Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Zaaf anlarında, insanın can sıkıcı bir vakıayı tahsis edemeyerek umumileştirmesi ve bir felaketi aynı seri içindeki bütün menfi ihtimallere teşmil ederek hepsini hakikat gibi görmesi…
İslâm, Allah'ın indirdiği ve kabul ettiği tek din olarak, 𝗯𝗮𝘀̧𝗸𝗮 𝗵𝗶𝗰̧𝗯𝗶𝗿 𝗱𝘂̈𝗻𝘆𝗮 𝗴𝗼̈𝗿𝘂̈𝘀̧𝘂̈𝘆𝗹𝗲, 𝗯𝗮𝘀̧𝗸𝗮 𝗵𝗶𝗰̧𝗯𝗶𝗿 𝗳𝗶𝗸𝗶𝗿𝗹𝗲, 𝗮𝗺𝗲𝗹𝗹𝗲 𝘂𝘇𝗹𝗮𝘀̧𝗺𝗮𝘆𝗮 𝗴𝗶𝗿𝗺𝗲𝘆𝗲 𝗺𝘂𝗵𝘁𝗮𝗰̧ 𝗱𝗲𝗴̆𝗶𝗹𝗱𝗶𝗿. O, kendi başına, insanın ihtiyacını karşılamaya muktedirdir. Bu bakımdan, zaaf İslamda değil, fakat onu yüklendiğini söyleyen insandadır.
Reklam
Vaaz etmek, iyiliği emredip kötülükten nehyetmek, imamlık yapmak ve ezan okumak gibi bir takım sünnet, mendûb ve vacipleri yapmaktan çekinmek ise gerçekten hoş karşılanmamıştır. Bu tür şeyleri ifa etmekten çekinmek bir acziyet, gevşeklik ve zaaf olarak nitelenmiştir. Zaaf ve acziyet sahibi olmayan kimse Allah'tan utanmayı insanlardan utanmaya tercih eder.
Sayfa 158
Yüz defa kendimi öldürmek istedim ama hayatı hala seviyordum. Bu gülünç zaaf belki de en uğursuz eğilimlerimizden biridir; zira her an fırlatıp atmak istediğiniz bir yükü sürekli taşımaya devam etmeyi istemekten daha ahmakça ne olabilir ki? Kendi varlığından nefret etmek ve varlığına tutunmaktan? Bizi yalayıp yutan yılanı kalbimizi yiyip bitirene kadar okşamaktan?
Nice yazlar ve kışlar boyunca, kendisini yalnız hissedebilmek için insanların arasında yaşamıştı. Şimdi gerçekten yalnız olmak ona çok keyifli geliyor, belli olmasına asla izin vermediği bir zaafını ortaya koyuyordu. Yalnızlıktan zevk almaktı o zaaf.
Plato Film YayınlarıKitabı okuyor
Dolayısıyla biz kendimizde insanlığın bütün kusurlarını ve zaaflarını taşıyoruz ve bundan ötürü eğer şimdi kızıp öfkeleniyorsak bunun tek sebebi bu belirli anda bunların bizde görünmemesidir. Dolayısıyla şimdi onlar su yüzünde değildir , içimizde derinlerde uyuklamaktadırlar , ama ilk fırsatta başlarını kaldırıp kendilerini göstereceklerdir , nasıl ki biz şimdi onları başkalarında görüyorsak... Her ne kadar bir zaaf ya da kusur birinde , bir diğeri başkasında belirgin ise ve bütün bu kötü niteliklerin toplamı hiç kuşkusuz bir insanda bir diğerinden çok daha büyükse de. Çünkü kişilerdeki farklılık sayılmayacak kadar büyüktür.
Reklam
Her gücü dengeleyen bir zaaf, her zirveye denk düşen bir dip, kendini tanrı gibi hissettiğin her sahte ana karşılık o süre kadar çamurların içinde sürünmek var. İnsan, hayatın uzun gün ve haftalarını çılgın ve muhteşem anlara yoğunlaştırmanın bedelini, kısalmış bir ömürle ve çoğu kez fahiş faiziyle birlikte ödüyor.
‘’Bakın Dr. Stadler, insanlar düşünmek istemiyor. Başları ne kadar derde girerse o kadar kaçıyorlar düşünmekten. Ama beri yandan bir içgüdü onlara düşünmeleri gerektiğini söylüyor, bu yüzden de suçluluk duygusuna kapılıyorlar. Bu durumda, onlara düşünmemek için bazı sebepler gösteren kim olsa onu beğenir, onun peşinden giderler. Kendi günahları saydıkları, bir zaaf, bir suç olarak gördükleri şeyi yüce bir sevapmış gibi gösterebilen kim olursa olsun onu izlerler.’’
Sayfa 22 - Pegasus Yayınları
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.