Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"peki o zaman cinsellik neden çocuklardan saklanıyor??" diye soruyor karine.. cevap çok basit: çünkü henüz buna anlam verecek bir kavrayışları yok, buna dahil olacak kapasiteye sahip değiller.. "peki ama anlamamak çok ağır değil mi??" diye karşılık veriyor.. "çocukların neredeyse yanı başlarında yaşanan durumları anlayamamaları onlar için ağır bir yük değil mi??"
Sayfa 53 - ayrıntı
"Keşke hiç vicdanım olmasaydı,diyeceğim geliyor.Bu öylesine ağır bir yük ki! İyi olmak gibi bir çabam olmasaydı,kötü bir şey yaptığım zaman içimde böylesine bir huzursuzluk duymasaydım pekala işlerim yolunda gidecekti." İyi Eşler kitabı Küçük Kadınlar kitabında tanıdığımız;Amy,Jo,Beth ve Meg'in genç kız ve evlenip kurdukları yuvada bir çok sorun ve güzel olaylarla kaldıkları anlarını okuyoruz. Meg,evlenip yuva kurmuş küçük bir anne ve hoş bir ev kadını. Jo,hala özgürlüğünün tadını çıkarıyor ve bir çok şehre gezilere katılıyor. Amy, büyük bir arayış içinde ve asla vazgeçmiyor. Beth,ah Beth🥺 sağlığı ilgili büyük sorunlar yaşıyor 😞 İlk kitabı çok sevmiştim ve ikinci kitapta benim için iyiydi.Evet çok sakin ama bir o kadar da akıcı sıkılmadan okudum çok sevdim tavsiye ederim 👍🤗 "İnsanın sevmediği birini sırf karşısındaki seviyor diye sevmesi olanaksız." "Bazen bize en yakın,en çok sevdiğimiz insanlarla aramızda öyle bir mesafe vardır ki bunu ne yaparsanız yapın aşamazsınız." "Ah kızlarım,ne kadar uzun yaşarsanız yaşayın,sizin için bundan daha büyük bir mutluluk dileyemem."
Reklam
yaraları sağaltan türkülerin bağrından bir infial uyanıyor bu mısralar o infialin suç ortağı olmalı diyorum ki ölüsü çirkinleşmiyor çocukların hepsinin kanından bir pay âdem’in ilk oğluna ikinci oğluna güzelliğinden. benim sabah-ı şerifle boyanan duvarlarım vardır annemin gece uyanıp dili damağında Allah deyişi çift tesbihle saldırışı kâfir
Ağır hayvanlar yük taşımaya asil atlardan çok daha uygundur, kim üstlerine ağır yük yükleyip o atların soylu hızını kesti?
Sayfa 72 - Türkiye İş Bankası Kültür yayınları
374 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Geleneksel Anlatımların Dışında Muhammed Peygamberin Karakter Gelişimi
Kitap gerçekten başlıkta da değindiğim gibi normal geleneksel anlatımın dışında sürekli mucize ve olağanüstülüklerle süsleyerek anlatılan rivayetlerin, hikayelerin vb. dışında gayet Hz. Muhammed'in nasıl bizim gibi bir insan olduğu ve peygamberlik görevinin ona nasıl ağır bir yük bıraktığına değinmiş. Ve kesinlikle en beğendiğim siyer oldu. Çocukluğunda yaşadığı annesizlik ve babasızlık duygusunun nasıl içine işlediğini ve yetim olduğundan dolayı dışlandığını bilerek kendini Mekke'ye kabul ettirmek için peygamberlik gelmeden önce nasıl bir ruh halinde yaşadığını ve peygamberlik geldikten sonra bile nasıl bunu kendine açıklayamadığın tıpkı normal bir insanmış gibi anlatması gerçekten çok doğru yazıldığın açıklıyor. Karakter gelişiminin güzel işlendiğini düşünüyorum çünkü çocukluk, peygamberlik öncesi, peygamberlik dönemi sonrası ve öleceğini anladığı dönemlerde yaşadıkları üst üste gelen olayların karakterinde nasıl bir iz bıraktığını güzelce açıklıyor. Çevirmen bazı yerlerde biraz devrik cümleler kurmuş olsa bile bir biyografi eseri için gayet akıcı bir kitap. Okundu, onaylandı, tavsiye edilir.
