Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Atatürk hakkında dengeli ve gerçekçi değerlendirmeler yapmak gittikçe zor hale geliyor. Maalesef çocuklarımız daha okula başlamadan önce bu konularda düşünmemeyi öğrenmeye başlamışlar, ezbere laflar edip, bunların ne anlama geldiğini dahi düşünmüyorlar. Bunu öğrencilerimde net olarak görebiliyorum. Atatürk hakkında çocuklar büyüklerin dediklerini ezberleyip tekrar etmenin ötesinde herhangi bir değerlendirme yapmaktan acizler; onları bu şekilde aciz hale getiren biz büyükleriz.
Türk, budalalıkların yükü altında ezilmiş, suçlarla lekelenmiş, kötü yönetim yüzünden çürümüş, savaşta yenilmiş,bitmez tükenmez felaketler, savaşlarla çökmüş, çevresinde imparatorluğu paramparça olmuştu. Ama o hâlâ canlıydı.Göğsünde dünyaya meydan okumuş ve yüzyıllar boyunca bütün istilacılara karşı başarıyla savaş vermiş bir ırkın kalbi çarpıyordu.Elinde yine modern bir ordunun donanımı ve başında, kendisi hakkında bildiğimiz kadarıyla, kıyametin dört ya da beş olağanüstü insanıyla boy ölçüşebilecek kıratta bir başkumandan vardı.
Reklam
İletişim kitabında da anlatılabiliyor.
'' Büyük insanlar, şahsi başarılarından bahsederek vakit kaybetmeyecek kadar büyüktürler. Asırlarca devam eden düşmanlıktan sonra, Türkler düşmanlarını yurtlarından çıkarmak istediler. Mustafa Kemal, askerlerine hitaben "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri" dedi ve bugünkü tarihin en müthiş savaşlarından birisi gerçekleşti. Türkler savaşı kazanmış ve yunan generalleri Trikopis ile Dionis teslim olmak zorunda kalmışlardı. Bütün halk onları nefretle karşılarken Mustafa Kemal, düşmanlarına mağlubiyetlerini hatırlatmayacak şekilde karşıladı. - Buyurun! Yorgun olmalısınız! demiş ve savaş hakkında konuştuktan sonra onlara: "Savaş, öyle bir oyundur ki, bazen en kudretli insanları bile yıkar." demişti. Mustafa Kemal, zaferin en zevkli dakikasında düşmanlarının gururunu koruyarak zaferini kutlamıştı. ''
8/9 (21/22 Kasım) saat 9 sonra'ya kadar Kurmay Başkanı'yla tesettür'ün kaldırılması ve sosyal hayatımızın iyileştirilmesi hakkında sohbet; 1) Muktedir ve hayata vakıf anne yetiştirmek, 2) Kadınlara serbestisini vermek, 3) Kadınlarla bir arada bulunmak, erkeklerin ahlakı, fikirleri, duyguları üzerinde etkilidir. Doğuştan karşılıklı sevgi çekme eğilimi.
Sayfa 66 - 9 Teşrinisani 1332 Çarşamba (22 Kasım 1916)Kitabı okuyor
Fatih Sultan Mehmet, şüphesiz devrinin en “modern” hükümdarlarındandı. Ülkesini devrin en ileri ülkesi yapmak azmindeydi. Bir taraftan doğudan astronom riyaziyeci Ali Kuşçu’yu ve büyük edip Molla Cami’yi ülkesine çağırıyor, öbür taraftan batıdan hümanist Ciriaco d’Ancona’yı Ve ressam Bellini’yi sarayına davet ediyordu. İmparatorluğun maliye işlerini bir Napolili yahudinin, Yakup Paşa’nın eline vermişti. Fatih, Galata’da Floransalıların ziyafetlerine katılmaktan çekinmezdi. Gelişme ve ilerleme ihtiyacını şiddetle duyması, bu maksatla geleneği kırarak her vasıta ve unsurdan faydalanmaya çalışması, onun modernizmi hakkında hiç şüphe bırakmaz.
Sayfa 81 - Atatürk ve Türkiye’nin modernleşme problemiKitabı okuyor
Bir Emir Neleri Kapsamalıdır?
Seferiyye Nizamnamesi'nin* 49. maddesi bu soruya şu şekilde cevap veriyor: "Emirlerin, astın, maksada ulaşmak için kendiliğinden hareket edebilmek üzere bilmesi lazım gelen maddelerin tümünü kapsaması ve fakat, bundan başka bir şey içermemesi genel kuraldır." Askeri harekatta (Seferiyye 53) ve ileri karakol emirleri hakkında Seferiyye Nizamnamesi'nin özel maddelerinin kapsadığı noktalar, düşünmeyi bilen bir taktikçi için açık ve yeterlidir. Bazı kitapların tavsiye ettiği örnekler, yol açtıkları düşünmek yorgunluğundan başka bir şeye yaramaz.
Sayfa 29 - Emirlerin Yazılması - *Seferi Hizmetler NizamnamesiKitabı okuyor
Reklam
Muharebeden evvel ve hatta çoğunlukla muharebeden sonra bile düşman kuvveti hakkında nadiren kesin bilgi elde edilir. Arıburnu ve Anafartalar'da yapılan muharebelerin hiçbirinde aldığım raporlarda düşmanın kuvvetinin doğru olarak takdir edilebilmiş olduğuna tesadüf etmedim. Bu sebeple; Taarruz mu etmek lazımdır? Müdafaaya mı karar vermek uygundur? Muharebeden kaçınmak mı gerekmektedir? Bu hususlara, düşmanın varsayılan kuvvetinden çok, vazife ve vaziyet karar verdirir. Düşmanın maksadını anlamaya, hiç olmazsa vazifemizin yerine getirilmesini zorlaştıran niyetlerini takdir etmeye çok büyük bir dikkatle çalışmak lazımdır.
