68 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
21 saatte okudu
S. Zweig' e dair okuduğum ilk kitap. Açıkçası yoğun teorik bilgi içeren kitaplara ara verip okumuş oldugum için beni dinlendirdi. Betimlemelerle dolu , insanın ruhuna dokunan , ve biraz olsun kalbin sesini dinlemeye yönelten bir hikaye. Realist bakış açısına dikte ettirilmiş insanlari , sadece kitap bitene kadar da olsa yumuşatabilir zannımca. Kitap bitince mi, ahh evet gerçek dünya.. hiç kimsenin masum bir sevgi için hayatın sunduklarını göz ardı edemeyeceği, sevgiyi daha doğrusu sevgi zannettikleri o şeyi lüksün, gösterişin içine sığdırmaktan , kalıplara sokmaktan başka türlü düşünmediği bir kaos ortamı. Zavallılık ruh hali içinde , mükemmelliyetçiliği yaşadığını zannetmekten ibaret. Aşk, zevk kavrami içinde yok olup gitmekte. Ruha dokunmadan sadece bedenlerde yaşanilasi hal almış. Oysaki ne kadar da yazık..
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,7bin okunma
151 syf.
10/10 puan verdi
Naval Al Saadavi Kitaplarını bulmakta zorlandığım yazar... Yazarın okuduğum ikinci kitabı ve evet bu kitabında içeriğini sindirmek hazmetmek gerçekten zor sinir bozucu. Dini kendi çıkarları için farklı söylemlerle halka yutturan şarlatanlar Ağzından Allah’ın adını düşürmeyip her türlü pisliği kötülüğü günahı işleyen zavallılar Fakirleri sömüren güçü parayı kendine Allah tarafından verilmiş bir ilahi kudret olarak gören ahmaklar Kadını zayıf değersiz gören ve kendi pis zevkleri için kullanan sümüklü böcekler Hiç bir şeyi sorgulamadan kabul eden beyinler Her söyleneni kabul eden kendi düşüncesini itiraf etmekten korkan insancıklar oysa birlik olsanız bir avuç zalimi alt edebilirsiniz. Din her zaman kullanıldı ve kullanılmaya devam ediliyor... ...
Tanrı Nil Kıyısında Öldü
Tanrı Nil Kıyısında ÖldüNevâl El-Seddavi · Belge Yayınları · 1999119 okunma
Reklam
112 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
"Antabus" ismi aslında ne zamandır gitmek istediğim Nihal Yalçın'ın oyunundan aklımda kalmıştı ama oyuna gidemedim bari kitabını okuyayım dedim. :) Öncelikle kitabın dili o kadar akıcı ki iki saat içinde (evet iki saat yanlış okumadınız) bitirdim. Ancak hızlı yenilen bir yemeğin mideye oturması gibi bir etki yarattı bende. Dili ne kadar yalınsa anlatılanlar o kadar ağır. Sindiremedim, okurken bunların sadece bir kurgudan ibaret olmadığını, bir yerlerde belki daha da ağırlarının yaşanıyor olduğunu yüzüme tokat gibi çarptı Seray Şahiner. Üçüncü sayfa haberleri geldiğinde hızlıca bir göz gezdirip magazin sayfasına geçtiğin gibi bırakamıyorsun ki. Leyla sivri diliyle dürtüklüyor seni, "Beni dinle" diye. Okurken sanki Leyla karşımdaydı, gözleri olsa göz göze gelmeye utanırdım. Bu arada kitabın dilinin aşırı küfürlü olduğuna dair bir incelemeye denk geldim, tuhaf bir şekilde epey de beğeni almış. Her gün erkek sürücülerin trafikteki diğer sürücülere ettikleri küfrün yarısını bile etmiyor Leyla (Daha fazlasını etse de hakkıydı zavallının) Kaldı ki, küfür her dilin bir parçasıdır. Gerçek hayattan bir karakter olduğunu düşünürsek Leyla gibi eğitim seviyesi düşük, sistematik olarak tecavüze uğramış, şiddet görmüş bir kadının konuşma stilinin nasıl olmasını bekliyordunuz yani, Divan edebiyatı diliyle mi konuşsaydı? Neyse uzattım. Türkiye'de çok kadın var Leyla gibi olup da sesi çıkmayan. Kitabı okuyunuz efendim, başka da bir tavsiyem yok.
Antabus
AntabusSeray Şahiner · Can Yayınları · 20143,603 okunma
352 syf.
·
Puan vermedi
Diktatörlüğün getirdiği bağnazlık inanılmaz bir etkileyicilikle çıkıyor karşımıza.Kitabı okurken o kadar etkilendim ki boğuluyormuş gibi hissettim.Karamsarlık,zavallılık ve kısır döngüye çevrilmiş çaresizlik bu kadar güzel anlatılabilir.Elbette ütobik bir kitap, yazıldığı yıllar için; ancak içinde bulunduğumuz yıllar çok mu farklı bilemiyorum.Ya farkında değilsek, dışardan bakmak mümkün mü?
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2023167,3bin okunma
82 syf.
·
Puan vermedi
At Sineği İle Felsefeye Giriş! (16.12.2018)
Sokrates M.Ö 469- 399 Bugün yeniden 2500 yıl kadar öncesine gittim. Sokrates savunmasını yaparken ilgiyle dinledim onu, tiksinerek baktım Meletos'a, Anytos'a, Lycon'a... Sonra halka çevirdim bakışlarımı, savaşlardan yorgun düşmüşlerdi. Öfkeli, hoşgörüsüz, öz güveni yitikti her birinin. Uykuydu tek becerdikleri, ah bir de rahat bıraksa onları
Sokrates'in Savunması
Sokrates'in SavunmasıPlaton (Eflatun) · Mavi Çatı Yayınları · 201953,2bin okunma
144 syf.
1/10 puan verdi
Edebiyat katili!
Bu kitaba kesinlikle para verip de almayın. Bu kağıt yığını, edebiyat gibi muhteşem bir sanat dalını ticari amaç için kullanan bir zavallının ortaya çıkardığı bir üründür! Nasıl bir kişilik bozukluğu var ki bu Bacaksız soyadlı adamın sağda solda reklamını yapıp kitapevlerinde raflara koydurmaya utanmamış bu rezaleti. Kitap başta sona alıntılarla dolu. Böyle kitap mı yazılır yahu? Bu okura büyük bir saygısızlıktır. Bu okura okur gözüyle değil kazıklanacak müşteri gözüyle bakmaktır. Hani tüccarlar vardır Eminönü'nden 2 liraya aldığı şeyi size Nişantaşı'nda 10 liraya satmaya çalışırlar... Bu Bacaksız da sağdan soldan bir sürü satırı paragrafı aşırıp sayfaları şişirmiş bize kitap diye yutturmaya çalışıyor. Bir de utanmadan "Bazı yollar yalnız yürünür" yazmış. Senin yolun yol değil Bacaksız sen bir zahmet defol git ve yalnız yürü o iğrenç yolunda. Okumayın okutmayın rafta gördüğünüz zaman üstünü başka bir kitapla örtün!
Bazı Yollar Yalnız Yürünür
Bazı Yollar Yalnız YürünürÖzgür Bacaksız · Destek Yayınları · 20183,443 okunma
Reklam
575 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.