İlk Müslüman
İlk MüslümanLesley Hazleton · Kitabix Yayınları · 2015548 okunma
Nasılki âciz, zaîf bir adam, bir batmanı kaldıramadığı halde on batman yük üstüne yığılmış bulunsa; ve dostları onu çok kuvvetli bilip ona gizli za'fına yardımdan ziyade ondan yardım istedikleri halde; o bîçare de onların hüsn-ü zannını kırmamak veyahud kendini çok aşağı göstermemek için gayet ağır ve soğuk olan gösteriş ve tekellüflerle kendini yüksek ve kuvvetli göstermeğe çalışmak çok elîm ve zevksiz olması Emirdağ-1 -
Sayfa 200Kitabı okudu
Reklam
Zihninde ne kadar çok düşünce var. Hepsi karışmış. Hiçbir şey net görünmüyor. Birçok kaynaktan o kadar çok şey duymuşsun ki, zihnin bir canavara dönüşmüş. Sense hatırlamaya çalışıyorsun, çünkü sana hatırlaman söylendi. "Unutma" dendi. Sen de doğal olarak, bu ağır yük yüzünden hatırlayamıyorsun. Birçok şeyi unuttun, birçok şeyi hayal ettin ve kendinden kattın.
320 syf.
·
Puan vermedi
Kaç ömür gerek yaşamayı öğrenmek için?
Son yıllarda tarihe tanıklık ediyoruz diyebileceğimiz tarzda iyi-kötü birçok olay yaşanırken bu kitabı okumak daha da tuhaf hissettirdi. Bir insanın sahip olamayacağı kadar uzun hayata sahip olan bir adam, Tom Hazard.. Tam 439 yıl. Kimlik değiştirerek birçok farklı hayat yaşama fırsatı var. Biz çoğunlukla tek bir meslekle hayatımızı geçirirken o,
Zamanı Durdurmanın Yolları
Zamanı Durdurmanın YollarıMatt Haig · Domingo Yayınevi · 20226,8bin okunma
Çukur
Modern Kore edebiyatından Çukur! Biraz farklı kültürlerin edebiyatını tanımak hevesiyle önce Japon edebiyatına sardım. Haruki Murakami, Osamu Daza falan derken oradan Arap edebiyatına atladım. Necip Mahfuz, Nizâr Kabbani filan... Sıra geldi Kore edebiyatına. Aradığımı buldum mu, tartışılır. Adının hiç de önemli olmadığı bu çekik gözlü
Reklam
Kötü Bir Çığır Açan Saptırdığı İnsanların Günahını Yüklenir
‎‫ولا تزر وازرة وزر أخرى Hem vizir‬‎ çeken bir nefis diğerinin vizrini çekmez. VİZR: Ağırlık, ağır yük, ağır günâh, vebâl demektir. Burada günahın cezâsının ağırlığı demektir. Herkes kendi günâhından mes'ül olur. Kendi günahının cezasını çeker. Nitekim: «Her koyun kendi bacağından asılır» deriz. Zālimlerin, cebâbirenin yaptığı gibi birinin günahı diğerine yükletilmez, Ankebût Süresinde: وليحم،لُنَّ الثقَالَهُمْ واثقالاً مَعَ اثْقَالِهِم )"Mamafih kendi ağırlıklarını ve ağırlıklarla beraber daha bir çok ağırlıkları yüklenecekler." Ankebut-29/13) buyurulmuş olması da buna münafi değildir. Çünkü o hem dall, hem mudıll olanlar hakkındadır. Başkasını da sapıtmağa çalışanlar hem dalâletlerinin, hem idlâllerinin vizrini çekerler ki, ikisi de kendi vizirleridir. Nitekim: ‎‫من سن سنة سيئة‬‎ ‎‫فلهُ وِزْرُهَا وَوَزْرُ مَنْ عَمِلَ بِهَا »Her kim bir kötü adet çıkarırsa ona, hem onun vizri,‬‎ hem de onu işleyenlerin vizri vardır.» (Buhari: İ'tisam 15) Hadîsi de böyledir. Yani diğer işleyenler çekmeyecek demek değil o, onların hepsi kadar da fazla çekecek demektir. Demek ki, birisi: «Şunu şöyle yap da, günahı varsa benim boynuma olsun diye kefâlet ederek diğerini bir günaha sokarsa o boynuna aldığı günahı çekmeyecek değildir. Ancak sevkettiği kimseyi kurtarmış olmayacak, onun çekeceğini çekmeyecek, birisi aldandığının cezasını çekecek, birisi aldattığının cezasını çekecektir.
