Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ve ölüme gider aheste aheste...
~~ Kitabı alıp o kıtayı yüksek sesle ve ağır aheste okudu: " Bunca şevkle tutunmaktan hayata, Serbest kalmış korkudan, ümitten, Kaçar ve şükrederiz tanrılara; Bu lütuf geldiyse hangisinden. Bir canlı sonsuza dek ömür sürmez Ölü adam hiçbir zaman dirilmez En yorulmuş nehir bile dinlenmez Denize ulaşmadan salimen. " ~~
Sayfa 477Kitabı okudu
222 syf.
10/10 puan verdi
Pastoral Bir Ölümün Gölgesinde Kalan ‘Sıradanın’ Trajedisi
Kendi hayatımızla ilgili sıradan olaylar; farklı dimağlardaki realiteyi algılayış biçimi ve kişisel imgelemlerin benzersiz ritmiyle alışılmadık bir sanat eserine nasıl dönüşebilir? Aheste aheste giden bir at arabasında; etrafa saldığı nahoş kokulardan çürümeye başladığı anlaşılan; cılız bir bedenin peşi sıra yol alan bir süreğen dram.Tepesinde kallavi akbabaların dönüp durduğu,talihsiz bir kafilenin acıklı hikayesi.Bir ölümden yola çıkıp, çeşitli karakterlerin anlatımıyla tamamlanan hikaye; yazarın bilinç akışı tekniğindeki benzersiz retoriği ile renkleniyor, ve bu yorucu anlatım okuyuca edebi bir ziyafet sunuyor. Vefat eden annelerini (kendi vasiyeti üzerine) doğduğu topraklara defnetmek üzere yola çıkaran bir ailenin başından geçen talihsiz olaylar silsilesi, on beş farklı karakterin ağzından naklediliyor.Aynı manzaraya bakan köhne bir binanın farklı pencerelerindeki yansımayı andıran bu anlatım; Amerika’nın Güney eyaletlerindeki yoksul halkın kanıyla yoğrulmuş bir halita, ya da acının yeryüzündeki boğuk izi kadar eski bir ağıt.Bununla birlikte eserde kadın olmanın, birey olmanın, köy ve kent ikileminin, sevginin ve aile kavramlarının da kararlı bir şekilde altını kazıyor Sevgili Faulkner.Bu kadar sade bir üslupla böylesine cerbezeli bir anlatıma haiz olmak Nobel ödülüyle tasdiklenmiş bir yirminci yüzyıl laneti olsa gerek, okuyucunun üzerine yağan.Faulkner’ın cümleleri Zeus’un şimşekleri gibi apansız düşüyor korunaksız zihinlerimizin çatısına.Hepsi birer sessiz infilak!
Döşeğimde Ölürken
Döşeğimde ÖlürkenWilliam Faulkner · İletişim Yayınları · 20231,248 okunma
Reklam
Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste.
Sayfa 199 - Remzi Kitabevi, 28. Basım, Ağustos 2006.Kitabı okudu
Bu nasıl bir armağandır....
Cehennemin ortasında bir melek tanıdım. Sözlerindeki güzellik usul usul akıyordu yüreğime... "Kimsin sen?" dedi. "Cehennemin ortasına düşmüş, gün be gün eriyen bir 'Kar tanesiğim", dedim. "Sen kimsin?"diye sordum. "Sevdiklerim tarafından Cehennem'e sürgün edilmiş bir huriğim", dedi. Cehennemin ortasında bir melek tanıdım ben. Aheste aheste dökülüyordu gözlerinden yaşlar... Sordum; "Bu yaşlar kimin için?" "Kalbim ağrıyor", dedi. "Senin kalbin yorgun", dedim. Hüzünlü hüzünlü gülümsedi melek, bana bakıp: "Kalbim..Benim kalbim yaralı...Sen yaralı kalp nasıl sever, bilir misin?"dedi. "Ben kalbimin varlığını unuttum, bilmem", dedim. Solmuş bir çiçek misali büktü boynunu yaralı melek. Sonra: "Ben kalbimi unutamam ki" dedi. "Neden?" dedim. Fırtınalar kopuyordu içinde... "Benim her gün kalbim ağrıyor. Canımı yaka yaka hatırlatıyor bana kendini. Zalim kalbim, yaşamak ve ölmek arasındakı ince çizgide dolanıp duruyor. 'Yapma' diyorum, söz dinlemiyor. Sızım sızım sızlıyor her gün... Ben, Cehennem'in ortasında kalbi yaralı bir melek tanıdım. Gözlerinden izliyordum ruhunu. Kıraç topraklara benziyordu ruhu, kafesin içindeki kuşu anımsatıyordu Kalbi.. Ve ben o gün anladım. Bir meleğin daha hayallerini öldürüp, dağların başına yıkıp, o tertemiz kalbini yaralamışlardı. BEN CEHENNEMİN ORTASINDA BİR MELEK TANIDIM. @_serhildan kaleminden....