Sayfa 27 - Taktik Meselesinin Çözümüne Dair Bazı NasihatlerKitabı okuyor
Sorunları Atatürk gibi çöz,
Bir taktik meselesini çözmek için, her şeyden evvel, mesele sakin bir kafayla, baştan sona kadar birkaç defa okunmalıdır. Buna harcanacak birkaç dakikalık zaman sayesinde, önemli noktaları unutmak tehlikesi bertaraf edilmiş olur. Meseleyi bu şekilde okuduktan sonra, iki tarafın vaziyeti salim bir şekilde zihne yerleşir. Önemli bilgilerin altı
Sayfa 27 - Taktik Meselesinin Çözümüne Dair Bazı NasihatlerKitabı okuyor
Atatürk'ün İngiliz Muhipleri Cemiyeti hakkında söyledikleri
Bu zavallıların, İngiliz Devleti'nin Osmanlı Devleti'ni bir bütün olarak korumak ve himaye isteğinde olup olmayacağını bir kere olsun dikkate alıp almadıkları üzerinde düşünülmeye değer.
Vefatının Ardından Türk Basınında Papa Eftim
Papa Eftim'in vefatı Türk basınında geniş çapta yer bulur. 19 Mart 1968 tarihli Milliyet gazetesi Papa Eftim'in ölümü ile ilgili bir yazısında bu büyük dava adamından şöyle bahseder: "Yanık yüzlü, temiz yürekli, kadife bakışlı bu Orta Anadolu çocuğu Ortodoks olarak doğmuştu. Büyük din cereyanlarının çatıştığı Küçük Asya'da
Reklam
"Yeni devlete Osmanlı'dan kalan maddi miras hak­kında, birkaç sayı vereyim: Okur yazar oranı erkeklerde yüzde yedi, kadınlarda binde dört. Kişi başına düşen milli gelir dört lira. Bebek ölüm oranı yüzde seksene yakın. Mühendis sayısı 40. Halkın yüzde doksanı köy­lü. Hititlerden kalma usullerle tarım yapılıyor. Teknolo­ji yok denecek düzeyde. Maliye batık. Vergileri yabancı bir kuruluş topluyor. Anadolu'da dört bin kilometreye yakın demiryolu var ama bir metresi bile Türklerin de­ğil. Türkiye Cumhuriyeti'nin devraldığı maddi miras işte böyle: Ortaçağda yaşayan bir millet. Atatürk bu yoksul, ilkel, geri, çağdışı toplumu çağa açan, Anadolu aydınlanmasını başlatan, Türkiye'yi kal­kındıran insandır."
İstanbul Hükümeti'nin azletmeye çalıştığı ve hakkında idam fetvası verdiği Mustafa Kemal Paşa, muzaffer ve güçlü kumandan olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden "Gazi" unvanını ve "Müşir" (Mareşal) rütbesini aldı.
Prof. Afet İnan, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler kitabında (s. 9), onun bu tahsil süresini 3-6 yıl olarak, iki ihtimal içinde gösterir.
Sayfa 49
Maalesef
Atatürk hakkında "Bozkurt" kitabını yazan Armstrong, Mütarekede İngiliz subayı olarak İstanbul'a gelmiştir. Bir başka kitabında tatlı Su Osmanlılığı, Hürriyet ve İtilâf Türklüğü ve Beyoğlu Hristiyanlığının İstanbul'u hakkında şu fikri söyler: "İstanbul şehri bir yara. Burada büyük idealler ve ilhamlar yok. Burası entrika, rezalet, hile korkaklık karargâhı. Hain erkekler ve namussuz kadınlar şehri."
Mazhar Müfit Kansu'nun anılarından: Erzurum'dayız. Mustafa Kemal bana dönerek: - Mazhar, not defterin yanında mı? - Hayır Paşam. - Zahmet olacak ama, al, gel. Bilirsin hep, "Hafızamız zayıfladığı zaman, Mazhar Müfit'in defteri çok işe yarayacak'', derim. Ancak senden bir isteğim var. Bu yazacağın sayfayı kimseye göstermeyeceksin. Sonuna kadar gizli kalacak. Bir ben, bir Süreyya (Özel Kalemi), bir de şen bileceksin. Şartım bu. Sayfanın başına tarih at. -Koydum efendim. 18 Temmuz 1919 sabaha karşı. - Öyleyse yazmaya başla. "Zaferden sonra Hükümet şekli Cumhuriyet olacaktır." Bu bir. ikincisi; "Padişah ve Hanedan hakkında zamanı gelince gereken işlem yapılacaktır." Bu üçüncüsü; "Örtünme kalkacaktır." Bu ise dördüncüsü; "Fes kalkacak, uygar Milletler gibi şapka giyilecektir."Bu anda kalem birden elimden düştü. Paşa ile zaman zaman senli, benli konuşurduk. Dedim ki: - Darılma ama Paşam, sizin hayal peşinde koşan pek çok taraflarınız var. Mustafa Kemal Paşa: - Bunu zaman gösterecektir. Sen yaz. Beşincisi; "Latin harfleri kabul edilecek." - Paşam yeter. .. Yeter. .. Cumhuriyet ilanını başarmış olalim da üst tarafı yeter. Yanından ayrıldım. Gün ağarmak üzere idi.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.