Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
''Herkesin bahanesi var, senin yok günahlı bir gölgenin serinliğinde biraz bekleyebilirsin, daha sonra burada kalamazsın, başa dönemezsin ama dön Eve dön! Şarkıya dön! Kalbine dön! Şarkıya dön! Kalbine dön! Eve dön! Kalbine dön! Eve dön! Şarkıya dön! Eve dönmek kendime sarkıntılık etmekten başka nedir? orada, arada bir beni yoklar intihara ayırdığım zamanlar bunlar temiz, kül bırakan zamanlardır düzgün sabuklamalardan bana kalan.. ''
377 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Mazlum ÖZEL ‘KANLI TOPRAKLAR’ ROMAN İNCELEMESİ YAPI: 1-Romanın Kimliği: 1934 yılı, Ağustos sonları. 2-İsim-içerik ilişkisi: Romanda geçen tüm haksızlıklar, ölümler, toprak(lar) için yaşanmıştır. 3-Olay örgüsü ve karakter analizleri: Romanın baş karakteri olan Topal Nuri’nin(bundan sonra Topal ismiyle
Kanlı Topraklar
Kanlı TopraklarOrhan Kemal · Everest Yayınları · 2018453 okunma
Reklam
288 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 günde okudu
Kitabın adını duyunca, hemen "aman domuz etine özendiriyorlar, ay çok iğrenç, çok pis kokuyor, hem haram bir kere" diye başlamayın. Kimsenin kimseye zorla bir şey yedirdiği yok. Hatta size bir sır vereyim, bu kitabı yazan adam, rakının yanında pesto soslu mücver yiyecek kadar vejetaryen. Etten tamamen vazgeçmeden önce sadece tavuk soslu
Domuz Kasabı
Domuz KasabıMehmet Mollaosmanoğlu · Profil Yayıncılık · 201627 okunma
Pek çokları uyumanın gerçeğe sırtını dönmek ya da kendisine sırt çevirmek olduğunu sanırlar. Gerçekte tam tersi olur. Uyumak insanın kendi içindeki en uç noktalara, bilincinin dipsiz kuyularına, insanın bilmek istemediği her şeyi, en çok korktuğu her şeyi, aşırı sevdiği her şeyi gelişigüzel yığdığı, kendi kafasının karanlık mahzenlerine inmektir. Uyumak yaşamın bilinmeyen yanını görmektir. Dekorun arkası bize saçma ve uyumsuz görünür, ama bu, göz aldatan şeyler artık etkili olmadıkları içindir. Düş daha gerçek biçimdeki yaşamımızdır. Gözlerimiz kapanınca körlüğümüz yok olur. Kendimizi aldatmak için yaptığımız çabalar, bilincimizle aynı anda durur, bu anda kendimizle baş başa olur, göz göze geliriz. Varlığımız göz önüne çıkar, doğamız kendisine zorla yaptırdıklarımızın hıncını çıkarır, kendisinden istediklerimize baş kaldırır. İnsan uykusuzluk çekiyorsa bu uyumaktan korktuğu içindir. İnsan uyku mahkemesine çırılçıplak çıkmaktan korkar.
Pek çokları uyumanın gerçeğe sırtını dönmek ya da kendisine sırt çevirmek olduğunu sanırlar. Gerçekte tam tersi olur. Uyumak insanın kendi içindeki en uç noktalara, bilincinin dipsiz kuyularına, insanın bilmek istemeyediği her şeyi, en çok korktuğu her şeyi, aşırı sevdiği her şeyi gelişigüzel yığdığı, kendi kafasının karanlık mahzenlerine inmektir. Uyumak yaşamın bilinmeyen yanını görmektir. Dekorun arkası bize saçma ve uyumsuz görünür, ama bu, göz aldatan şeyler artık etkili olmadıkları içindir. Düş daha gerçek biçimdeki yaşamımızdır. Gözlerimiz kapanınca körlüğümüz yok olur. Kendimizi aldatmak için yaptığımız çabalar, bilincimizle aynı anda durur, bu anda kendimizle baş başa olur, göz göze geliriz. Varlığımız göz önüne çıkar, doğamız kendisine zorla yaptıklarımızın hıncını çıkarır, kendisinden istediklerimize baş kaldırır. İnsan uykusuzluk çekiyorsa bu uyumaktan korktuğu içindir. İnsan uyku mahkemesine çırılçıplak çıkmaktan korkar.
Sayfa 51 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Pek çokları uyumanın gerçeğe sırtını dönmek ya da kendisine sırt çevirmek olduğunu sanırlar. Gerçekte tam tersi olur. Uyumak insanın kendi içindeki en uç noktalara, bilincinin dipsiz kuyularına, insanın bilmek istemediği her şeyi, en çok korktuğu her şeyi, aşırı sevdiği her şeyi gelişigüzel yığdığı, kendi kafasının karanlık mahzenlerine inmektir. Uyumak yaşamın bilinmeyen yanını görmektir. Dekorun arkası bize saçma ve uyumsuz görünür, ama bu, göz aldatan şeyler artık etkili olmadıkları içindir. Düş daha gerçek biçimdeki yaşamımızdır. Gözlerimiz kapanınca körlüğümüz yok olur. Kendimizi aldatmak için yaptığımız çabalar, bilincimizle aynı anda durur, bu anda kendimizle baş başa olur, göz göze geliriz. Varlığımız göz önüne çıkar, doğamız kendisine zorla yaptırdıklarımızın hıncını çıkarır, kendisinden istediklerimize baş kaldırır. İnsan uykusuzluk çekiyorsa bu uyumaktan korktuğu içindir. İnsan uyku mahkemesine çırılçıplak çıkmaktan korkar.”
Reklam
Ayran
Köyden istasyona giden yol, eriyen karlarla diz boyu çamurdu. İki mızrak boyu yükselen güneş, tarlaları hala örten karların üzerinde pırıltılarla ve göz kamaştırarak yanıyor, fakat yoldaki pis su birikintilerine vurunca donuk sarı bir renk alıp boğuluyordu. Kocaman ve altı çivili kunduralarını çıplak ayaklarına geçirmiş olan küçük Hasan,
Havatır Yıllardan bir yıl, Günlerden bir gün; Diyor ki akıl: Solgun ve ölgün Bir yaprak gibi Olursun sen de.
İsmail Kılıçarslan - Yavaşlık İçin Darmadağınık Notlar
Reha Çamuroğlu'nun 'İsmail'de anlattığı bir mesele vardır. Şeyh Cüneyd, halifeleri ile divan toplar. Halifeler, divan saati gelirler, diz kırıp otururlar. Diz üzerinde sekiz saat aralıksız susulur. Tek bir cümle, tek bir kelime çıkmaz ağızlardan. Sekiz saatin sonunda Şeyh Cüneyd 'başka bir şey yoksa divan bitmiştir' der. Elbette başka bir şey
Bu, en başa dönmek mi? Herhalde o anlama geliyor. Yitirecek daha fazla bir şeyim yok. Canımdan başka. Gayet açık.
Sayfa 986 - UşikavaKitabı okudu
Reklam
Hâlbuki başa dönmek istiyorum ben, tüm satırları baştan yazmayı, tüm hikâyeyi yok saymayı diliyorum.
Sayfa 23
Halbuki başa dönmek istiyorum ben, tüm satırları baştan yazmayı, tüm hikayeyi yok saymayı diliyorum.
Merve Özdolap
Halbuki başa dönmek istiyorum ben, tüm satırları baştan yazmayı, tüm hikayeyi yok saymayı diliyorum.
315 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.