Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Selâmun Aleyküm... Mukaddesâtına kıymet veren, hâlâ yeterince özünden koparılıp türlü asimilasyon çeşitleriyle ' Batılılaştırılamamış ' her Müslümanın, sinirlerinin sağlamlığını sınayabileceği bir eser. Ki bizim okumaya sinirlerimiz dayanmıyor ise anlatılanlara mâruz kalıp dimdik durabilene hürmet duymak icâp eder. Ezber bozan bir eser bu etkisi
Bir Nesli Nasıl Mahvettiler
Bir Nesli Nasıl MahvettilerOsman Yüksel Serdengeçti · Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları · 20201,056 okunma
İnsanların, çocukluk yıllarının geçtiği coğrafyaya duydukları duygusal bağ ve aidiyet hissi yerçekimi gibidir. Buket Uzuner
Reklam
Kendi gerçek psişik ailesini arayıp bulmak , kişiye canlılık ve aidiyet hissi getirir.
Sayfa 193Kitabı okudu
İnsanların, çocukluk yıllarının geçtiği coğrafyaya duydukları duygusal bağ ve aidiyet hissi yerçekimi gibidir.
Sayfa 17 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Çocuklara neden hikaye okunmalı?
Ümitsiz bir dünyada hak aramanın yegâne yönteminin şiddet olduğunu düşünerek yetişen bir kuşak karşısındayız. Onları hayata bağlayacak, bir yön ve anlam duygusu verebilecek şey, birlikte yapacağımız konuşmayı zenginleştirmek, onlarla hikâyeleri ve hayalleri paylaşmak olabilir. Çocuklarımıza hikâye anlatmalı, onları hikâyelerle emzirmeliyiz. Anlattığımız hikâyeler onları anonim bir dünyada yurtsuz kalmaktan kurtaracaktır. Onlara bir aidiyet hissi verecek; başları sıkıştığında, uzaklarda üşüdüklerinde, bu hikâyelere iltica edebileceklerdir. Bir hikâyeyi paylaşmak aynı hayallerle ısınmaktır, birlikte düş görme temrinleri yapmaktır.
Timaş YayınlarıKitabı okudu
Geleneksel toplum yapısı insanlara bir aidiyet hissi, bilinme ve tanınma imtiyazı, zor zamanlarda destek dayanışma ve anlam sağlıyordu. Daha durağan ve kararlı eski toplumların yerini, günümüzün hıza ayarlı risk toplumunun alması insanları bir “ karakter aşınması” sorunuyla karşı karşıya bırakıyor. İçsel tatminsizliğimiz günbegün büyüyor ve tüketerek var olmaya çalışıyoruz.
Reklam
Birinci perdeden girmişti aslında bu ilk ve tersine doğru son perdeydi. Yani kapalılık bu perdenin açılmasıyla son bulmuyordu. En son perdeye gelince aydınlanacaktı her yer. Bu ilk perdede iki tane dans hocası vardı. Daha önce görmemiş olmasına rağmen yaşlı olanı dikkatini çekmişti gencin. Gözleri bulunduğu mekan ve zamana ait değildi. Hocaların yanından çıkınca 2.perdedeydi ve bu perdede bir mevlevî hanenin bahçesinde yürüyordu. Genç şaşkınlıkla yolun sonuna doğru devam etti. 3. Ve son perdeye geldiğinde yüksekçe mağara gibi yerde karşısında yabancı olup öylesine tanıdık olan bir insan vardı. Manevi olduğuna inandığı bu zata dikkatle gözlerini dikti. Gençle bu adamın arasında gönülden bir anlaşma vardı sanki. Adam gence yüzüğü uzattı yüzük yeşilce ve büyüktü. İçinde Ya Vedûd yazıyordu. Yüzük bu yola henüz çıkmış olan gencin pusulasıydı. Bu yüzük ona aidiyet hissi vermişti. Genç içindeki kıpırtıyla rüyadan uyandı. O rüyadan uyandığında ruhu yüzüğün peşinden koşuyordu. Biliyordu ki ona ait olan bir şey kayıptı ama yabancı birinde değil. Ona çok yakın birine başkası tarafından emanet verilmişti. Bundan uyandığı rüya kadar emindi. Ve şuan kaybolmuş sevgisinin peşinde diyar diyar dolaşıyor...
Güvenli bağlanma kuvvetli bir aidiyet hissi yaratır ... bir takımın, bir cemaatin, mahallenin, klübün, topluluğun, ulusun ya da bir sosyal hareketin bir parçası olduğumuzu bilerek - ya da kendi çocuklarımıza ya da eşimize sahip olarak - bir aidiyet edinebiliriz.
Sayfa 85
Okul kampüsüne girdiğimde bütün çocukları benim gibi giyinmiş gördüğümde kendimi çok iyi hissetmiştim. Üniforma bana aidiyet hissi vermişti.
656 öğeden 431 ile 440 arasındakiler gösteriliyor.