Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Vefatının Ardından Türk Basınında Papa Eftim
Papa Eftim'in vefatı Türk basınında geniş çapta yer bulur. 19 Mart 1968 tarihli Milliyet gazetesi Papa Eftim'in ölümü ile ilgili bir yazısında bu büyük dava adamından şöyle bahseder: "Yanık yüzlü, temiz yürekli, kadife bakışlı bu Orta Anadolu çocuğu Ortodoks olarak doğmuştu. Büyük din cereyanlarının çatıştığı Küçük Asya'da
Canım Atam'a
Mustafa Kemal Atatürk
Mustafa Kemal Atatürk
"Sizi nasıl öve öve bitirebilirim, hiç bilmiyorum Paşam. İçimde size karşı anlatmak istediğim çok şey var. Özellikle sizi görünce içim kıpır kıpır oluyor; aziz varlığınız karşısında tüylerim diken diken oluyor. Böyle hissetmemi çok doğal bir duruma bağlıyorum. Sonuçta hangi insan, büyük bir lider ve çok sevdiği atası hakkında gurur duymaz, tüyleri diken diken olmaz ki? Benim de durumum işte böyle, Atam. Aziz varlığınız karşısında sizinle gurur duyuyor, sizlerden ve kıymetli yol arkadaşlarınızdan cesaret alıyorum. Varlığınızdan ve yüce Türk milleti için yaptığınız çalışmalardan ilham alarak sizin yolunuzdan gidebilmek, bir nebze olsun yüce Türk milleti için çalışmak istiyorum. Sizin gösterdiğiniz hedeflerden şaşmamak, uygar medeniyet olma yolunda gösterdiğiniz hedeflere ulaşmak için elimden geleni yapmak istiyorum ve yapacağım da. Bu yolda elimden geldiğince çok çalışacağım. Sizin yüce Türk milletine ışık olduğunuz gibi ben de olmaya çalışacağım."
Aybars Kaan Demirhanlı
Aybars Kaan Demirhanlı
Reklam
"Yeni devlete Osmanlı'dan kalan maddi miras hak­kında, birkaç sayı vereyim: Okur yazar oranı erkeklerde yüzde yedi, kadınlarda binde dört. Kişi başına düşen milli gelir dört lira. Bebek ölüm oranı yüzde seksene yakın. Mühendis sayısı 40. Halkın yüzde doksanı köy­lü. Hititlerden kalma usullerle tarım yapılıyor. Teknolo­ji yok denecek düzeyde. Maliye batık. Vergileri yabancı bir kuruluş topluyor. Anadolu'da dört bin kilometreye yakın demiryolu var ama bir metresi bile Türklerin de­ğil. Türkiye Cumhuriyeti'nin devraldığı maddi miras işte böyle: Ortaçağda yaşayan bir millet. Atatürk bu yoksul, ilkel, geri, çağdışı toplumu çağa açan, Anadolu aydınlanmasını başlatan, Türkiye'yi kal­kındıran insandır."
İstanbul Hükümeti'nin azletmeye çalıştığı ve hakkında idam fetvası verdiği Mustafa Kemal Paşa, muzaffer ve güçlü kumandan olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden "Gazi" unvanını ve "Müşir" (Mareşal) rütbesini aldı.
336 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
Bu kitabı daha çok yaşanılan hatıratların okunabilir dilde yazılmış hali olarak yorumlayabiliriz.Halide ablamızın Kurtuluş Savaşı günlerinden bir kesit aldığı dönemsel maceraları içeriyor.Ben tarihi çok sevdiğim için okurken sıkılmadım;ancak çok sürükleyici bir roman arıyorsanız yanlış kitap seçtiğinizi söyleyebilirim.Nutuğu çok severek okuduğum içi bu kitabın ona göre daha az olgu ve daha sürükleyici bir dil içerdiğini,içeriklerinin benzeştiğini ve bu kitabı da beğendiğimi söyleyebilirim. Atatürk'ün özel hayatına ilişkin de bilgiler olması ve bunların birinci ağızdan aktarılması da oldukça güzel.Fikriye Hanım ve Latife Hanım'ın perde arkasını ben zaten çok detaylı biliyordum bu detaylara göre;bu kitapta verilen Atatürk'ün gönül perdesi detaylarına giriş düzeyinde yer verildiğini söyleyebilirim.Genel kültür anlamında bu kitap hakkında öngörü sahibi olabilmek mahiyetinde okunması gerekenler arasında olduğunu düşünüyorum.TARİHSEL OLAYLARA İLGİNİZ YOKSA VE OKUMA ALIŞKANLIĞINIZIN OLUMSUZ ETKİLENME DURUMU SÖZ KONUSU OLUYORSA;BU KİTABA DAHA SONRA ŞANS VERMENİZ MANTIKLI OLABİLİR.
Türk'ün Ateşle İmtihanı
Türk'ün Ateşle İmtihanıHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 20192,834 okunma
Prof. Afet İnan, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler kitabında (s. 9), onun bu tahsil süresini 3-6 yıl olarak, iki ihtimal içinde gösterir.
