Yakup Kadri Karaosmanoğlu - Yaban
Çanakkale savaşında bir kolunu kaybeden malül gazi subay Ahmet Celal'in savaş sonrasında İstanbul'daki malını mülkünü satıp, emir eri Mehmet Ali'nin Eskişehir'deki köyüne yerleşmesi ve Kurtuluş savaşının gölgesinde bu ücra köyde yaşadıklarını anlatıyor kitap.
Yakup Kadri savaş sırasında yaşanan zulmü gözleriyle görebilmek için yaptığı Anadolu Mezalimi Tahkik Komisyonu çalışmalarında Anadolu köylülerinden bizzat dinlediği hikayeler ile kitabı yazmaya karar vermiş.
Yanıbaşında cereyan eden savaşa duyarsız, ilgisiz, sadece boğazına girecek bir lokma ekmeğin derdine düşmüş, aç bırakılmış, açıkta bırakılmış, cahil bırakılmış bir halkın gözünden kurtuluş savaşını anlatıyor kitap.Yakup Kadri bu hikayeyi anlatırken Don Quijote'tan İlyada'ya, Dostoyevski'den Schopenhauer'a kadar hem kendisini hem dünyayı etkileyen kitaplardan da alıntılar yaparak güçlü bir anlatım sergiliyor.
Kitaptan kısa bir alıntı;
"Yazıklar olsun, seni sevmesini bilmeyene; ey, gamlı ülke!.. Seni sevip, senin sessiz dramın içinde gömülüp gitmekten korku çekenlere!.. Taşın, toprağın ne bitmez bir sabır ve mukavemet hazinesidir! İnsan senin göğsünde ya destani bir kahramanlığa erer ya da en ilahi mizaçlı velilerin feragat ve mahviyet derecesine varır."
