Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kalp İnsaniyetin Duygu Merkezidir.
Nörobiyolojik olarak kalbin küçük bir beyni olduğu ispatlanmış durumdadır . Buna ister kalp gözü , ister süveyda , ister fuåd , ister basiret , ister sir , hatta isterse sırrü's serair ( sırların sırrı ) denilsin , hepsi tamamen gönül tanımıyla alakalıdır . Beyne göre bilgi nöronları çok azdır ama duygusal nöronlarıyla pekålå her şeyi
Sayfa 86 - 87,88Kitabı okudu
Reklam
Metin Savaş, Sevda Gibi Bir Gizli Emel
//Demet Yener Metin Savaş gibi değerli bir yazar tarafından kaleme alınan Nihal Atsız'ın Ruh Adam çözümlemelerini konu alan Sevda Gibi Bir Gizli Emel adlı kitap, Atsız'ı anlamak isteyenler için başucu kitabı niteliğinde bir eserdir. Kim bu Metin Savaş? Metin Savaş, milliyetçi-Türkçü yazar camiası içinde sıcakkanlı halleri ve bilgisiyle
Masumiyet kapıdır, masumiyet yoluyla güzelliğin içine girersin. Ne kadar masum hale gelirsen, varoluş o kadar güzel hale gelir. Ne kadar bilgili olursan, varoluş o kadar çirkinleşir çünkü sonuçlardan hareket etmeye başlarsın, bilgiden hareket etmeye başlarsın. Bildiğin anda, bütün şiiri yok edersin. Bildiğin ve bildiğini düşündüğün anda, kendinle gerçekten olan arasında bir bariyer yaratırsın. O zaman her şey çarpıtılmış olur. Bu ilk günahtır. Ve bu İncil’de Adem ve Havva’nın ağaçtan elma yerine hikayesidir. Bu elmayı yediklerinde, cennetten çıkarılmışlardır. Biri onları dışarı attığı için değil, Tanrı onların dışarı çıkarılmasını emrettiği için değil, kendileri düştüler. Kendilerinin artık masum olmadıklarını, varoluşdan ayrı olduklarını, ego olduklarını bilerek… bilmek, böyle bir engel, demirden bir engel yarattı. Bilgiyi kus, bilgi ağacının meyvesi kusulmalıdır. İşte meditasyon bu işe yarıyor.
Sayfa 143 - Ganj YayıneviKitabı okudu
Havva, yılan ve bilgi ağacının meyvesi tahakkümün nedenleri değil, kurbanlarıdır.
Evrimin birinci aşamasında Tanrı mutlak bir hükümdar olaraka algılanmaktadır. Doğayı ve insanoğlunu o yaratmıştır, onlardan hoşnut olmadığı takdirde yarattığı şeyleri yok etme hakkına sahiptir. Öte yandan Tanrı'nın insanlık üzerindeki mutlak iktidarı, insanoğlunun Tanrı'nın potansiyel rakibi olduğu düşüncesiyle dengelenmektedir. İnsanoğlu ancak bilgi ağacıyla yaşam ağacının meyvelerini yiyebilirse Tanrı haline dönüşebilir. Bilgi ağacının meyvesi insanoğluna Tanrı'nın erdemlerini, yaşam ağacının meyvesi ise Tanrı'nın ölümsüzlüğünü vermektedir. Adem'le Havva şeytanın teşvikiyle bilgi ağacının meyvesini tadarak iki adımdan birincisini atarlar. Bunun üzerine Tanrı yüce konumunun tehdit altında olduğunu hisseder. "Adem iyiyle köyüyü bilmekle bizlerden biri gibi oldu. Artık yaşam ağacına uzanıp meyve almasına, yiyip ölümsüz olmasına izin verilmemeli." der. Tanrı kendini bu tehlikeden kurtarmak amacıyla insanoğlunu Cennet Bahçesi'nden kovar ve yaşam süresini yüz yirmi yıl ile sınırlandırır.
Reklam
Agustinos, cinsel davranışı, ilk günah öncesi ve sonrası arasında farklı ilkelere ve doğalara sahipmiş gibi düşünmektedir. Adem ve Havva’nın henüz “cennetten kovulmadan" bazı “cinsel davranışlarda” ve “ilişkilerde” bulundukları düşüncesini kabul eden Agustinos, bu cinsel etkinliğin niteliğini olağan cinsellikten tümüyle ayırır: Adem, cinsel organlarına ve duyularına, aynen bedeninin “zevk ve hazlara kapılmak yoluyla işlemeyen” diğer organları -sözgelimi el ve ayaklar- kadar hâkimdir. Cinsel dürtüler ve hazlar onun bedenine yabancı, dıştan müdahale eden “günah tutkuları” olarak henüz ortalıkta görünmez. Ancak “bilgi ağacının meyvesi tadıldıktan” sonra yeryüzüne kovulan ve orada “aileyi” oluşturan Adem ve Havva, artık cinselliklerini tüm insanların sahip oldukları biçimde, “sürekli bir günah” olarak yaşamaya başlarlar. Cinsel organlar artık eller ve ayaklar gibi benliğin emirlerine itaat etmez, cinsel ilişkinin doruğu, bir hazlar patlaması şeklinde beliren bir hastalıkmışçasına, kasılmalar, spazmlar biçiminde gerçekleşmeye başlar. Cinsellik, artık yalnızca günahın tatlı yüzlü, onun hastalıklı ve yıkıcı bir iğvasından başka bir şey değildir.
