Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ey, Oğul! Gençsin. Uslanmış ömrün 21.yüzyılın ilk çeyreğine denk geldi. Aklını formatlayan, zamanın hakim doğruları. Sen sen ol, alâkalı delillerin bütününe vakıf olmadığında, aklının çıkarımlarına güvenme. Her daim gerekli, velâkin yeterli değildir akıl. Ey, Oğul! Herşeyi anlamaya kalkan, öfkeden ölmeyi göze alır derler. Bilesin ki, akılla
Binbir türlü sevmek :)
Güzel sev beni kibar sev usul usul belli etmeden sev gizlice ama anlayarak sev ben olduğum için sev beni tüm bilginle geçmişinde biriktirdiğin ne varsa ve gelecekte kim olacaksan öyle sev bakarak sev görerek sev duyarak sesimi duyarak söylemediklerimi aklımdan geçenleri dokunarak sev en dokunulmaz yerlerine içimin bilerek sev kimi sevdiğini beni
Sayfa 100 - Sel yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ne diyeyim allahım ben sana biraz platoniğimdir biliyorsun. Ben bu şüpheyi sırtıma yük edindim, öyle yürüdüm, gocunmam da yükümden beni bilirsin. Ama bunlar çok iştahlı allahım ve görüyorsun nasıl da dünyevi. Bunlarmış senin kulların öyle diyorlar biz de kürenin üveyi. Öyle mi? Oysa allahım bilirsin ben en çok yeryüzünü, ve başımı yatırınca toprağa, gökteki yıldızları da, işte öyle allahım bilirsin çok güzel yapmıştın bu yeryüzünü. Bizim köydeki gibi. Allahım bunlar tokileri seviyor, betonları, hızlı trenleri. Oysa ne acelemiz var, ben ki bunca agnostiğim yine de biliyorum ordaysan nasılsa geleceğiz yanına geri. Diyor ki, yasalar getirdim, gıcır gıcır, delik deşikti eskisi Anlıyoruz ki yasalar dümdüz ediyor ciğerimizi Diyor ki , yasaklar getirdim ama senin iyiliğine canımın içi Diyor ki, üç beş ağacı kesmişim, indir bindir bütün yaz boyu, keseriz tabii bunda ne var, diyor Diyor, ben sana medeniyet getiriyorum tomar tomar. İnsan önce bi minnet duyar. Oysa allahım toprağa bassın ayaklarımız fena mı olur, istiyoruz ki sokağımızda bir ağaç gölgesi. Diyor ki , boynuzlu köprü yaptırdım gelip geçmeye haliçin ortasına bak nası' seksi. Allahım sen bunlara akıl fikir ver diyeceğim ama vardır senin bir bildiğin illa ki. Allahım işte görüyorsun bunları, eyübün sabrı nedir, rızanın fazladan şeftalisi ne? Bilmiyor. Bilmiyor nedendir zeynebin yakarısı. Ben ki sana bunca platoniğim ama canıma yetti artık Yalla bak biz mi düşeceğiz hep iskelelerden Başlarına yık şunların bu metropolleri.
Sayfa 25 - 26Kitabı okudu
Sakarya Türküsü
İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya;  Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya. Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;  Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak. Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;  Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir. Akışta demetlenmiş, büyük, küçük, kâinat;  Şu çıkan buluta bak, bu inen suya
Neden Allahım? Bu genç yaşta neden bu kadar şiddetli bir kederi içime üfledin? Oysa ben kendimi çok inançlı ve cesur sanırdım. Beni hiçbir şey korkutamaz derdim. Şimdi şu halime bak! Bilmediğim bir yerde, gözleri dönmüş, aç hayvanlar gibi kudurmuş insanların ellerinden kaçıp kurtulmaya çalışıyorum. Neden Allahım, neden bana bu genç yaşımda hayatı erken öğrettin?
Sayfa 10 - KAÇIŞKitabı okudu
Hasan Dağı!
Hasan Dağı Hasan Dağı Eğil eğil eğil bir bak Sıkıyor zincir bileği Jandarmada din iman yok Gidiyor kalktı göçümüz Gülmez ağlamaz içimiz İnsan olmaktı suçumuz Hasan Dağı insan olmak Koçhisar üstünden Bora Gülek bir karanlık dere Sıra dağlar sıra sıra Çukurova ana toprak
Reklam
Ana yemeğimiz : Laf Salatası
Gerekli malzemeler: *750 gram pırıltılı sözcük (Anlamı herkesçe bilinmeyen ve yabancı kökenli olanlar tercih edilmelidir) *Bir bağ söz dizimi (Uzun , karışık, dolaşık olanlar tercih edilmelidir) İçi için: *İncir çekirdeğinden az küçük anlam Hazırlanışı: Anlamın tamamı bir havanda dövülür. Söz dizimi parmak kalınlığında parçalara bölünüp sözcüklerle karıştırılır. Anlam bu karışıma iyice yedirilir . Kalanı ayrı bir kapta dinlenmeye bırakılır. Üstüne bol kibir gezdirilir . Asık surat sosuyla sıcağı sıcağına servis yapılır.
Sayfa 31 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Sakarya Türküsü
İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya; Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya. Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak; Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak. Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir; Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir. Akışta demetlenmiş, büyük, küçük, kâinat; Şu çıkan buluta bak, bu inen
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
564 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.