Fadile Yıldız

Her hazanda birbiri üzerine dökülen ağaç yaprakları gibi insanlar da birbiri ardına toprağa yatarak yok oluyor. Bu değişmez, umumi bir kanun… Niçin endişe etmeli? Şu dünyada eriyen başka ne var ? Hayat yalan…ölüm hakikat …
Sayfa 150Kitabı okudu
Reklam
İnsanlar neden şimdiye kadar bu büyük hakikati idrak etmeyerek varlıklarını sürdürmeyi birbirlerine karşı düşmanlıkta, savaşmakta, kan dökmekte görmek gibi yanlış bir yola gitmişler? Medeniyetin, yetkinleşme fikrinin gayesi birbirini öldürmeye uğraşmak mıdır? Yoksa umumi kardeşliğin kurulmasına çare aramak mıdır? Neden insan öldürmek tekniğinde en usta olan, savaş aletleri en mükemmel bulunan milletler en medeni, en gelişmiş sayıyorlar?
Sayfa 83 - İş bankası yayıneviKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Dans eden bir yıldız doğurabilmesi için insanın, içinde kaos olmalıdır.
Sayfa 239 - Sola unitasKitabı okudu
Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı hem aptallık, hem inanç devriydi hem de kuşku, aydınlık mevsimiydi, karanlık mevsimiydi, hem umut baharı hem de umutsuzluk kışıydı, hem her şeyimiz vardı hem de hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya doğruca cennete gidicektik ya da tam öteki yana.
Reklam
Kendini bir şeye adamışsan o şey hayatının anlamı olur, ona emek verirsin. Yolun bir yerinde emeğine değen bir şey olmadığını gördüğünde yürümeye olan şevkin kırılır. İnsanın iddiasından vurulması gibi adandığı şey yüzünden ruhunun alabora olması da an meselesi.
Bir insanda hayranlık duyduğumuz özellikler iyi niyet, cömertlik, dürüstlük, hoşgörü ve duyarlılık gibi şeyler bizim sistemimizde başarısızlığa eşlik eden özellikler. Sertlik, açgözlülük, hırs, acımasızlık, bencillik ve kendini beğenmişlik gibi istenmeyen özelliklerse insanı başarıya götüren araçlar. “ Bizler iyiliğe hayranlık duyuyoruz ama kötülüğün meyvelerini seviyoruz.”
Sayfa 149Kitabı okudu
…Başarılı dediğimiz adamların hepsi mideleri, ruhları bozulmuş hastalıklı insanlar…
Sayfa 148Kitabı okudu
Herhangi bir yaşam, istediği kadar uzun ya da karmaşık olsun, ‘tek bir an’ dan oluşur aslında. Kişinin kim olduğunu keşfettiği andan.
Öyle bir dünya ki birçok insanın karmaşık ve mutsuz olduğu bir şeyi temsil ediyordu.
Reklam
Sürekli dışarıya bakarsak, hedefe ulaştığımızı farketmeyebiliriz.
Hayatımın en mutlu ânıymış, bilmiyordum. Bilseydim, bu mutluluğu koruyabilir, her şey de bambaşka gelişebilir miydi? Evet, bunun hayatımın en mutlu ânı olduğunu anlayabilseydim, asla kaçırmazdım o mutluluğu.
İnsan bazen yalnızlığını başkasıyla gezdirir, bazen de başkasında gezer yalnızlığıyla. Hem insan yaşarken sudan, severken yalnızlıktan başka nedir?
Çok fazla öğüt, azarlamak, kınamak sahildeki çakıl taşları gibi keskinliğini yitirmelerine neden olur
Bazen en çılgın, en imkansız görünen fikir kafanızda öyle kuvvetli bir yer edinir ki, öyle veya böyle gerçekleşeceğini zannedersiniz… Dahası bu düşünce şiddetli, güçlü bir arzuya eşlik ediyorsa, bazen onu kaçınılmaz, önceden belirlenmiş, kadere yazılmış, var olmaması, gerçekleşmemesi imkansız bir şey gibi kabul edersiniz! Belki burada başka bir şeyler, önsezilerin bir birleşimi, olağandışı bir irade, “ kendi hayal gücüyle kendini zehirleme “ veya buna benzer bir şeyler sö konusudur… tam bilemiyorum, ama o akşam bir mucize yaşadım.
Sayfa 136 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
87 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.