Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Her hazanda birbiri üzerine dökülen ağaç yaprakları gibi insanlar da birbiri ardına toprağa yatarak yok oluyor. Bu değişmez,umumi bir kanun.. Niçin endişe etmeli? Şu dünyada erilen başka ne var?
280 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Küçük Ağaç olarak bilinen Tsali'nin hikâyesi, geleneksel Çeroki yaşam tarzı ile baskıcı beyaz uygarlık arasındaki çarpışmayı ve bu çarpışmanın bir çocuğun ruhunda yarattığı karmaşayı dokunaklı bir dille aktarıyor. Roman boyunca doğanın güzelliği ve Çeroki kültürünün zenginliği vurgulanırken beyaz adamın sömürücü ve yıkıcı tavrı da eleştiriliyor. Kitap, tarihi bir roman olmanın ötesinde kültürel kimlik, aile, doğayla bağlantı, özgürlük ve eğitim gibi evrensel temalara da değiniyor. Eğitimle ilgili olarak kitap, geleneksel ve modern eğitim yaklaşımları arasındaki farkları, doğal öğrenmenin önemini, bireysel farklılıklara saygıyı, eleştirel düşünmeyi ve yaşam boyu öğrenmeyi anlatan değerli bir eser, günümüz eğitim felsefeleri ve uygulamaları için de ilham verici bir kaynak niteliğindedir. Kitabın başarılı yönleri: Çeroki kültürünün canlı ve etkileyici tasviri, kültürel kimlik ve aidiyet duygusu üzerine derin düşünceler, doğanın güzelliği ve öneminin vurgulanması, beyaz adamın sömürücü ve yıkıcı tavrına yönelik eleştiri, samimi ve duygusal anlatım, eğitimle ilgili ilham verici vurgular Kitabın eksik yönleri: Bazı bölümlerin biraz dağınık ve kopuk olması, bazı karakterlerin yeterince derinleştirilmemesi, romanın sonunun ani ve yeterince tatmin edici olmaması Okumak iptiladır, müptelalara selam olsun!
Küçük Ağaç'ın Eğitimi
Küçük Ağaç'ın EğitimiForrest Carter · Say Yayınları · 20218,1bin okunma
Reklam
Ulu Allah buyurur ki; ''Ya Musa! Namaz senin kılavuzundur, oruç sana kalkandır, verdiğin sadaka üzerine gölge olacaktır. secdedeki tespih senin için cennette ağaç olacaktır. Kitabımı okuman sana köşk ve huri sağlayacaktır, benim adımı anman da senin ışığın olacaktır. Sırf benim için hangi ameli işledin? Bunun üzerine Hz. Musa; ''Ya Rabbi! Sırf senin için olacak bir amel bana bildir ki, onu işleyeyim'' der. Ulu Allah Hz. Musa'ya; ''Ey Musa! Benim için bir dost edindin mi, yine benim adıma hiç kimseyi düşman bildin mi?'' diye buyurur.
Bağdat'a Rum diyarından bir Dehrî gelip insanların inançlarını sarsmak için ilim adamları ile münazaralara girişiyormuş. Bütün Bağdat âlimleri bu Dehri karşısında aciz kalıp sorularına cevap veremediler. Yalnız görüşmediği âlim İmam Hammad kalmıştı. İmam Hammad ise, ben de gidip münazarada cevap veremeyip aciz kalırsam cahiller arasında İslâm
Çağrı yayınlarıKitabı okuyor
Ve son söz..."Hayat yalan... Ölüm hakikat..."
Her hazanda birbiri üzerine dökülen Ağaç yaprakları gibi insanlar da birbiri ardına toprağa yatarak yok oluyorlar. Bu değişmez, umumi bir kanun... Niçin endişe etmeli? Şu dünyada erilen başka ne var? Hayat yalan... Ölüm hakikat....
Sayfa 150
Hayal
Kalın gövdeli, uzun ve yaşlı ağaçların koyu ve serin gölgeliğine kurulmuş bir hamağa uzansam, yanı başımda, dışı buğulanmış, ağzına beyaz dantel bir örtü örtülmüş bir sürahide, içine limon kabuklan rendelenmiş limonata olsa, ağaçların bittiği yerde, iri taneleri güneş ışıklarıyla bal rengine dönmüş üzüm salkımları taşıyan bir bağ uzansa. Bir guguk
Reklam
Yeryüzünün onlar için bir mekanı yok mu? Kimi arıyor rüzgar? Kim içiyor derenin aydınlığını? Göletlerin derin sahil düşünde yok mu bir boş yer yansıtmak için eşiği kapıyı? Onlara yalnızca ufak bir yer yeter, ağaç gibi herşeyleri olacak bir yer.
Çin Astrolojisi beş elemente ve bu beş elemente bağlı olan beş olgu üzerine kurulu bir sistemdir. Her olgunun sizin haritanıza göre bir elementi vardir. Olgular; insan, zeka, para-kadin, güç-erkek ve kaynak olarak sıralanır ve bu sıralama değişmez. Elementler ise Agaç, Ateş, Toprak, Metal ve Su olarak her bir olguya kisinin haritasina göre etki eder.
Nehir aniden bir dönemeçten savruldu ve her iki yandaki kıyılar yükseldi, Lörien'in ışıkları gizlendi. Frodo bir daha o zarif ülkeye hiç gelmedi. Yolcular artık yüzlerini önlerindeki yolculuğa çevirmişlerdi; güneş önlerindeydi, gözleri kamaşıyordu çünkü hepsinin gözleri yaşlarla doluydu. Gimli açık açık ağlamaktaydı. "En zarif olana son
TIRNAVA CADILARI
Cadıya, gulyabaniye, hortlağa inananlar dünyanın her tarafında her zaman bulunur. Bulgaristanın Türk idaresinde bulunduğu zamanlarda Tımava kadısı Ahmet Şükrü Efendi hükümet merkezine gönderdiği resmî yazıda neler anlatıyor! Bu mektup Hicrî 19 Rebiül âhır 1249 Milâdî 1833 tarihli olup devletin resmî gazetesi olan Takvim i Vekâyiin 69 uncu
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.