Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Düşdü yere her kim kıldı bizi adâvet Kim derd-i keşiz, tîr-i kazâyız, fukarayız. Ruhsâre-i mehveşlere gönül vermişiz ammâ Zannetmeki müstağrak-ı deryâ-yı hatâyız. Ey hâce! Nakşa nigeh nakkaşa nigehtir Sanma ruh-ı zîbâya nigeh ayn-ı günehdir.” Derd-i keş : derde müptela olan Adavet :düşmanlık Tir-i kâza: kaza oku Ruhsare-i mehveş: ay yüzlü güzel Müsteğrak-ı deryayı hâta : hata denizinde boğulmak Nigeh : bakmak nazar etmek Nakkaş : nakış işleyen Euh-i zibâ: kıymetli ruh Güneh: günah
Sayfa 270
ÖYLE BİR HİKÂYE Sinemadan çıktığım zaman yağmur yine başlamıştı. Ne yapacağım? Küfrettim. Ana avrat küfrettim. Canım bir yürümek istiyordu ki... Şoförün biri: – Atikali, Atikali! diye bağırdı. Gider miyim Atikali'ye gecenin bu saatinde, giderim. Atladım şoförün yanına. Dere tepe düz gittik. Otomobilin buğulu, damlalı camlarında kırmızı,
Reklam
Sensiz yaşamak boştur, birlikte ölüm hoştur; Coştum, daha çok coştur ay yüzlü güzel konçuy.
Sayfa 114 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Yahya aleyhisselâm, İsa aleyhisselamdan altı ay önce doğdu. İsa aleyhisselâmdan altı ay büyüktü. Yahya Aleyhisselâmın Şemaili Güzel yüzlü, çatık kaşlı, seyrek saçlı, uzunca burunlu, ince sesli, kısa parmaklı idi.
Sayfa 632Kitabı okudu
Zulmetteki mâhımsın, gönlümdeki âhımsın, Ömrümde günâhımsın ay yüzlü güzel konçuy.
Sabahleyin iki asker kalbimi tamamen aldı. Taburun ilk sıralarındaydılar. Esasen iki dizi en boylu, en güzel en sağlamlarından seçiliyor. Bir tane sarışın, uzun, haşin yüzlü bir Rumelili vardı. Şarkıya o başlıyor, ötekiler aldırıyor; ''Yürüyelim ileriye, girelim Rumeli'ye!'' Kim bilir Rumeli'de kalbinin neresini gömdü? Öteki gibi; Anadolu uşağı ve tablo gibi başı sıra neferin arasında. Başı bütün taburdan bir karış uzun ay yıldızlı kahverengi kalpağı var, gözleri bu ay yıldızdan daha büyük ve daha ateşin kestane renginde. Öyle güzel, öyle güzel ki, ancak insan bunu bir romanda, belki bir dramda temsil eder. Azası kavi, kolları kırmızı bayrağın direğine sarılmış ve su içinde yürüyen bir sancaktar: ''Senin için ey sancağımız, ölürüz de vermeyiz..''
Sayfa 139 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Almış beni albızlar, gönlümde yaran sızlar, Kurban sana Atsızlar, ay yüzlü güzel konçuy…
Hastalıklar senden uzak olsun, ey canlarımızın rahatı, ey gören gözümüz, kem gözler senden uzak olsun! Bedenin sağlam olsun, ay yüzlü güzel, gölgen başımızdan eksik olmasın!
Eyvah, benim ay ışığı kadar narin, ay yüzlü güzel sevgilim yok; acaba gece onun güzelliğini mi kıskandı? Ay korkmuş gibi duruyor; ışınlarıyla beni daha önce sevindirirken, şimdi o ışınlar zehirli birer ok gibi kalbimi deliyor.
lyd-i ekberdir şehid-i askina drse o mah Bir nigah-i rahm edip biçare kurbanım mıdır (23) (23) O ay yüzlü güzel, acıyarak bakıp da "Bu zavallı, benim kurbanım mıdır?" derse onun aşkı için şehit olana bu en büyük bayramdır.
Sayfa 196 - İskeleKitabı okudu
Reklam
Zulmetteki mâhımsın, gönlümdeki âhımsın, Ömrümde günâhımsın ay yüzlü güzel konçuy.
Sayfa 114
Ellerindeki Bahçe
Güzel kokusuyla kalbinin içinden geçtim, yüzünden ilkbahar sarkardı, Üşüyen gömleğimin nehir yakasına o derin gülümsemeni iliştirirdim, Leke tutmayan ruhunu üşümeyen bir yazla sardım, konuşurdu kuşlar. Şiirlerim dansa kaldırırdı ay ışığını, yağmurun sesiydin çocukluğa akan. Aşk mahçup bir masaldı, düş kırıklığı sıçratırdı alnımıza, incinirdik. Hayal yüzlü kedilerdik evlerin kuytusuna saklanan, buğulanırdı hüznümüz..
Sayfa 12
536 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.