Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hakan

Hakan
@adacan76
HUKUK
Lisans
IĞDIR
399 okur puanı
Temmuz 2021 tarihinde katıldı
167 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Nurdan Gürbilek okurken Barış Bıçakçı’nın eserlerine ilişkin değerlendirmelerle karşılaşmıştım. Kütüphanemde duran “Bizim Büyük Çaresizliğimiz” yazarla tanışma kitabım oldu. Doğrusu benim için çok da doyurucu bir okuma olmadı. Konu çok bilindik geldi. Aynı zamanda anlatım derinliği açısından da içerik zayıf göründü. Bir trafik kazası sonucu anne ve babasını kaybeden Fikret üvey kardeşi Nihal’i arkadaşları olan Ender ve Çetin’in yanına bırakarak Amerika’ya döner. Ender ve Çetin çocukluk arkadaşıdır. Yedikleri, içtikleri ayrı gitmeyen,zamanlarının büyük çoğunluğunu beraber geçiren iki yakın dost. Ender ve Çetin zamanla aynı evde kaldıkları Nihal’e aşık olurlar. Bu aşklarını Nihal’e anlatmaz, birbirlerine de itiraf edemezler. Bu ruh hali her iki yakın arkadaşı bazen tuhaf davranışlara sürükler. Nihal’in üzerine titrer,onu korur kollarlar. Nihal ise Bora’ya aşıktır. Sonunda Ender ve Çetin bu durumu öğrenir , kendilerini avutmaya çalışırlar. Roman sinemaya uyarlanmıştır aynı zamanda.Aşk, dostluk romanın ana temalarını oluşturuyor. Mevcut okumamı saymayarak yazarla gerçek tanışmamı başka bir eserine öteliyorum şimdilik.
Bizim Büyük Çaresizliğimiz
Bizim Büyük ÇaresizliğimizBarış Bıçakçı · İletişim Yayınevi · 20208,1bin okunma
Reklam
208 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Kaçmak, kovulmak, dönmek üzerine denemelerden oluşuyor ikinci hayat.Kapağıyla sizi meraklandıran,içine çeken bir kitap. Önce kitabın kapağına vuruldum desem yeridir. Denemeler belli başlıklar altında toplanıyor. Toplam 10 başlık mevcut. Her başlığın içinde çeşitli yazarlar, şairler,filmler,vs. Konuyla ilgili yönüyle irdeleniyor. Başlarken bir
İkinci Hayat
İkinci HayatNurdan Gürbilek · Metis Yayıncılık · 2020319 okunma
47 syf.
·
Puan vermedi
·
30 saatte okudu
Tezer Özlü zihni ve ruhu dağınık yazarlarımızdandı.Bu zihinsel ve ruhsal dağınıklığının yansımalarını kısa ömrüne sığdırdığı eserlerinde görmek mümkün “Zaman Dışı Yaşam” Tezer Özlü’nün daha önce yazılan eserlerinin karması bir senaryo. Burada da zihinsel ve ruhsal dağınıklığın izlerini görüyoruz. iç ses-dış sesler anlatıcı rollerine bürünüyor yer yer.Kentler arası, mekanlar arası, zamanlar arası geçişler içinde ilerliyor okuyucu. Her adımda tutunamama hissi sıkça karşımıza çıkıyor Tezer Özlü’nün Pavese tutkusunu okuyucu bilir mutlaka. Bu eserde de değişmeyen tek şey yazarın C. Pavese’ye olan ilgisi, sevgisidir. Kitapta Pavese de dış seslerden biri olarak konuşmalara yer yer dahil olur. Diş ağrısı ve Aşk ağrısı çeken, bavulunu gittiği şehirlerde peşinden sürükleyen, gittiği her yerde Cemal Süreya’nın “Biliyorsun ben neredeysem, Yalnızlığın başkenti orası.” dizelerinin hakkını veren bir kadının yolculuğu.
Zaman Dışı Yaşam
Zaman Dışı YaşamTezer Özlü · Yapı Kredi Yayınları · 20182,680 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
706 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Bir kısım köşe yazısında,bazı röportajlarda adına denk gelmiştim.Kimisi anlatılanları yanlı ve abartılı kimisi de anlatılanların gerçeği yansıttığını ifade ediyordu. Örneğin Murat Bardakçı bir programda İstanbul’un işgal yıllarına ilişkin kitapta yazılanların doğru olduğunu söylüyordu.Kitap bir dönem dizi olarak televizyonda boy göstermişti.
