Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hayatişte

Reklam
"insanları genel anlamda seviyorum ama kimseye tahammülüm yok."
''kolay bir saadet mi yoksa insanı yükselten bir ızdırap mı daha iyi''

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sevgili sürekli başındaydı. Şib’in taş döşekleri üstünde, ateşler içinde yanan Hatice'sinin eli elindeydi. Gönül gülüne kıyamıyordu: “Benden dolayı ey Hatice!” benden dolayı sıkıntılı bir hayat yaşadın. Sana kametine göre bir hayat yaşatamadım.” Güçlükle cevap verdi: “Kureyş’in hiçbir kadını benim kadar mutlu olmadı. Son peygamberin eşi olmak benim için bahtiyarlıktı. Kalbim çok huzurlu...”
Aşka adanmış bir ömür...
"Sevgi nasıl rızık olurdu?! Bu işin gerçeğine dikkat çekerek şefkatle yaşanan bir aşkın : ruhun her ihtiyacını karşılayacak kadar güçlü olduğunu dile getirecekti. Ekmek gibi, su gibi, hava gibi azizdi sevgi. Sevgiyle rızıklanmak demek sevgiyle yaşamak demekti. Gönlün ne isteği varsa Hatice 'de görmüş olmak demekti. En zor zamanlarında ondan güç almış olmak demekti... "
Reklam
"Oku! demişti.Okuyacaktı tevhidi.Okuyacaktı alemi.Okuyacaktı varlığı.Okuyacaktı kudreti.Aleme duyuracaktı.Tüm zamanların kutlu seyyahı,Mekke'nin zifiri karanlık gecelerini gün eylemeliydi.Ona hâk ile batılı birbirinden ayıran Furkan -ı Hakim indirilmişti..."
‘’ Bazen bütün insanları boyunlarına sarılıp öpecek kadar seviyorum bazen de hiçbirinin yüzünü görmek istemiyorum. ‘’
‘’ Aşık olmaktan, hakikaten ve deli gibi sevmekten korkuyordu. ‘’
‘’ Unuttum diyemem fakat üzerimde bir tesiri kalmamış. ‘’
Şunu öğrendim ki balıkların çoğu yaşlanınca ömürlerini boşuna geçirdiklerini söyleyip yakınırlar. Sürekli sızlanıp herkesten şikayet ederler. Ben bilmek istiyorum, hayat gerçekten bir avuç yerde durmadan dönüp durmak, sonra da yaşlanıp ölüp gitmek mi yoksa bu dünyada başka türlü yaşamak da mümkün mü?
Reklam
O gün büsbütün güzeldi. Hiç yaşamamış şeyler gibi güzeldi. Hayatın eşiğinde,düşüncenin eşiğinde son bir defa gördüğümüz şeyler gibi güzeldi...
"İnsan her şeye alışır diyorlar ya, öyle değil aslında. Başka çaren olmadığı için katlanıyorsun ama alışamıyorsun."
"Aslında söylenecek çok şey vardı ve sessizlik de insanı huzursuz ediyordu. Elizabeth konuşmak için yanıp tutuşuyordu ama söylemek istediği her şey yasaklı gibiydi."
‘’ Etrafınıza şöyle bir göz gezdiriniz! Gerçek hayat denilen şeyin ne olduğunu, nerede olduğunu bilmiyoruz bile! Kitaplarımızı, hayallerimizi elimizden alsalar öylece ortada kalakalacağız. ‘’
‘’ Palto giymeye üşenirken bu koca dünyayı sırtımda nasıl taşırım ben? İçinde bulunduğum durumu kimseye anlatamam. Sen de anlamazsın. Ben bile anlamıyorum ki başkasına nasıl anlatırım? ‘’
73 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.