"Cennet de sende, cehennem de."
Amin Maalouf; tarihi anlatırken kullandığı akıcı dil ile okuyuculara güzel, anlaşılır ve bir o kadar da tarihi bilgiler veren, çok severek okuduğum bir yazar.
Gelelim kitabımıza; yıl 1072‘de Semerkant’ta başlayıp, aynı dönemde yaşadığı tahmin edilen Ömer Hayyam, Hasan Sabbah, Nizamülmülk ve Melik Şah gibi ünlü filozof ve devlet adamların tarihinden 1912 yılına kadar süren İran'ın demokratikleşme sürecine kadar ele alınan bence dört kitap niteliğinde efsaneyi okudum...
Ömer Hayyam’ın Rubaiyatın geçirdiği dönemleri tarihi akışı bozmadan anlatması ve her fırsatta dörtlüklerle süslemesi ise harikaydı.
Ömer Hayyam döneminin ünlü astronomi alanının bilim adamı. Hasan Sabbah, Selçuklu devletinin yıkımına sebep olan, Haşhaşilerin kurucusu. Nizamülmülk ise Alpaslan ve Melikşah'ın veziri. Siyasetnamesi ile hala devlet adamlarına ışık veren bir alim.
Kitabı okurken tarihin içinde yolculuk yaptığımı hissettim. Sanki zaman makinesi ile o yılları yaşadım.
Kitaptaki iki aşık kadın vardı ki efsaneydi. Cihan ve Şirin... O iki kadının Ömer Hayyam'ın Rubaiyatı çevresinde yeşeren aşklarının masalsı anlatımından etkilenmemek mümkün değildi doğrusu.
Velhasıl kelam... Semerkant'ı çok beğendim. Takdir sizlerin. Keyifli okumalar dilerim.