Allah'tan başkasına ibâdet; insan, cin, melek, şeytan, atalar, liderler, hükümdarlar, bilginler, veliler, sâlih kişiler gibi canlı ve cansız varlıkları ilah ve rab kabul etmek, onlara Allah'a isyan konusunda itaat etmek, boyun eğmek, dua edip yalvarmak, kurban kesmek, kulluk etmek, secde etmek, eğilip saygı göstermek, Allah yerine mâbud
Tesettürlü bir bayanın sosyal medyada fotoğraf paylaşması, takva açısından ve hikmeti açısından uygun değildir. Bunun nedenlerini sıralamadan önce tesettürün gerçek mahiyetinin de kavranması gerekir.
Tesettür; güzelliği (eşinden başkasına) örtmek, namahrem nazarlardan (bakışlardan) sakınmak ve namusu korumak içindir. Allahu Teala ayetleriyle
Allah'ın Kur'an'da bildirdiği mümin özelliklerinin belli başlılarını şöyle maddeleştirebiliriz:
• Müminler ancak Allah'a kulluk ederler. O'ndan başka zihinlerinde ilahlaştırdıkları hiçbir varlık yoktur. (Fatiha, 1/1-7; Nisa, 4/36)
• Allah'tan korkup-sakınırlar. Allah'ın yasakladığı veya rızasına aykırı olan bir şeyi yapmaktan çok
Gözünde tesettür olmayan erkek, kadınları suçluyor. Bedeninde tesettür olmayan kadın,erkeklere “ahlaksız!” diyor. Oysa Allah, karşı cinsi değil; “kendini koru!” buyuruyor.
Hz.Ali’ye atfedilen sözü hatırlayalım:
“Sanma ki tesettür sadece kadınlara farzdır. Erkeğin tesettürü gözkapaklarıdır.”
Rabbim niye kulaklarımıza kapak yerleştirmediği halde,gözlerimize kapak vermiştir? Sözün de yanlışı vardır, onları duymanın sakıncasıyla, bakmanın sakıncası kıyas edilince nasıl bir hükme varabiliriz? Bu konuda da önce Rabbimize kulak verelim:
“Sözü dinleyip de onun en güzeline uyanlar var ya,işte onlar Allah’ınhidayete erdirdiği kimselerdir. İşte onlar akıl sahiplerinin ta kendileridir.” (39/Zümer, 18).
Bu âyette dinlenilmesi istenen sözün herhangi bir söz mü, yoksa Kur’an gibi sözlerin en güzeli olan Allah’ın sözü mü olduğu konusu, net değildir. Her iki görüşü savunan âlimler vardır. Yani, bu âyetten çıkarılan hükümlerden biri olarak; her söz dinlenebilir,ama en güzeline uyulur. Fakat her görüntüye bakılamaz,bazı bakışlardan sakınılmalıdır.
Sözü dinleyip de onun en güzeline uyanlar var ya, işte onlar Allah'ın hidayete erdirdiği kimselerdir. İşte onlar akıl sahiplerinin ta kendileridir.
Zumer 18
Sevgili Dostlar, okuduğum eserin son kısmında, âdeta hazine gibi bir dua ile karşılaştım, sizlerin de istifadesine sunmak istedim.Rabbim en makbul dualardan eylesin, gönlünüze nur olsun.
{Duanın manâsının anlaşılmasında kolaylık olması için paragraf başlarına da numara konulmuştur. Aslında numara bulunmamaktadır. Dolayısıyla duanın okunması
Onlar ki sözü dinlerler ve en güzeline uyarlar. İşte onlar Allah'ın kendilerini doğru yola ilettiği kimselerdir ve onlar akıl sahipleridir. (Zümer, 39:18)
Bu ayet, Müslümanları bağnaz olmamaya ve değişik düşünceleri dinleyebilmeye çağırır.
şeytani güçlere kulluk yapma (eğilimin)den kaçınanlara ve Allah´a yönelenlere (öteki dünya için mutluluk) müjdeleri vardır. Öyleyse bu müjdeyi kullarıma ver;
(şu) söylenen her sözü (dikkatle) dinleyen ve onların en güzeline uyan (kullarım)a: (çünkü) Allah´ın hidayetine mazhar olanlar onlardır ve onlar (gerçek) akıl iz´an sahipleridir!
Zümer 17-18
KİMLER İLİM ÖĞRENEMEZ?
Eski âlimlerimiz "her şeyin bir engeli vardır, ilmin ise birçok engeli vardır" diyerek ilim öğrenmenin sabır, gayret ve emek isteyen bir süreç olduğunu ve ilim talibini bekleyen pek çok engelin olduğunu belirtmişlerdir.
İlim öğrenmenin engelleri arasında ilim tâlibini aşan çeşitli dış engeller olabilir. Bu