Oğuz Atay'a AİT DEĞİLDİR...
#Biliyor musun Olric
Neyi efendimiz?
Onunla ne zaman lades oynasak hep o kazandı.
Neden efendimiz?
Kalbimdeyken nasıl aklımda derdim?
İçim daraldığı, canım sıkıldığı için yazıyorum bu satırları. Yazmazsam ruhsal bir bunalım içine girecekmişim gibi geliyor. Doğrusunu istersen, sevgili okuyucu, yazı yazmak beni ziyadesiyle rahat hissettiriyor. Kimseye eyvallahım olmuyor yazarken, kimsenin nazını çekmeme gerek kalmıyor. Yazım, beni bütün dikkatiyle dinliyor. Bir an olsun bana
Kaç hayat tanırsın bir kitapta?
Kaç yolculuğa çıkarsın?
Ve kaçından sağ çıkabilirsin bu yolculukların?
Yaralar vardır, kabuk bağlar. Kurcalamadığın zaman kanamaz. Ama bir gün bir bakmışsın, deşilmiş yaran. Hiç olmadığı gibi, hiç olmayacak bir zaman.
"Sana hangi derdimle ağlayayım bilmem ki," diyordu
Bazen yorgunum dersin,
Sırtında taş mı taşıdın derler.
Mecal bulup
Taş sadece sırtta taşınmaz diyemezsin.
Ve anlarsın ki hal bilmezin yanında
Dert bile çekilmez.
Allah bizi yük olanlardan değil,
Yük alanlardan eylesin…
(ALINTI)
Özlemek için Nazım var,
Mavi için Edip...
Rakı için Can Yücel
Sevmek için Cemal Süreya
Sevda için Ahmet Arif.
Bazen özledim diyemezsin,
Nazım okuyorum dersin.
∆
«Sizi sevmiyorum ey insanlar!»
∆
İlk cümlesinde bile kendimi bulduğum :) , bitmesin diye azar azar okuduğum, güldürürken düşündüren nadir kitaplardan. Çok ciddi eleştiriler ve tespitler yaparken okuyucuyu kesinlikle sıkmıyor. Her bölüm bir tarihte yazılmış. Misal ilk bölüm 1 aralık 2006 , tıpkı günlük gibi.
Kitabı okumaya başladığımda da okurken
"Ne zaman elime bir kalem alsam
Sana seslenmek geliyor içimden"
Bazen öyle anlar gelir ki kendini bir yerlere atıp ağlamaya, sustuklarını haykırmaya çalışırsın.
Haykırırsın sonuna kadar, kendi sesimi duymayayım diye.
Ne kadar çabalasan da etrafında sadece yalnızlığının sığınağını saran o hüzünden örülü duvarlarla baş başa kaldığını
-Bugün ne kadar garipsin!
-Ben mi? Öyle mi dersin? Garip değilim, ama kötüyüm. Böyle olurum bazen. Canım hep ağlamak ister. Çok aptalca bir şey, ama geçer.
zaman bir yılı daha süpürdü
baktın mı
geçmişin temiz mi
temiz mi yürünen sokaklar .
kimsenin gördüğünde mutlu olduğu biri olmasan
dert etme , kendi gördüklerin ile mutlu ol
bakarsın gelecek yıl daha az üzülürsün
ama bu yıl ki acını yine de unutma olur mu
attığın adımların
seni göğe çıkarmaz ama uçurumdan atabilir
kahve içeceğin insanları da
⭕ Oğuz Atay adına Sahte Alıntılar derlemesi❗
Not: Alıntıları toplayan ben değilim, alıntıları derleyen kişiler, bizzat araştırma sonucu derlemiştir. Ben sadece teyit amaçlı, bir faydası dokunur umuduyla paylaşıyorum.
Ulaşmayı kolaylaştırmak açısından bio'ma da sabitleyeceğim...
____________________________________
Biliyor musun
***
Ne yaparsan yap olmaz bazen.
Ama o kadar güzel olmaz ki;
“Ancak bu kadar güzel olmayabilirdi" dersin.
Ve aklına gelir:
“Kadere imân eden, kederden emin olur.”
Sonra anlarsın ki, nar tanelerini teker teker
yerli yerine yerleştiren Rabbin, seni de
hangi gönüle yerleştireceğini bilir.
Tek yapman gereken kara geceleri kudret kalemiyle
Bazen veda edemezsin
Zaten sana nasıl veda edilir bilmem ki
Git diyemem,kal zaten hiç diyemem...
Susarım sadece...
Beni suskunluğumdan anla olur mu?
En çok konuşmak istediğim de en çok susmak zorunda kaldığımda sensin.
Böyledir hayat en çok sevdiklerinle yakar canını.
O seni hiçe sayarken bile mutlu olsun dersin
Elinde avucunda var sayarken bile onu kötüleyemezsin.
Sevgi kör eder seni.
Kendine saygını yitirecek kadar kör eder.
Sen benim kendime yapmış olduğum en büyük saygısızlıksın.
E.Y✒
Asırlardan beri süre gelen “devlet” hakkında yazılan bütün eserlerin yazımlarının aslında birer cevap olduğunun gerçeği su götürmezdir. Aristoteles’ten günümüze kadar yazılan bütün bu eserler aslında “Devlet” isimli bu esere cevaptır.
Platon MÖ 428 - 348 tarihleri arasında yaşamış ileri görüşlü Yunan düşünce adamı, ekstremisttir. Platon