Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Cin çarpma oyunu
Açıkgöz, "Siz gidin. Dua okuyacağım," diyerek, Gümüş'ü uzaklaştırdı. Yirmi dakika sonra kutuları eve taşıttı. "Sakın ha, ben yokken eve girme, cinler çarpar ve ailene zarar verir," diye tembihledi. Dört gün sonra Açıkgöz, "Altınların olduğu katta cinlerle görüşeceğim," dedi. Bedi Gümüş, anlatıyor: Takır tukur sesler gelmeye başladı. Açıkgöz, elinin biriyle karnını tutarak ve duvara yaslanarak, yaralanma süsü vererek aşağıya indi. Üzerinde kana benzer bir sıvı vardı. "Ne oldu?" diye sordum. "Susun, konuşmayın. Beni hemen eve götürün," dedi. Evden çıktık.
Doğru bildiğimiz yanlışlar.
İnsanoğlunun inşa ettiği hangi yapı aydan görülebilir? Çin Seddi dediyseniz on puan kaybettiniz. İnsan eliyle yapılmış hiçbir şey aydan çıplak gözle görülemez. Çin Seddi’nin “insanoğlunun inşa ettiği ve aydan görülebilen tek yapı” olduğu düşüncesi çok yaygındır, ama “ay”la uzayı birbirine karıştırmaktadır. “Uzay” oldukça yakındır. Yerin yüzeyinden 100 km uzaklaşıldığında uzay başlar. Bu noktadan birçok yapı görülebilir: Otobanlar, denizdeki gemiler, demiryolları, şehirler, tarlalar ve hatta bazı şahsi binalar. Bununla birlikte, dünyanın yörüngesini terk edip yalnızca birkaç bin km yüksekliğe çıkılınca insanoğlunun yaptığı hiçbir şey görülmez. Dünyaya uzaklığı 400.000 km’den fazla olan aydan, kıtalar bile güçlükle görülür. Trivial Pursuit oyunu aksini söylemesine rağmen, uzayın başladığı noktayla ay arasında, “sadece” Çin Seddi’nin göründüğü hiçbir yer yoktur.
Türkiye · Ntv Yayınları · 19 Kasım 2012Kitabı okudu
Reklam
Gazze
Gazze’de, sizin orada, bunların hiç birini hiç birini yapmanıza izin vermeyen çocuk katillerini, anne katillerini ve seni düşündükçe, oğlum, seni ve kardeşlerini, ben yeryüzünün hüzün şairi, sormak geliyor içimden: biz, bütün bir insanlık, cin taifesi, melek taifesi, şeytan ve Yüce Tanrı, hangi oyunu oynuyoruz bu tiyatroda, hangi oyunu, onlarca yıldır, hangi oyunu, böyle kan revan içinde? bu kadar bebek ölüsüyle, bu kadar çocuk ölüsüyle, bu kadar anne ölüsüyle, bu kadar seyirciyle ve bu kadar sessizlikle…
Ülkü derin bir nefesle yıllardır içinde tuttuğu düşünceyi salıverdi, “Mahmud Amca... Aklım almıyor... kendi insanlarımız nasıl böyle hainlik yapabildiler... yani savaşta?” diye sorguladı, bu düşünce ne zaman zihninde doğsa çaresizlik çöküyordu kalbinin her köşesine. Babasının tüfeğini eline alıp sokaklara çıkmak, vatana ihanet eden o hainleri
Savaş bir salon oyunu değildir, yaşamda karşılaşılabilecek en kötü, en pis şeydir. Bunu anlamalı ve savaşçılık oyunu oynamamalı. Bu ciddi ve kesin zorluğu anlamalı. Her şey buna bağlıdır. Sahte davranışları bir yana bırakmalı. Savaşsa savaş. Yoksa yapacak işi olmayan düşüncesiz insanların en çok sevdikleri bir eğlence durumunu alır savaş. Askerler en çok saygı gören gruptur. Oysa düşünülse savaş nedir? Askerlikte başarılı olmak için ne gereklidir? Asker çevresinin kuralları, töreleri nelerdir? Savaşın amacı nelerdir? Savaşın amacı öldürmektir. Aracı da casusluk, ihanet ve ihaneti