Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir gün önce tuz isteyip tuz verdiği, çayını-çorbasını içtiği yahut ekmeğini paylaştığı yan komşusunun, bir gün sonra mallarına çökmeye çalışmak, canlarına kastetmek. Eline bir anda geçen ya da zorla ellerine tutturulan siyasi ve faşist gücün etkisiyle, tam anlamıyla güç zehirlenmesi yaşayıp vicdan ve ahlak gibi kavramları tamamıyla unutup, linç kültürünün ve gücünün de etkisiyle kardeşini, komşusunu, dostunu kendi elleriyle boğmak... . Boz bunu; 6-7 Eylül İstanbul olaylarında acı bir şekilde yaşadık, kapılarına çarpı işareti koyup fişlediğimiz alevi-sünni çatışmalarında yaşadık, biz bunu türk-kürt, sağ-sol ayrıştırmalarında yaşadık ve yaşıyoruz. Ne çok vurulduk, asıldık, öldük, öldürdük... . İşte Durgun Don'un üçüncü cildi tam da böylesi olayları anlatıyor. Ülke sınırlarında düşmanlarla savaş bitmiş, Ruslar nefes dahi alamadan, kazananın da kaybedenin de aynı halk olduğu amansız bir iç savaş başlamıştır. Düşmana karşı sinir savaşlarındaki acısız ve kolay ölümleri aratan cinsten...
Durgun Don - Cilt 3
Durgun Don - Cilt 3Mihail Şolohov · Yordam Edebiyat · 2021778 okunma
168 syf.
4/10 puan verdi
Yüzeysel ve içi boşaltılan kavramlar
julie otsuka’nın yüzeysel ama çok sevilen ve ödüllere doyamayan kitabı. bu kadar övülen ama bu kadar yüzeysel olan bir kitabı en son ne zaman okumuştum hatırlamıyorum, en özet tabirle balon bir kitap. zaten üzerinde cart ödülü curt finalisti bilmem ne listesi kitabı gibi ifadeler ve pazarlama taktikleri görünce o kitaptan kaçmak gerektiğini
Tavan Arasındaki Buda
Tavan Arasındaki BudaJulie Otsuka · Domingo Yayınevi · 2018603 okunma
Reklam
592 syf.
·
Puan vermedi
Yazarımız @hikmeth den okuduğum ilk kitap. Ama kesinlikle son olmayacaakkk. Gözüme kestirdiğim birkaç kitabını attım bile sepete. En kısa zamanda alacağım onları da Kişiler, mekanlar, zaman öylesine güzel bir kurguyla bütünleşmiş ki burası da şöyle olabilirdi diyebileceğiniz hiçbir yer yok. 1990’lı yıllar ile başlıyoruz. Konuyu derinleştirirken birden kendimizi 1960’lı yılların Körburun adasında buluyoruz. Sürekli ziyaretçisi olan ya da öyle diğer adalar gibi popülerliği yok bu adanın. Günde sadece iki sefer yapılıyor mesela. Adada yaşayanlar da az. Kendi içinde yapayalnız gibi. 12 Eylül, 6-7 Eylül olayları, Rumlar’ın maruz kaldığı zorunlu göç, ırkçılık, kuşak çatışması, Türkiye’de yaşanılan ve etkisi yıllar boyu devam eden siyasi olaylar ve aşk… Neriman Hanım ve Seher’in ben de ayrı bir yeri oldu. Neriman Hanımın kendi içindeki diğer kadınla olan kavgası ve Seher’in ailesiyle olan durumu.. Gerçi o kadar karakter var ki hepsi de ben de yer sahibi oldu. Bir sonraki sayfayı merak etmekten başka bir şeye odaklanma sorunu yaşayabilirsiniz. Kitabın tek kötü yanı bu
Körburun
KörburunHikmet Hükümenoğlu · Can Yayınları · 20161,323 okunma
440 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Öteki Bahçe
Merhaba sevgili kitap severler Bugün sizinle #alikırca #ötekibahçe kitabını paylaşmak istiyorum. Kitabı uzun zaman evvel okumuştum ama tadı hala damağımda. 1967 Türkiye o senelerde bir savaşa doğru giderken ve sen ben kavgası sokakları kan gölüne çevirmişken, Heybeliada bahriye öğrencisi dört genç, arkadaşları Rum asıllı Niko ve Leyla’nın kıskançlık, yasak aşk ve sırlar dolu hikayesine şahitlik ediyor. 6-7 Eylül olayları, azınlıkların yaşadığı yürek burkan olaylar ve masalsı bir aşkı satırlarda bulabilirsiniz. Gençliğin nasıl bir şey olduğunu hatırlayacaksınız. Bir gencin hatasının nasıl başka hayatları da yakıp kavurduğa şahit olacaksınız. Akıcı bir dille yazılmış eseri okurken büyük keyif alacaksınız. Hatta yıllar geçse de bu hikayeyi unutamayacaksınız. Macera, polisiye, aşk hepsini aynı kitapta bulmak zordur. Bulmuşken okuyun derim
