Birçok ana-baba, çocuklarını ne denli sevdiklerini sık sık dile getirirler. Ancak, çocuğun sevgi ihtiyacı sözcüklerle karşılanmaz. Bir insanı sevmek, onun gerçeklerini anlamaya çalışmayı da içerir.
—Mussolini tam adam olmanın altı koşulu vardır demiş: Yükseköğrenim, aşk çekmek, baba olmak, askerlik yapmak, yoksul ve işsiz sürünmek, hapis yatmak...
Sayfa 130 - Nesin Yayınevi - 26. Baskı - Kasım 2018Kitabı okudu
İki dakikalık keyifleri uğruna bir çocuk dünyaya getiriyorlar. Sanki anne baba olmak özel bir marifetmiş gibi kasım kasım kasılıyorlar. Ondan sonra da kendi yumurtaları ve spermlerinin ürünü diye o çocuğa tümüyle sahip olduklarını sanıyorlar. Bu güzelim çocuklar onca baskı, onca eziyet, onca mutsuzluk, resmen telef oluyorlar.
Gerçekten de bazı kadınlar özellikle evli erkeklerle ilişki kurma eğilimindedirler. Durumun bir rastlantı olduğunu savunurlarsa da bu aslında bir seçimdir. Ancak bu seçim bazı bilinçaltı mekanizmaların ürünü olduğundan bilinçli düzeydeki savunmalarına kendileri de inanırlar. Bu, çocukluk yıllarında oluşan ve babayı annenin elinden alarak ona karşı zafer kazanma tutkusu biçimde yerleşen bir nevrozun yetişkin yaşamdaki görüntüsüdür. Kişiliği güçlü sadist-mazoşistler içeren böyle bir kadın için ilişki kurduğu erkekten çok, o erkeğe sahip olan diğer kadın önemlidir ve mazoşizmi onun varlığı çevresinde yaşar. Bu nedenle, başlangıçta süper erkek (baba) görüntüsüyle kendisine Yaklaşan erkeğin gerisindeki çocuğu ve narsisist eğilimleri göremez. Esas olan, diğer kadına karşı açtığı ölüm-kalım niteliğindeki savaştır. Savaş genellikle ikinci kadının yenilgisiyle sonuçlanır.
Sayfa 132 - Metis, 27. Basım Temmuz 2023Kitabı okudu
Evliliğin mutsuzluğunu ve yalnızlığını oğluyla gidermeye çalışan bir anne, gerçekleşmemiş beklentilerini oğluna yüklemeye çalışan bir baba, kendi annesine ilişkin sorunları kızına aktararak ona yönelik kıskançlık nöbetleri yaşayan bir baba, erkeklere yönelik öfkesini kızına aşılayan bir anne, kendi annesine yönelik sorunları çözememiş olduğu için eşinin oğullarına gösterdiği ilgiyi kıskanan bir baba vb durumlar, çocukların gerek benliklerinin gerekse cinsel kimliklerinin gelişimini aksatan etmenlerdir.
Çağdaş evlilikler geleneksel evliliklerden farklıdır. Bu evliliklerde arkadaşlık öğesi güçlüdür. Dolayısıyla paylaşılan şeylerin sayısı daha fazladır. Kadın ve erkeğin dünyaları birbirinden çok ayrı değildir. Ne var ki, bu gibi evlilikler bazen aşırı bağımlılığa ve rol kargaşasına yol açabilir. Özellikle rol kargaşası çocuklar yönünden önemli bazı sorunlara neden olur. Geleneksel evliliklerde annenin ve babanın sorumlulukları belirgindir. Çağdaş evliliklerde ise çocuğa ilişkin herhangi bir konuda anne de, baba da kendi görüşlerini ortaya koyabilir. 
Sayfa 42 - Metis, 27. Basım Temmuz 2023Kitabı okudu
Anne-baba olmak, korumak demekti. Açlıktan, soğuktan, mikroptan, pasaklılıktan, kötülükten, bilgisizlikten, ve daha onlarca şeyden, çocuk kendisini korur hale gelene dek, korumak demekti. Çocuğu herkesten, hatta gerekirse kendi annenizden, kendi kardeşinizden, hatta gerekirse diğer çocuğunuzdan, hatta gerekirse kendinizden, korumak demekti. Çocuğu bir gün, kendisini gerekirse size karşı dahi koruyabileceği hale getirmek demekti. Çocuğun kanatlarını kırmak değil, güçlendirmek demekti.
“Birçok ana-baba, çocuklarını ne denli sevdiklerini sık sık dile getirirler. Ancak, çocuğun sevgi ihtiyacı sözcüklerle karşılanmaz. Bir insanı sevmek, onun gerçeklerini anlamaya çalışmayı da içerir.”