Üç İstanbul
Üç İstanbulMithat Cemal Kuntay · Oğlak Yayıncılık · 20172,430 okunma
1808 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
33 günde okudu
Bu güne kadar yazılan en iyi 10 roman arasında sayılan,yazılması 5 yıldan fazla süren, yazım öncesi alt yapısı için bir kütüphaneyi dolduracak kadar kitap okunan Tolstoy’un muazzam eseri SAVAŞ VE BARIŞ. Kitabın künyesi bu kadar kabarık ve parlak olunca haliyle yorumlanması da zorlaşıyor. Tolstoy’un eserlerini okuma isteyi duyan birine naçizane
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201921,1bin okunma
Reklam
368 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Bülent Ecevit: Şair, Yazar,Siyasetçi. Elimizdeki kitap kendisinin arkadaşı olan Tunç Yalman‘a yazmış olduğu mektuplardan oluşuyor. Bu mektuplar 1944 ile 1946 yılları arasında yazılmış. Hukuk fakültesine kayıt yaptıran ancak devam etmek istemeyen, bir taraftan geçim derdinde olan bir Bülent Ecevit var karşımızda. Mektuplardan anladığımız başlangıçta Bülent Ecevit’in en büyük hayali imkanı olduğunda bir çiftlik kurmak, burada yakın dostlarıyla birlikte kalıp toprakla uğraşmak,kitaplar okumak,şiirler yazmaktır. Ama hayat bu hayalin gerçekleşmesine müsade etmez. O Türk siyasi hayatının Karaoğlan’ı olarak hafızalarda yer edinecektir. Bülen Ecevit’in hayatında bir de Rahşan vardır. Onunla doludur ve onu çok sevmektedir. Ekonomik imkanlar bu konuda da onları zorlar. Nişanlanma süreci ve sonrasına ilişkin ilginç anlatılar var mektuplarda. Bülent Ecevit nişanlılık sürecinde ancak 15 günde bir Rahşan’ın ailesinin evine gidebilir. Rahşan’la dışarıda yalnız dolaşmaları mümkün değildir. Mektuplarda dikkat çekici bir diğer yön Bülent Ecevit’in ailesine yönelik serzenişleridir. Kendisini anlamadıklarından yakınır. Ve hep eleştiriye uğradığından. Mektupların en güzel tarafı bir insanı tüm yönleriyle görme ve tanıma imkanı sunmalarıdır. Noktayı bir şiirle koyalım. ağacım ben dalları derinde yaprağım ben paramparça suyla ışığın ellerinde ben yüzen bir kuş uçan gölgeyim suda gökte bir ışık göğüm ben toprak yatağında suyla karışık eğil bana bak bana senim ben sana aşık (Bülent Ecevit/ Dere)
Hayat Dalgalar Gibi Üstümüzden Geçecek
Hayat Dalgalar Gibi Üstümüzden GeçecekBülent Ecevit · Timaş Tarih Yayınları · 20238 okunma
664 syf.
·
Puan vermedi
·
35 günde okudu
Daha önce Yuval Noah Harari’den Homo Deus,Sapıens, 21.yüzyıl için 21 Ders kitaplarını okumuştum. İnsanın dünü,bu günü ve yarınına ilişkin kapsamlı bir üçlemeydi. Avcı toplayıcıdan modern insana meşakkatli bir yol hikayesine ışık tutuyordu yazar. Kıtlıkların,savaşların,salgınların tarihi. Yapay zekanın,algoritmaların,nano teknolojinin önlenemez yükselişini ve bilişsel devrimin her yerden hissedilen ayak seslerini duyuruyordu yazar bize. Modern çağın insanı kendisine,evrene yabancılaştırması ve bunun yarattığı yada yaratacağı varoluşsal boşluklar konusunda hayli soru birikiyordu zihninizde. Tüfek, mikrop ve çelik insanın varoluşsal yolculuğunu benzer bir pencereden gösteriyor okuyucuya. Bu sefer esas soruyu yerli Yali soruyor. Ve bu sorunun cevabını bulma arayışı kitabın temel amacına dönüşüyor. Bu günkü bitkilerin ataları ilk nerede evcilleştirilmeye başlandı? İnsanlık hayvanları ilk nerede evcilleştirmeye başladı? Bu süreçler dünyanın her yerinde aynı hız ve oranda mı yaşandı? Bereketli hilal denilen bölge insanlığın kaderinde neden başat rol oynadı? İlk evcil hayvanlar, tarımsal ürünler neden bu bölgede ortaya çıktı? Yazının ortaya çıkış serüveni ve yazı neden yine bereketli hilal de boy gösterip gelişti? Mikropların kaynağı neydi? Mikroplar sömürgecilikte nasıl rol oynadı? Daha bir sürü insanı düşündüren, merak uyandıran soru? Okuması biraz zaman aldı benim için. Ama keyifli bir yolculuk oldu.
Tüfek, Mikrop ve Çelik
Tüfek, Mikrop ve ÇelikJared Diamond · Pegasus Yayınları · 20187,7bin okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Sesinde Ne Var Biliyormusun?
