkan sağlayan teknolojik seviyeye eriştiler. Bunun üzerinden yüz elli yıl daha geçmeye kalkmadan da Alderson Sürücüsünü keşfedildi, Kalkanlar icat edildi, on ayrı uzay kolinisi ve Ortak Egemenlik kuruldu. Elli yıl sonrasında Dünya’dan ayrılan filo İlk İmparatorluk’u kurdu.
Neuromancer dehşetinden sonra uzun bir süre ‘’bkk’’ (bilimkurgu klasiği) okumam diyordum ta ki forumun etkinlik haberini gördüğüm güne kadar… Kayıp Rıhtım’ın hatırı sayılır üyeleri bilimkurgu okumayı sevdiği için bu etkinlik kaçınılmaz sondu.
Hemen kitaplığıma dönüp baktım ve Tanrı’nın Gözündeki Zerre bana göz kırpıyordu. Elime alır almaz
İlk temas hakkında yazılmış şuana kadar okuduklarım arasında bu konuyu her açıdan ele alan sağlam bir bilimkurgu romanı. Okurken sıkmadı. Olayları ele alış biçimi, olay örgüsü ve hikaye beni tatmin etti. Sonu biraz daha iyi olabilirdi ancak açık kapı bırakmadan bitti. Devam kitapları var ancak çevrilmemiş daha. Ayrıca seri olmasına rağmen sadece bu kitabı okuyup diğerlerini okumsanız bile bir şey kaybetmezsiniz. Çeviri biraz can sıkıcı hataları ile ancak çokta göze batmıyor. İmkan varsa orijinal dilde okuyun. Yazarın "Halka Dünya" serisini de tavsiye ederim o da ayrı bir güzel seridir.
!!!SPOİLER!!!
Zerrecikler ve onların yaşam biçimleri, tarihleri, düşünce yapıları ve kader anlayışları beni çok etkiledi. Sık sık kitabı okurken durup düşüncelere daldım. Sanki günümüzde uzaylılarla karşılaşmışız gibi geldi okurken o derece mantıklı ve gerçekçi yazılmış temas. İnsanlığı düşününce şu an ki nüfus artışı kaynak azalması ve artan silahlanma ile bizim de sonumuz zerrecikler gibi medeniyet yok oluşu ve baştan inşa etmek olacak gibi. Gezegenimiz de uyarı veriyor ancak ona karşı bir şeyler yapmak yerine daha da kötüye gidiyoruz. Neyse konudan sapmadan devam edersek insanların şüpheci olması ve zerreciklerin de onlaradan aşağı kalır olmaması ve zekaların çarpışması falan da işin içine girince zevkle okunan bir roman oldu benim için.
"Esas resmi kafanızda bir çizin. Uçsuz bucaksız, zifiri bir deryaya çok seyrek dağılmış on binlerce minicik baloncuk canlandırın zihninizde. Biz işte o baloncukların bir kısmına hükmediyoruz. Hiç bilmediğimiz sulardayız..."
Yaklaşık 50 yıl önce yayımlanmış (1974) bir eser olmasına karşın yazarların hayal dünyaları ve gelecekteki teknolojilerle ilgili öngörüleri oldukça etkileyici. Konu uzaylılar olunca ister istemez macera ve aksiyon dolu bir kurgu aranabiliyor. Kitabın ilk yarısında bunları bulamayınca bir kenara atası gelebiliyor da insanın. Ancak ikinci yarısına, özellikle son 100 sayfasına kadar sabredebilenleri çok güzel bir final bekliyor. Yayın ekibini de tebrik etmeden geçmemek gerek. Büyük emek verilmiş. Ellerine sağlık.
Canlılar çevre koşullarına uyum sağlamak için evrim geçirirler. Zeki canlılar ise çevre koşullarını ihtiyaçlarına göre şekillendirir. Türler zeki canlılara dönüşür dönüşmez evrim sona erer.