Sayfa 120Kitabı okudu
Büyük evren ağacının meyvesi insandır. İnsanın meyvesi ise bilgidir. İnsan bilgi için vardır.
Sayfa 132 - ÖNSÖZ YAYINCILIKKitabı okudu
İlk karşına çıkanla tartışma; yalnızca iyi tanıdığın, saçmasapan şeyleri savunmayacak kadar anlama yetisine sahip olduğunu ve utanılacak durumlara düşmeyeceğini bildiğin kişilerle tartış; otoritenin dikte ettiklerine göre değil, nedenlere, gerekçelere dayanarak tartışmayı bilenlerle; sunulan nedenleri dinleyip dikkate alanlarla; ve nihayet, gerçeğe değer veren, karşı tarafın ağzından bile olsa iyi nedenleri memnuniyetle dinleyen ve doğruyu karşı taraf söylediğinde, yani kendisi haksız olduğunda da bunu hazmedebilecek kadar adalet duygusuna sahip olanlarla tartış. Demek ki yüz kişi içinde tartışmaya layık bir kişi bile zor çıkar. Geri kalanı ise bırakın ne isterlerse onu konuşsunlar, çünkü 'budalalık insan hakkıdır' Voltaire’in dediğini de hatırlayalım: 'Barış gerçekten daha değerlidir' ve bir Arap atasözü: 'Susma ağacının meyvesi barıştır.' Aslında akılların karşılaşması, çarpışması olarak tartışma çoğu zaman karşılıklı yarar sağlar; kendi düşüncelerimizi düzeltmeye, yeni görüşler üretmeye olanak verir. Ama bunun için, tartışmacıların bilgi ve zihin gücü bakımından birbirine oldukça yakın düzeyde bulunması gereklidir. Birinin bilgisi eksikse, her şeyi anlayamaz, seviyeli değildir. Zihin gücü yetersizse, bunun getirdiği kızgınlık onu sahtekarlığa, hilekarlığa veya kabalığa sürükleyecektir'
Aile ve cinsel münasebet!
... “bilgi ağacının meyvesi tadıldıktan” sonra yeryüzüne kovulan ve oarada “AİLEYİ” oluşturan Adem ve Havva, artık cinselliklerini tüm insanların sahip oldukları biçimde, “sürekli bir GÜNAH” olarak yaşamaya başlarlar. Cinsel organlar artık eller ve ayaklar gibi benliğin emirlerine itaat etmez, cinsel ilişkinin doğruğu, bir hazlar patlaması şeklinde beliren bir HASTALIKMIŞÇASINA, kasılmalar, spazmlar biçiminde gerçekleşmeye başlar. Cinsellik, artık yalnızca günahı tatlı yüzlü, onun hastalıklı ve yıkıcı bir iğvasından başka bir şey değildir... Cinselliğin büyük bir sorun olduğu, bu yüzden “asgari olarak” inananların ırkının sürmesi için gerekli olduğundan, tekeşli evlilik içine “HAPSEDİLMESİ” nin zorunluluğu.
Sayfa 120 - İletişim Yayınları
Reklam
matematik bilgi ağacının en kutsal meyvesi mi yoksa?
Sayfa 20 - Altın Kitaplar / 1.B. - MucizeKitabı okudu
İlk kadın ve ilk erkeğin cennetteki yaşamları kendine yeterli ve huzurlu, tüm ihtiyaçları karşılanıyor ama bu, tüm arzuladıklarını elde ettikleri anlamına gelmiyor; çünkü ihtiyaçların ve arzuların farklı olabileceği birazdan ortaya çıkacak. Cennetteki tek yasak, elma yeme yasağı. Elma, mesela şeftali kadar baştan çıkarıcı bir meyve olmadığından, elma yememekle çok büyük kayıpları olmaz sanıyoruz ama yanılıyoruz, çünkü elma aslında bilgi ağacının meyvesi. Yani onu yiyen doğru ve yanlışı birbirinden ayırmayı öğreniyor. Neden Tanrı insanların bilgi edinmesini istemiyor olabilir? Acaba masumiyet ve huzurun korunmasının ancak cehalet sayesinde mümkün olabileceğini ima ediyor olabilir mi?
35 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.