kışkırtmaktır. Bir yerde oturan insanları mahvetmektir, onları soyup soğana çevirmektir ya da orduya besin sağlamak için hırsızlık yapmaktır; aldatmaya, yalana 'askeri kurnazlık'lar adı verilir savaşta. Askerliğin ana kuralları özgürlük, yani düşünce, boş oturma, cahillik, acımama, kendini kösnül duygulara kaptırma ve sarhoşluktur. Buna karşın birtakım insanlar herkesten saygı görür. Çin kralı bir yana, tüm çarlar, krallar, asker üniformaları giyerler ye kim daha çok insan öldürmüşse en büyük ödülü ona verirler. İnsanlar yarın olacağı gibi birbirlerini öldürmek için karşı karşıya gelirler; binlerce, yüzlerce insanı öldürür, rahatlar, sonra da birçok kişiyi mahvettiler diye (üstelik bunu yapana daha çok saygı göstererek) Tanrı'ya şükretmek için törenler düzenlerler; zafer duyurusu verirler; bunu yaparken de ne çok insan öldürmüşlerse, başarının o oranda büyük olduğunu sanırlar. Bunları yaparken Tanrı onlara acaba nasıl bakıyor? Onların bu sözlerini nasıl dinliyor acaba?"
Sayfa 263 - Prens AndreyKitabı okudu
Çin! Oyunu biter mi? Devlet geleneğini oyun üzerine kurmuş...
Sayfa 490 - Panama Yayıncılık, 7.BaskıKitabı okudu
Reklam
TSK'nın bu tavrına karşı siz ABD olsanız ne yaparsınız? Hemen Türkiye'de o elbiseyi giymeyi çok istekli cemaatlerle, kurumlarla işbirliği yaparsınız. Yetmedi, parti kurarsanız! Ve bu işbirliği sayesinde elbiseyi giymeyenleri tasfiye edersiniz. Peki, bu tasfiyeyi nasıl yaparsınız? Hitler'in sağ kolu J. Goebbels, Nazilerin propaganda bakanıydı.
Müzik öğretmenimiz, başka bir okulun müsameresinde Çin dansı yapan çocukları görmüş, pek beğenmiş. Bizim okulda da Çin dansı yapmak istemiş. -Zeybek oynasak daha iyi değil mi? dedim. Müzik öğretmenimiz, her müsamerede zeybek oyunu oynandığını bir de değişiklik olması gerektiğini söyledi. -Öğretmenim, dedim, acaba Çin'deki bir ilkokul müsameresinde de Çinli çocuklar bizim zeybek oyununu oynuyorlar mı? -Bilgiçlik taslama! dedi. Ama Zeybek oynayan Çinli çocuk gözümün önüne gelince güldüm. Bizim Çin dansı yaptığımızı görselerdi, onlar da bize gülerlerdi sanırım.
Olamadığım yerlerde olabilmenin hasreti midir bende bu keder bu güneşli kış günlerinde : meselâ, lstanbul'umda köprünun üzerinde, meselâ, Adana'da arasında ırgatların, meselâ, Yunan dağlarında, meselâ, Çin'de, meselâ, beni artık sevmeyenin başucunda. Yoksa bir oyunu mu bu karaciğerin, yoksa, bir rüya mı düşürdü bu hale beni, yoksa, yalnızlık yine çullandı da üstüme, yoksa, elliye dayadık da merdiveni ondan mı? Bende bu keder, bende bu kederin ikinci faslı ayaklarının ucuna basıp geldiği gibi gider : yeter ki, bitireyim bu yazıyı, yahut, uykum biraz düzelsin, yeter ki , bir mektup gelsin, yahut, radyoda bir haber... [1949]
Sayfa 930 - Nazım Hikmet Bütün Şiirleri, YKY Yapı Kredi Yayınları, Yatar Bursa KalesindeKitabı okudu
En iyi dostum
pansiyon farelerinin marş müziği eşliğinde sürüklerken mukavva bavulumu ya çok sıcak olurdu hava ya da dondurucu soğuk ya hatunlar dolar savaşçılarına aşıktılar
Sayfa 176Kitabı okudu
195 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.