Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şâyet, "Nefsim istediğim evrâdı yerine getirme hususunda bana itâat etmiyor. Buna göre ben nasıl davranayım?" dersen derim ki; Yapacak olduğun, bu hususta cehd u gayret gösterenlerin faziletlerine dâir rivayet edilen haberleri ona duyurmaktır. Ayrıca bu hususta en müessir ilâç, ibâdette cehd u gayret gösteren sâlih bir kimseye arkadaş olmak, sözlerini dinleyip ona uymaktır. Nitekim birisi: "İbâdette bana ağırlık geldiği vakit, Muhammed b. Vâsi'in durumuna, cehd ü gayretine bakar ve bir hafta bu hevesle çalışırdım. Ancak bu çâre, bâzen zorlaşabilir. Çünkü bu zamanda eskiler gibi ibâdet eden az bulunur. Onun için böyle bir adam aramaktansa, eski âbidlerin ibâdetleri hakkında duydukları ile meşgul olmalıdır. Çünkü hakkında en hayırlısı, onları düşünmek, onların cehd u gayretlerini hatırlayıp ona göre hareket etmektir. Onlar gitti, fakat ibâdetleri ebedî olarak defterlerine kaydedildi. Bu ibâdetleri sayesinde ebedî nîmetlere ulaştılar. Onlara uyanlara ne mutlu? Onlara uymayıp üç günlük dünyayı nefislerinin arzusu istikametinde geçirip ebedî hasretlere düşenlere de ne yazık? Bundan Allah'a sığınırız.
Sayfa 362Kitabı okudu
Reklam
Derin sularda yalnız bir mümin: Garaudy 1
Yıldız Ramazanoğlu son aylarda Roger Garaudy okumaları yapmakta idi. Okumalarının sonucunda Garaudy’nin Türkçedeki mütercimi Cemal Aydın ile uzun, dolu dolu bir söyleşi gerçekleştirdi. Garaudy üzerine yapılmış bu derinlikli ve ne yazık ki bir “ilk” olan önemli söyleşiyi sizlere sunuyoruz. Cemal Aydın, 1948 Isparta, Şarkikaraağaç doğumlu. İstanbul
Ben sık sık böyle,” vay canına! “ da derim. Bu biraz ağzımın bozuk oluşundan, biraz da , bazen yaşımdan küçük biri gibi davrandığımdan.
"Vay canına!" dedim. Ben sık sık böyle "Vay canına" da derim. Bu biraz ağzımın bozuk oluşundan, biraz da bazen kendi yaşından küçük biri gibi davrandığımdan.
Ben sık sık böyle, “Vay canına!” da derim. Bu, biraz ağzımın bozuk oluşundan, biraz da, bazen yaşımdan küçük biri gibi davrandığımdan.
Reklam
_Her şey algıdır. Herhangi bir şeyi itici ya da çekici kılan tamamen senin zihnindir. Karar veren faktör sensin. _Zihin, aldatıcıdır. Gerçekte ikilem yoktur. Gerçekte sorun yoktur. Hiç olmamıştır, hiç olmayacaktır. Zihinde sorunlar vardır ve sen gerçekliğe zihnin aracılığıyla bakarsın. Böylece gerçeklik sorunlu olur. _Sağlıksız bir zihinle ne
Ben sık sık böyle “vay canına!” Da derim.Bu, biraz ağzımın bozuk oluşundan,biraz da bazen yaşımdan küçük biri gibi davrandığımdan.O zaman on altı yaşındaydım, şimdi on yedi oldum ama bazen on üç yaşındaymışım gibi davrandığım da oluyor.Çok gülünç bu,aslında.Çünkü boyum bir seksen dokuz ve saçımda aklar var.
Nefsim ... bana itâat etmiyor. Buna göre ben nasıl davranayım?
Şâyet, "Nefsim istediğim evrâdı yerine getirme hususunda bana itâat etmiyor. Buna göre ben nasıl davranayım?" dersen derim ki; Yapacak olduğun, bu hususta cehd u gayret gösterenlerin faziletlerine dair rivayet edilen haberleri ona duyurmaktır. Ayrıca bu hususta en müessir ilaç, ibâdette cehd u gayret gösteren sålih bir kimseye arkadaş olmak, sözlerini dinleyip ona uymaktır. Nitekim birisi: "İbâdette bana ağırlık geldiği vakit, Muhammed b. Vâsi'in durumuna, cehd ü gayretine bakar ve bir hafta bu hevesle çalışırdım. Ancak bu çâre, bâzen zorlaşabilir. Çünkü bu zamanda eskiler gibi ibâdet eden az bulunur. Onun için böyle bir adam aramaktansa, eski âbidlerin ibâdetleri hakkında duyduklari ile meşgul olmalıdır. Çünkü hakkında en hayırlısı, onları düşün mek, onların cehd u gayretlerini hatırlayıp ona göre hareket etmektir. Onlar gitti, fakat ibâdetleri ebedî olarak defterlerine kaydedildi. Bu ibâdetleri sayesinde ebedî nîmetlere ulaştılar. Onlara uyanlara ne mutlu? Onlara uymayıp üç günlük dünyayı nefisterinin arzusu istikametinde geçirip ebedî hasretlere düşenlere de ne yazık? Bundan Allah'a sığınırız.-
Sayfa 362
Kafamı salladım. Ben kafamı epey sık sallarım. "Vay canına!" dedim. Ben sık sık böyle, "Vay canına!" da derim. Bu, biraz ağzımın bozuk oluşundan, biraz da, bazen yaşımdan küçük biri gibi davrandığımdan.
Kendimi okumalar :DKitabı okudu
Reklam
"Vay canına!" dedim. Ben sık sık böyle, "vay canına!" da derim. Bu, biraz ağzımın bozuk oluşundan, biraz da, bazen yaşımdan küçük biri gibi davrandığımdan. O zaman 16 yaşındaydım, şimdi 17 oldum, ama bazen 13 yaşındaymışım gibi davrandığım da oluyor. Çok gülünç bu, aslında. Çünkü boyum bir seksen dokuz ve saçımda aklar var. Gerçekten var.
Sayfa 14
DTCF'nin iç yüzü
BİR FAKÜLTENİN İÇ YÜZÜ Ulus Meydanından Yenişehir’e doğru muazzam büyük caddenin üzerinde uzayan bir bina var. Alnında, “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” yazılı. Hayran hayran bakıyorsunuz. Ne güzel bina, ne büyük söz. Hele bir de içeri girin. Korkmayın, çekinmeyin. Bu fakültenin içini, dışını ben çok iyi bilirim. Dört yıl orada bulundum. Ben
20 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.