Şehir merkezinde bulunan eski bir hapishanenin 73 numaralı hücresinde iki kez müebbete mahkum edilen Xavier isimli bir mahkum yatmaktadır.Hapishane kapatıldıktan sonra bu hücrede ayrı ayrı bölümlere konulmuş üç tomar mektup bulunur. Bu mektupları kim olduğunu gerçekte bilmediğimiz Eczanede çalışan A’ida Xavier’e göndermiştir. Mektuplara sadece
A'dan X'e
A'dan X'eJohn Berger · Metis Yayıncılık · 2008513 okunma
156 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Adolphe ilginç bir karakter. İkircikli bir ruh hali var. Anadolu söylemiyle gelgitli biri. Kalabalıklardan hoşlanmıyor, yalnız kaldığında ise kendisini mutsuz hissediyor. Daha önce doğru dürüst bir ilişki yaşamamış. Babasının eli onu kolluyor. Kendisinden beklentiler yüksek. Ellenore zengin ve evli kontun metresi. Yıllardır konta sadakatle
Adolphe
AdolpheBenjamin Constant · İletişim Yayıncılık · 2017329 okunma
88 syf.
·
Puan vermedi
·
12 saatte okudu
DÜNYADA HER ŞEY BİR KİTABIN İÇİNE GİRMEK İÇİN VARDIR(MALLARME)
Orhan Pamuk edebiyatımızda tartışılan isimlerden biri olmuştur. Kimine göre o Nobel Edebiyat Ödülünü gerçekte hak etmeyen, toplum değerlerine dudak büken, üstenci bir yazardır. Kimi ise onu Nobeli sonuna kadar hak etmiş büyük bir yazar, romancı olarak görür. Yazara hem övgü noktasında hem de eleştiri noktasında kültürümüzün izleri vardır
Babamın Bavulu
Babamın BavuluOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20192,612 okunma
Reklam
72 syf.
·
Puan vermedi
·
26 saatte okudu
Daha önce “ İNSAN BİR EKSİK SÖZDÜR” kitabını okurken bir veda havası sezmiştim. Şimdi yeni bir kitapla çıktı karşımıza Şükrü ERBAŞ. Şükrü ERBAŞ insanın içine işleyen dizelerin şairi. “YALNIZCA ÇOCUKLAR UZAKLARA BAKAR.” Çocukların gözünden dünyaya bakıyor. Çocukluğu, okul yıllarını ,yol gözleyen anneleri bazen de yokluğu,yoksulluğu görüyoruz. Şair kitaba eski bir şiirle başlıyor. Ömür hanım dediği,şah dizesi kabul ettiği,daha önce uğruna koca bir şiir kitabı yazdığı,kaybettiği Hatice’sine sesleniyor. Çocukların gözüyle büyüklerde bir bakış var. Rüyası bitmiş, sıradana teslim olmuş,bakışları yerde büyükler. Çocukları anlamaktan korkan,yargılamanın kolaycılığına kaçan büyükler. Sıcak,samimi bir anlatı. Kitap şairle yapılmış bir röportajla son buluyor. Ben de kitaptan bir şiir alıntısıyla son vereyim söyleyeceklerime. İyi ki şiirler var diyerek. Yazıp duruyorsun ya dünyada ölüm var diye Ben de sana senin sözlerinle söyleyeyim Dünyada ölüm var ama sevgi yoksa Ölüm de olmayacak biliyor musun Sonsuz bir çürüme düşecek hepimizin payına.(Şükrü ERBAŞ/İnsan Acısını Sevince)
Yalnızca Çocuklar Uzaklara Bakar
Yalnızca Çocuklar Uzaklara BakarŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayın Evi · 2023293 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Kısa bir süre önce John BERGER okurken denk gelmiştim Andrey PLATONOV ismine. Yazara göre kimse bu güne kadar acıyı,yoksulluğu ,sefaleti,savaşın insan üzerindeki derin izlerini PLATONOV kadar sarsıcı bir şekilde dile getirmiş değildir. Aynı kitabında BERGER PLATONOV’un dönüş isimli eserinde yer alan hikayelerden bazı bölümlere de değinir. DÖNÜŞ
Dönüş
DönüşAndrey Platonov · Metis Yayınları · 2009354 okunma
190 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Habertürk gazetesinde Muhsin KIZILKAYA tarafından kaleme alınan”Bir aşk, iki intihar,üç ölüm!” Yazısını okurken tanıştım Emile Ajar’la (Romian Gray). Onca yoksulluk varken yazarın en ses getiren eseriydi. Okuyup bitirdikten sonra bir şeyler yazmak için biraz bekledim. Kitap bende biraz karmaşık hisler bıraktı. Zaman zaman momo’nun hikayesi Şeker