Sayfa 49
Reklam
Maalesef
Atatürk hakkında "Bozkurt" kitabını yazan Armstrong, Mütarekede İngiliz subayı olarak İstanbul'a gelmiştir. Bir başka kitabında tatlı Su Osmanlılığı, Hürriyet ve İtilâf Türklüğü ve Beyoğlu Hristiyanlığının İstanbul'u hakkında şu fikri söyler: "İstanbul şehri bir yara. Burada büyük idealler ve ilhamlar yok. Burası entrika, rezalet, hile korkaklık karargâhı. Hain erkekler ve namussuz kadınlar şehri."
112 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Cumhuriyet'in İlk Yıllarında Din Kitapları
Bugün aslında ciddi bir konu üzerinden inceleme yazıyor olmanın verdiği yük ile buradayım. Her şeyden önce ben 17 yaşında bir lise öğrencisinden ileri değilim. Kendi çapımda okuduklarim ile buradayım ve din gibi hassas bir konuyu ele alabilmek de muhakkak ne kadar zor, anlayabilirsiniz. Kitap Cumhuriyet'in ilk yıllarında ilköğretimde
Cumhuriyet Çocuğunun Din Dersleri
Cumhuriyet Çocuğunun Din DersleriAbdülbaki Gölpınarlı · Kaynak Yayınları · 201283 okunma
Mazhar Müfit Kansu'nun anılarından: Erzurum'dayız. Mustafa Kemal bana dönerek: - Mazhar, not defterin yanında mı? - Hayır Paşam. - Zahmet olacak ama, al, gel. Bilirsin hep, "Hafızamız zayıfladığı zaman, Mazhar Müfit'in defteri çok işe yarayacak'', derim. Ancak senden bir isteğim var. Bu yazacağın sayfayı kimseye göstermeyeceksin. Sonuna kadar gizli kalacak. Bir ben, bir Süreyya (Özel Kalemi), bir de şen bileceksin. Şartım bu. Sayfanın başına tarih at. -Koydum efendim. 18 Temmuz 1919 sabaha karşı. - Öyleyse yazmaya başla. "Zaferden sonra Hükümet şekli Cumhuriyet olacaktır." Bu bir. ikincisi; "Padişah ve Hanedan hakkında zamanı gelince gereken işlem yapılacaktır." Bu üçüncüsü; "Örtünme kalkacaktır." Bu ise dördüncüsü; "Fes kalkacak, uygar Milletler gibi şapka giyilecektir."Bu anda kalem birden elimden düştü. Paşa ile zaman zaman senli, benli konuşurduk. Dedim ki: - Darılma ama Paşam, sizin hayal peşinde koşan pek çok taraflarınız var. Mustafa Kemal Paşa: - Bunu zaman gösterecektir. Sen yaz. Beşincisi; "Latin harfleri kabul edilecek." - Paşam yeter. .. Yeter. .. Cumhuriyet ilanını başarmış olalim da üst tarafı yeter. Yanından ayrıldım. Gün ağarmak üzere idi.
Atatürk'ün altını çizdiği satırlar.
Haklarında Türkler kadar çok şey yazılmış ve eserleri hakkında Türkler kadar önyargıya maruz kalmış, onaylanmamış başka bir millet yoktur.
Sayfa 443 - cilt XVI.Kitabı okuyor
Reklam
448 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
İstanbul Kızı
Reşat Nuri Güntekin
Reşat Nuri Güntekin
diyince akla gelen ilk eserdir belki de Çalıkuşu. Bu eser hem içerik hem de üslup anlamında önemli bir yere sahip olmasının yanında Atatürk'ün de başucu kitabıdır. Bu detayı bildiğimden beri eser benim için daha da önem kazandı diyebilirim. Kitapta neşeli, enerjik, çocuksu bir kız olan Feride ile Kamran'ın bitmeyen, vazgeçilemeyen aşkı anlatılır. Feride'nin öğrendiği hazin bir olay neticesinde kaçarcasına gittiği Anadolu'da başından geçenleri kendi anı defterinden okuruz. Yazarın üslubu ve kalemi hakkında diyecek bir şeyim yok. Kitap gereksiz ve ağır tasvirlerden kaçınmış. Sevdiğim ve tavsiye edeceğim bir eser. Mutlaka okuyun dostlar!
Çalıkuşu
ÇalıkuşuReşat Nuri Güntekin · İnkılap Yayınları · 1999101,5bin okunma
794 syf.
9/10 puan verdi
Kılıç Ali, Atatürk’ün yanından ayırmadığı ve en güvendiği birkaç can arkadaşından biri… Kurtuluş savaşında başlayan arkadaşlıkları Atatürk’ün 10 Kasım sabahı ölümüne kadar aralıksız devam etmiş. Kitapta gerçek olaylar anlatılırken o günlerin atmosferi ve ruh hali de gayet güzel tasvir edilmiş… Ülkenin kurtuluşu, kuruluşu ve devrimleri için canını dişine takan bu kahraman insanların anılarını okumak ve biraz olsun o günlerin havasını yaşamak isteyenler için bulunmaz güzellikte bir kitap… Atatürk’ün en yakınındaki insanın anılarını okumak ister istemez o günler hakkında bilmediğiniz ya da daha önce duymadığınız birçok yeni bilgiyi de öğrenmenizi sağlıyor. Her Türk vatandaşının okuması gereken bu şahane kitabı şiddetle tavsiye ediyorum. İyi okumalar :)
Atatürk'ün Sırdaşı Kılıç Ali'nin Anıları
Atatürk'ün Sırdaşı Kılıç Ali'nin AnılarıHulusi Turgut · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2018269 okunma
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.