Öteki Bahçe
Öteki Bahçe
Ali Kırca
Ali Kırca
Öteki Bahçe
Öteki BahçeAli Kırca · Doğan Kitap · 201489 okunma
230 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Bugün bitirdiğim bir kitaptan bahsedeceğim şimdi. Okuması zor bir kitap olan "Güz sancısı".. Kitap 6, 7 Eylül olayları zamanında İstanbul'da tanışıp aşk yaşayan Behçet ile Ester in etrafında yaşanan olayları ve karakterlerin aileleri ve yakınlarının yaşadığı olayları anlatıyor. Yazarın harika cümleleri var ama olaylar arasındaki geçişleri aşırı kafa karıştırıcı olmuş. Kitabın en heyecanlı kısmı son 30 sayfa oldu benim için.. Güzel ama yorucu bir okumaydı
Güz Sancısı
Güz SancısıYılmaz Karakoyunlu · Doğan Kitap · 2018115 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
15 saatte okudu
kalemi kamera gibi kullanmak; bir çanakkale savaşı günlüğü..
18 mart 1915 deniz savaşı sonrası 25 nisan 1915te başlayan çanakkale kara savaşlarına dair yerli yabancı yazarlar, tarihçiler, araştırmacılar tarafından yazılmış birçok kitap var. okumuş olduğum bu kitap dışarıdan bakıldığında bunlardan biri gibi görünse de aslında tam olarak böyle değil. zira
Kıyamet Koptuğunda
Kıyamet Koptuğunda
adı verilen kitap çanakkale kara savaşında
Kıyamet Koptuğunda
Kıyamet KoptuğundaHasan Cevdet Temizkanlı · Yeditepe Yayınevi · 201526 okunma
Reklam
77 syf.
·
Puan vermedi
Dil, bir kıyıdan diğerine bir giysi , bir ev. Rosie Pinhas - Delpuech . Bizans Süiti. Istanbul Poyraz Sokak 'ta Fransızca, Almanca , Yahudi Ispanyolcasi ve Türkçe konuşulan cok dilli bir ailede doğan bir kiz çocuğunun gözünden dönemin Istanbul'una, kültürel yapıya bir bakış Bizans Süiti. Kelimelerin izinden, onlarla bağ kurarak kendi kimliğini arama, dil kavramı üzerinde sorgulamalar var kitapta. Anneannesinin anlattığı Ezop ve Grimm masallarında, Tevrat'ta yer alan hikayelerde kendi kimliğini aramaya çalışan bir kız çocuğunun anlatısı bu metin. Kitabın arka planıni Nazi iktidarının etkileri , 6- 7 Eylül olayları oluşturuyor. Bu olaylarla dinlediği masallar ve hikayeler arasında sembolik bağlar kuran bir kiz cocugu var . Mıt ve masal bağlantısı kitapta ilgimi çeken bir kısım oldu. Toplumsal olaylar kapali bir şekilde anlatılmış. Kitabın dili yalın ve akıcı. Kimlik, yabancılaşma gibi konularda okuma yapmayı seviyorsanız okuyabilirsiniz.
Bizans Süiti
Bizans SüitiRosie Pinhas-Delpuech · Yapı Kredi Yayınları · 20048 okunma
456 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
61 günde okudu
EN HÜZÜNLÜ EYLÜL / OSMAN BALCIGİL
Sayfa : 456 - Tür : Roman Destek Yayınları - Mart 2024 de okudum Tavsiye puanım 8 / 10 #ençokokunankitaplar da 2075. Sırada KONU : En Hüzünlü Eylül” tek parti yönetiminden çok partili hayata geçiş tarihi olan 1950 yılı ile bu devrin son bulduğu 1960 yılları arasında geçen, hem o dönemin siyasi olaylarını hem de talihsiz bir aşkı hikayesini konulan bir roman. Sonu da 1955 yılının 6/7 Eylül olayları ile tamamlanıyor. YORUM Büyükada’da yaşayan ama İstanbul ile de bağlantıları olan, birisi Rum diğeri Türk olan iki komşu Suzan ve Yorgo 'yu tanıyarak başlıyoruz kitaba. Aynı zamanda çok yakın aile dostu olan bu Rum ve Türk ailenin ırkçılıktan uzak yaşam hikâyeleri Osman Balcıgil tarafından çok yalın, akıcı ve ustalıkla kaleme alınmış. Fakat ne yazık dünya ve hayat sadece bu aşktan ibaret değil. 1955 yılı 6/7 Eylül Kıbrıs olayları bu aşkı bambaşka bir noktaya götürüyor. Hem bu olayların siyasi tarafı hem de insanların yaşamlarına etkileri yazar tarafından ustalıkla yansıtılmış. Her duyguyu derinden yaşıyorsunuz. Tavsiye ediyorum. Okuyanlar veya dinleyenler varsa yorumlarını merak ediyorum Herkese keyifli okumalar...