Sayfa 394 - 6.cild 35/18Kitabı okuyor
#ayet
Diyanet Takvimi Ön Yüz: “...Ey Rabbimiz! Unutur ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma! Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği şeyleri yükleme...” (Bakara, 2/286) De ki: Andolsun, bu Kur’an’ın bir benzerini ortaya koymak üzere ins ü cin bir araya gelseler, birbirlerine destek de olsalar, onun benzerini ortaya getiremezler. (İsrâ, 17/88) Diyanet Takvimi Arka Yüz: KUR’AN-I KERİM’İN BELAGAT MUCİZESİ İslam öncesi Araplarda şairler önemli bir sosyal statüye sahipti. Şairler yılın belli zamanlarında bir araya gelir, kalabalıkların önünde şiirlerini okur ve yarışırlardı. Arap edebiyatının başköşesinde şair otururdu. Kur’an’ın indiril- mesinden itibaren, şiirin önemli şehri Mekke’de insanlar art arda şaşkınlık dalgası yaşadılar. Mekkeliler ümmî bir adamın söylemesine imkân olmayan bu sözler karşısında ne yapacaklarını bilemiyorlardı. Hayret içindeydiler çünkü Hz. Muhammed’in (sas) söylediği sözler sıradan şeylere benzemiyordu! Devrin mevcut şiir ve nesirlerinden çok ötede, harika bir dizayn ve üsluba sahipti. Kur’an Arap dili ve üslubuyla konuşuyor, muhataplarının anlaması için hükümlerini sadelik içinde izah ediyor, itiraz edeceklerin itirazlarını daha başından çürütüyor, kâinattan misaller veriyor, insan psikolojisine dair çarpıcı tespitlerde bulunuyor ama daha da ilginç olanı, bütün bunları o güne kadar görülmemiş bir ifade sanatı ve belagat kudretiyle gerçekleştiriyordu. T.C. Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı
72 syf.
·
Puan vermedi
Osamu Dazai'den farkli eserler okumak benim icin her zaman hos bir deneyim olmustur. Bu kitapta da 3 farkli oyku okuyoruz. Ilk oyku olan ayni zamanda kitaba ismini de veren Kos Melos'ta guven iliskisi ve durustluk uzerinde durulmus. Ikinci oyku Gunun Ilk Isiklari'nda 2.Dunya savasinin sonlarina dogru agir Amerikan bombardimanina maruz kalan Japonya'nin caresizligi, hasta cocugu olan ve alkolik oldugu icin surekli kendisinin yuk oldugunu hisseden bir baba uzerinden anlatilmis. Ucuncu oyku Villon'un Karisi'nda bir hirsizin karisinin bi sekilde yasamaya devam etme cabasini goruyoruz. Oykuler cok akiciydi cabucak bitti. Hos bi eserdi.
Koş Melos!
Koş Melos!Osamu Dazai · İthaki Yayınları · 20231,030 okunma
Bu çağda bizi hayata bağlayan ve hayatı çok mühim kılan büyük bir teknoloji var. Ve biz bu teknolojinin sağladığı imkânlar neticesinde kendimizi küçük birer Tanrı gibi görmekteyiz. Her şeyi yapabileceğimizi, her zorluğun üstesinden gelebileceğimizi düşünüyoruz. Bize bunu yüklüyorlar ve bu çok ağır bir yük. Biz bu yükün altında eziliyoruz. O zaman da yaşam koçları, bizi tedavi edecek insanlar ortaya çıkiyor. Halbuki herkesin bir kaderi ve şahsına münhasır bir kabiliyeti var. Allahu Teâlâ, ayet-i kerimesinde şöyle buyuruyor: Ben insanları ve cinleri ancak bana ibadet etsinler diye yarattim. ( Zariyât/56) Bu ayet hayatın gayesidir. İslam medeniyeti bu cihetten bakiyor, hayataböyle bir gaye tanımlıyor insana. Burada geçen "ibadet"kelimesi çok geniş manaları ihtiva eder. Bir defa hiç unutmamayı kapsıyor. Kalbin derinliklerine Allah'ı yerleştirmeyi, O'nu daima hatırlamayı , O'nun gösterdiği istikamette O'na kul olmayı ihtiva ediyor. Hazreti Mevlâna diyor ki: "Dünya nedir? Dünya, Allah’tan gafil olmaktır. Yoksa kumaş, para, ölçüp tartmak (ticaret) dünya değildir.
İçimdeki bıraktığın yük çok ağır ve ben onu kaldıramıyorum … Naptın bana öyle sen?🥀
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.