Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Martin Esslin'in deyişiyle, 'Belki de —bizden sonsuza dek gizli kalacak olsa da—bir anlamı vardır evrenin...” Ne dersiniz?
Samuel Beckett Yüz Yaşında/Ayşegül YükselKitabı okudu
Dinler Tarihi Meğer Çok Oynakmış Satır aralarına en değerli ilmi sır bilgileri yazmak bu yazın ustasının en değerli hüneridir. Tarihi olan kültürü olan ve sır taşıyıcıları tarafından değiştirilmesine asla izin verilmeyen bir tek Türkler var. Zaman zaman devleti yöneten gafletler yüzünden yaşanır gerilemeler. Dijital peygamberler dinler
Reklam
Uzay ve zamanın sınırsız, kapalı bir yüzey oluşturabileceği düşüncesinin, evrenin işleyişinde Tanrı'nın rolüne ilişkin etkisi bulunmaktadır. Bilimsel kuramların olayları açıklamaktaki başarısı sonucu, çoğu kişi Tanrı'nın evreni bir takım yasaları çiğnemediğine inanır olmuşlardır. Ama bu yasalar, evrenin başlangıcında nasıl olduğunu belirtmektedirler -mekanizmayı kurmak ve nasıl başlayacağını seçmek, Tanrı'ya kalmıştır. Evrenin bir başlangıcı oldukça, bir yaratıcısı olduğunu varsayabiliriz. Ama evren gerçekten tümüyle kendine yeterli, sınırsız ve kenarsız ise, ne başı ne de sonu olacaktır; yalnızca olacaktır! O halde bir yaradana ne gerek var?
Sayfa 175
”Kalem bir kazı aletidir.” diyor. Aslında şöyle demiş oluyor: Kalem bir kazı aletidir. Bir gömü gibi kazarsın kendini ve çektirdiğin dişlerin dışında tastamam duran iskeletine ulaştığın zaman anlarsın: Evrenin sonu vardır, insanın sonu vardır. Bu dünyada her şey hep aynıdır ve bunu bilmek ölesiye sıkıcıdır.
"Fakat anlamadıkları her şeyin nedenini tanrıya bağlarlarsa tanrısal işlerin sonu gelmez. " Hipokrat
Bir Pazar öğleden sonrasına dönüşmüş evren... sıkıntının tasviridir bu - evrenin de sonu...
Sayfa 30 - Metis Yayınları/11. BasımKitabı okudu
Reklam
İbn-i Rüşdçülük, birçok bakımlardan Hıristiyan Kilisesi'yle çatışmaktadır. Evren ilksiz ve sonsuzdur, (Hıristiyanlığa ve İslamiyete göre, evrenin başı ve sonu vardır, yaratılmıştır ve yok olacaktır), yokluk diye bir şey yoktur (Hırıstiyanlığa ve İs­lamiyete göre, Tanrı evreni yoktan var etmiştir), ruh bedenle göçüp gider (Hıristiyanlığa ve İslamiyete göre, ruh ölümsüzdür), Tanrının bağışı insanı ölümsüz kılamaz, (Hıristiyanlığa ve İs­lamiyete göre insanı tanrının bağışı kurtarır ve ölümsüz kılar), insan usu (aklı) Tanrıyla aynı şeydir. (Hıristiyanlığa ve İslamiyete göre, insan Tanrı'nın yaratığıdır, eksiktir ve suçludur, aşağılanmış­tır ve düşmüştür, bu yüzden de usuyla kendini kurtaramaz ve ancak Tanrı'nın bağışını dileyebilir).
1800'lerin sonu gibi uzak bir tarihte görebildiğimiz ilk çatışma, ışığın hareketinde görülen şaşırtıcı özelliklerle ilgiliydi. Kısaca şöyle açıklayabiliriz: Isaac Newton'un hareket yasalarına göre, yeterince hızlı koşarsanız hareket halindeki bir ışık demetine yetişebilirsiniz; James Clerk Maxwell'in elektromanyetizma yasalarına göreyse yetişemezsiniz. II. Bölüm'de tartışacağımız üzere Einstein bu çatışmayı özel görelilik kuramıyla çözdü, bunu yaparken de uzay ve zaman anlayışımızı tümüyle alt üst etti. Özel göreliliğe göre, uzay ve zaman artık değişmeyen, herkesin aynı şekilde deneyimlediği evrensel kavramlar olarak düşünülemez. Einstein'ın yeniden işlediği biçimiyle uzay ve zaman, biçimleri ve görünümleri insanın hareket haline bağlı olan şekillenebilir yapılar olarak karşımıza çıkar.
Bilimin sonu felsefenin başlangıcı olan nokta
Doğanın yasaları bize evrenin nasıl davrandığını anlatır, ama niçin öyle davrandığını anlatmaz.
Sayfa 155Kitabı okudu
Karanlık Orman Teorisi
"Evrenin tamamı karanlıkta fakat biz ışık saçmaya devam ediyoruz. Karanlık ormanda bir dala bağlanmış ufak bir kuşuz ve spotlar üzerimize çevrilmiş durumda. Saldırı her yönden ve her an gelebilir."
Sayfa 353 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.