Osman Balcıgil
Osman Balcıgil
En Hüzünlü Eylül
En Hüzünlü Eylül
En Hüzünlü Eylül
En Hüzünlü EylülOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 20202,182 okunma
424 syf.
10/10 puan verdi
...."Eninde sonunda tek bir hikayemiz vardır., acı da olsa, kederli de olsa, trajikomik de olsa bizim hikayemizdir o..!!!" ERGUVAN KAPISI // OYA BAYDAR #cevdetkudretromanödülü (2004) ● Eski bir elyazması metinde, karşısına çıkan dizelerin peşine takılan tarih profesörü ve Bizantolog Teo, doğduğu ve çocukluğunun geçtiği İstanbul'a gelir. Teo' nün yolu çok farklı kişilerle kesişecek. Ülkü devrimcilik günlerinde çok bâdireler atlatmış, Derin, fâili meçhul bir cinayete kurban giden bir diplomatın kızı, burjuva yaşamının anlamsızlığını Kerem Ali ile tanıştiktan sonra sorgularken, örgütte üst göreve gelme uğruna yanlışlar yapan bir genç Kerem Ali. Dört farklı anlatıcının ağzından kendi hikayelerini öğreniyoruz. ● Romanda bir cinayetin izi, 6-7 Eylül olayları, 11 Eylül saldırıları, "Hayata dönüş operasyonu " (2000) ekonomik kriz (2001) gibi yakın tarihle ilgili anekdotlarla #neokudumben dediğim bir #kitap oldu, 500 küsur sayfa ama gözünüz korkmasın. ●Erguvan kapısı, kimlik arayışı öteki olma ve inancın korkunç gücü üzerine, klasik tanımını sonuna kadar hak eden bir #istanbul romanı. ♧Bir an, bir söz, bir bakış, bir hareket ya da bir gecikme bazen tarihimizi, tarihimizi nasıl da değiştiriverir. ♡Yanlış adreste değil, yanlış zamandayız. ☆ Yaşama, insana, geleceğe dair inancı yitirmek. ♤ Gerçek baktığın yöne göre değişir. Çok beylik bir söz ama, bu beylik sözler çoğunlukla doğrudur. ● Herkes bir şey arıyor, aslında herkes kendini arıyor.
Erguvan Kapısı
Erguvan KapısıOya Baydar · Can Yayınları · 2004520 okunma
408 syf.
8/10 puan verdi
·
23 günde okudu
sabun köpüğü gibi bir kitap. bir çırpıda bitiyor. karakterlerin isimleri (burç, gülriz, kartal, kenan) ve yaşam tarzları fazla beyaz türk geldiği için onlarla bütünleşmek benim gibi sıradan kişileri sıkıyor. sahiplenemiyorsun çünkü o karakteri. tüm kitap boyunca "ee ne yapmış şimdi bu" diye okuyorsun. hoop atlıyor paris'e, hooop geliyor beyoğlu'ndaki bir lüks restorana. işleri güçleri tıkır tıkır yolunda gidiyor herkesin. hoop aradığı herkese her şeye her türlü bilgiye hemen ulaşıyor filan. araya da nihat gibi katalizör silik bir karakter koyarak okuyucuya yakın hissettirmeye çalışsa da olmamış kitap. karakterlerin altında boşluklar var ve üzgünüm ama türk romancılar tıpkı türk dizilerindeki gibi çok beceremiyorlar bu altını doldurma işini. kitabın tek faydası beyoğlu'ndaki her gün önünden geçip adını dahil bilmediğimiz mekanlar, binalar hakkında farkındalık yaratması ve o yakın tarihin kara lekesi olan 6-7 eylül olayları'nı yeniden hatırlatması.
Beyoğlu Rapsodisi
Beyoğlu RapsodisiAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201627,1bin okunma
Geri122
340 öğeden 331 ile 340 arasındakiler gösteriliyor.