Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
·
Puan vermedi
Peyami Safa: Edebi Terennümün, Manevi Tereddüdün, Siyasi Tahakkümün Sesi
Peyami Safa, edebi terennümün, manevi tereddüdün ve siyasi tahakkümün sesi olmuştu. 1910 1961 yılları arasında başını ellerinin arasına alarak düşünce denizlerinde yüzen münzevi bir ruh, mütecessis bir akıl ve mütefekkir bir duruş... Peyami Safa için ne diyorsak diyelim. Tanım için hiç bir kelime yetmez! Burada bir başlangıç ile iki kısma ayırarak
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2020424 okunma
Tarih, umumî bir kaide olarak gösteriyor ki her nereye milliyet ruhu girdiyse, orada büyük bir terakki ve tekâmül cereyanı doğdu.
Reklam
Ermeniler
"Tarih iki türlü düşman kaydeder: Önden vuran, arkadan vuran. Fakat Harb-i Umumi'de üçüncü bir nevi düşman daha görüldü: Yandan vuran. Türk ordusunu yanyana yürüyenler vurdular. Yaralarımızdaki kurşunlardan bir kısmı bizim paralarımızla alındı."
Sayfa 399 - Oğlak Yayınları pdf
KAÇ ŞEHZADE ÖLDÜRÜLDÜ
600 yıllık Osmanlı tarihi boyunca beşi on dördüncü, sekizi on beşinci, kırk ikisi on altıncı, beşi on yedinci ve biri de on sekizinci asırda olmak üzere toplam 61 şehzade katledilmiştir. Bunlardan 22 tanesi bilfiil isyan ettiği için öldürülmüştür. Diğerleri de ekseriya Fatih Kanunnamesi'ni takib eden 150 yıl içinde katledilmiştir. 1603 yılında
İnsan kendi iç gözleminden uzaklaştığı nisbette otomat ve taklitçi olmaya mahkûmdur. İçindeki âleme kuvvetle dalmayan, onu tanımayan insan etrafındakileri taklit eder, umumî cereyana kendini kaptırır, herkes gibi olur: Cemaatın içerisinden bir erkek sesi yükselmez. Millet de öyledir. Milletin iç hayatı, tarihi ve onun her günkü mahsulü olan mukaddesatıdır. Bunlara dalarak kendini tarih ve mukaddesatı içinde aramıyan bir millet, başka milletleri taklide çalışır. Milletimizin bir buçuk asırlık buhranı bu yolda müptelâ olduğumuz Garp mukallitliğinden ileri gelmiştir. Bugün ne milletimizin içtimaî yapısına uygun bir idare sistemi, ne toprağımızın kabiliyetleri ve halkımızın servet ve imkânlarıyle ölçülü bir ziraat projesi, ne de ruhî varlığımıza hayat ve kuvvet verebilecek bir milli eğitim tarzı kullanmaktayız. Bu sahaların hepsinde milletimizin kendi iç gözlemini yapmadan etraftan kapma olarak ele geçirdiğimiz ve taklide yeltendiğimiz yabancı sistemler hâkimdir.
Sayfa 39 - İnsan ve İç GözlemiKitabı okudu
356 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Orhan Pamuk denilince akla ilk gelen öğelerden birisi İstanbul olsa gerek. Onun romanlarını okurken orada yaşasak da yaşamasak, İstanbul'un sokaklarını arşınlarız. Bundan dolayı yazarın yirmi iki yaşına kadar olan hayatını anlattığı kitabına da İstanbul adını vermiş olması gayet yerinde olmuş. Nitekim kitap da yazarın hissettiği temel duygu olan
İstanbul
İstanbulOrhan Pamuk · İletişim Yayınları · 20081,740 okunma
Reklam
589 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
52 günde okudu
Stratejik ve İlkesel bir Siyer Okuması
İslam ilimlerinde, rivayet yöntemi her dönemde merkezi bir konuma sahip olmuş ve yöntemin bir gereği olarak olay hakkında verilmiş olan haber, o haberi veren kişinin kişisel yetkinliği ve kişi sayılarının ardından ikincil öneme sahip olmuştur. Bu durum islamın ve dahi umumi anlamda dinlerin güven merkezli yapılarına ilkesel bir paralellik
İlk Bahar
İlk BaharWadah Khanfar · Vadi Yayınları · 2020197 okunma
Tarih iki türlü düşman kaydeder: Önden vuran, arkadan vuran. Fakat Harb-i Umumi'de üçüncü bir nevi düşman daha görüldü. Yandan vuran. Türk ordusunu yanyana yürüyenler vurdular. Yaralarımızdaki kurşunlardan bir. Kısmı bizim paralarımızla alındı.
Sayfa 324Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.