Kitabsever
Kitabsever
'e yani bana ithafen...
92 syf.
·
Puan vermedi
Eksik Bir Şey Nasıl Birikir..
Eksilir misin yazsan:) ‘’ Sırf ileride senin canın sıkılmasın diye , bir şeyler mi yazmak zorunda mıyım’’ Okudum, okuyanlar olmuştur, muhakkak ki okuyacaklar da olacaktır bu cümleyi. Herkesin farklı cevabı vardır kendince. Ben söylemeyeceğim isteyen kitabı okuduktan sonra söyleyebilir efendim herkesin özgürlüğü kendi ruhuna göre. Zaten
Kambur
KamburŞule Gürbüz · İletişim Yayıncılık · 20196,2bin okunma
158 syf.
·
Puan vermedi
Sır Hikâyelerinin Kenti
Yazar; ince damarlarınızla ara sokaklarını, kalın damarlarınızla caddelerini, kalbinizle meydanını olmak üzere Sur Kenti'ni sizin içinizde kuruyor. Bütün sırlar sizin damarlarınızdan geçiyor. Kitabın sayfaları içinizdeki kentin üzerine tutulmuş bir merceğe benziyor. Bazı cümlelerden dürbün yapıyorsunuz kentin ahvalini izliyorsunuz uzaktan. Evet kent içinizde ama yine de uzaktan izliyorsunuz işte. Bazı cümleler kaset ya da plak oluveriyor, yerleştiriyorsunuz gönlünüze kenti dinliyorsunuz. Bazen duvar oluyor cümleler karşısında kalakalıyorsunuz. Çift kanatlı kapı oluyorlar açmadan ilerleyemiyorsunuz. Bazen yol oluyor cümleler, yeri geliyor aheste aheste yürüyorsunuz yeri geliyor ardınıza bakmadan koşuyorsunuz. Nefes nefese kalıyorsunuz hâliyle. Ama mağdur etmiyor yazar sizi. Sayfaların arasına sözcüklerden hamak kurup uzanıyor ve dinleniyorsunuz. Sadece uzun menzilli bir silah yapamıyorsunuz sözcüklerden. Muhyettin'in idam edildiği urgana atış yapıp kurtaramıyorsunuz onu. Kitap bitiyor, kendinizi bir dağ başında bırakılmış hissediyorsunuz. Dağdan inmeyi başarabildiğinizde zar zor adapte olup başlayabiliyorsunuz gündelik hayatınıza. Âdem'e kelimeleri öğreten yaratana şükürler olsun.
Sur Kenti Hikayeleri
Sur Kenti HikayeleriAli Ayçil · Dergah Yayınları · 20181,164 okunma
Reklam
Ey sükûnetin el değmemiş gelini, Ey Sessizliğin ve aheste geçen Zamanın üvey evladı... Ey sessiz suret, ayır bizi düşüncelerden Tıpkı sonsuzluğun yapacağı gibi... -J. Keats
Aksilikleri Aşma (...) Aksilik veya krizle karşı karşıya kaldığınızda yapabilceğiniz birbirinin zittı iki seçenek vardır. 1. "Elinden geleni ardına koyma!" tavrı ile mücadeleye girişme. 2. Başınızı kuma gömüp hepsinin kendiliğinden kaybolmasını umut etme. İlk yaklaşımdaki insanlar, kapasitelerini esnetmeye ve test etmeye zorlayan
Sayfa 136
Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste
Yürüyüşteki yol arkadaşım. Birileri bana huylanarak bakarken, sen bendeki güzellikleri gör dedi. Hayatta da böyle ol, güzellikleri ara bul, dilin ile damağın arasındaki akide şeker gibi her anın tadını çıkar, aheste aheste dedi.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.