Onca Yoksulluk Varken
Onca Yoksulluk VarkenRomain Gary (Emile Ajar) · Sel Yayıncılık · 20223,329 okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Nurdan Gürbilek kitaplarını keyifle okuduğum bir yazar. “Sessizin Payı”yazarın çeşitli yazarları farklı yönleriyle irdelediği ve bu irdelemelerden günümüze ilişkin de çıkarımlarda bulunduğu metinlerden oluşuyor. Önce “Adalet” kavramıyla başlıyor yazar. Bu bölümde karşınıza Dostoyevski çıkıyor haliyle. Suç ve Cezanın kahramanı olan Raskolnikov’u sahne alır. Daha sonra Dostoyevski’nin diğer kahramanları. Karşılaştırma,tartışma 12 Eylül darbesine, Kenan Evren’e kadar uzar. Sonrasında Tolstoy’un vicdanıyla devam eder. Tolstoy’un kahramanları sökün eder bir bir. Anna Karaninna’nın Anna’sı, Levin’i, Savaş ve Barışın meşhur Bezuhov’u ve diğerleri. Tolstoy’un huzursuz ruhuna ve bunun yaşamına yansımasına ilişkin ilginç bilgiler öğreniyoruz. Malikane sahibi,Kont,konaklarda yaşayan,Sosyetenin arananı Tolstoy ‘dan her şeyi geride bırakıp evi terk eden ve bir tren istasyonunda hayata veda eden Tolstoy’a. Sırada Orhan Kemal ve Kemalettin Tuğcu gelir. Onların kahramanlarını tanıma fırsatı bulursunuz. Bu kahramanların toplumsal düzlemdeki karşılıkları ve temsiliyetleri noktasında keyifli değerlendirmeler sizi bekler. Sonrası son duraktır. Büyük ve bitmeyen yarılmayı anlatan Peyami Safa ve tabi ki Fatih- Harbiye’si. Kadim bir tartışmaya dönüşen doğu batı meselesi Fatih- Harbiye üzerinden anlatılır. Burada çoğu eserin söyleyecekleri vardır. Aşk-ı Memnu, Madame Bovary,Tutunamayanlar…gibi. Belki de “Yazarlar konuşamayanlar için de konuştuklarına inanmak ister.”(sayfa 113)
Sessizin Payı
Sessizin PayıNurdan Gürbilek · Metis Yayıncılık · 2015335 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
John Olev Fosse Norveç edebiyatının 2023 Nobel ödüllü yazarı. “Üçleme”yazarın üç bölümden oluşan,doğu efsanesi tadında yer yer masalsı bir anlatım içinde ilerleyen dilbilgisi kurallarına çok ta takılmadan Asle ile Alida’nın aşkını, hayat yolculuklarını anlatan eseri. Asle’nin babası Sigvald denizde kaybolur Sigvald babası gibi ünlü bir kemancıdır. Asle kemanı babasından miras alır.Keman ve müzik hikayenin sonuna kadar eşlik eder okuyucuya. Asle ile Alida bu keman sayesinde tanışır. Asle ile Alida’nın birlikteliğinden Alida hamile kalmıştır. Ama ortada bir sorun vardır. Alida’nın yaşı küçüktür ve yaşadıkları yerde kimse onları istemez. Buna Asle’nin annesi Herdis ana da dahildir. Asle ile Alida’nın sığınacak bir yere ihtiyaçları vardır. Bunun için bir yolculuğa çakarlar. Tüm kapılar yüzlerine kapandıkça Asle cinayetler işlemeye başlar bu yolculuk boyunca. Bitmeyen bir kış vardır ve dinmeyen yağmurlar. Hayalle gerçek yer yer karışır birbirine. Zamanın akışı kesintiye uğrar. Geçmiş,şu an ve gelecek iç içe geçer. Asle çaresizdir. İnsanlar zalim. İşlenen cinayetler sebebiyle Asle asılmayı hak etmiş midir? Gerçek suçlu kimdir? Yazar Dostoyevski’nin Suç ve Cezada Raskolnikov üzerinden yaptığı adalet tartışmasını Asle üzerinden yapar. Yazara 2023 yılı Nobel Edebiyat ödülünün verilme gerekçesi şöyle açıklanmış "Norveç geçmişini sanatsal teknikle birleştirerek, insanın kaygılarını ve ikilemlerini yansıttığını ve söylenemez olana ses veren yenilikçi oyunları ve düzyazıları nedeniyle verildi" Yazarın bu eserinde de bu gerekçelerin yansımalarını görmek mümkün.
Üçleme
ÜçlemeJon Fosse · Monokl Yayınları · 2021146 okunma
81 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.