Etnikliğin nesnel bir gerçeklik olduğunu varsayıyor, halbuki etniklik basit bir bilinç olayıdır yalnızca
Sayfa 34·Kitabı okuyor
Bencil kişi kendini çok fazla değil çok az sever, hatta kendinden nefret eder. Üretici olmamasının bir belirtisi olan bu kendinden hoşlanmama ve kendine ilgi göstermeme, onu boş ve huzursuz kılar. Böyle bir kişi mutsuzdur ve kendisine bilinç dışı engeller koyarak, ulaşamadığı doygunlukları öfkeyle, yaşamdan kopartıp almaya çabalar. Görünüşte kendisiyle fazla ilgilenmektedir, fakat aslında bu gerçek kimliğine ilgi göstermedeki beceriksizliğinin üstünü örtmek ve gidermek için yapılan başarısız deneylerdir. Freud, bencil kişinin sevgiyi başkalarından alıp kendine yönlendirdiği için narsist olduğunu söylemiştir. Bencil kişilerin başkalarını sevemedikleri bir gerçektir. Fakat onlar kendilerini de sevme yetisinden yoksundurlar.
Sayfa 65·Kitabı okuyor
Reklam
Zamanın ve mekânın tespiti hudutlar hakkında zihnimizi teçhiz eder. Zaman ve mekân bize insanlığa şahitlik edebilmemiz üzere verilmiştir. Şahitlik şuur ister, bilinç ister. Gözleme aldığımız vukuatın hep intiba seviyesinde kalması bilinç noksanlığı sebebiyledir.
Sayfa 47
"Bazen kelimeler bilinç akışına kapılıp gelen, suda sürüklenen yapraklara benzer, düştükleri ağaç, düşme zamanları, düşme nedenleri hiç düşünülmez."
Sayfa 10 - Can Yayınları // Kağıt Kitaplar·Kitabı okuyor
Dünya objektif bir gerçeklik değil, subjektif bir deneyimdir
Dünya ne iyidir, ne kötüdür. Sadece senin gördüğün kadardır. Algı Gerçekliği Belirler • Her insan, kendi bilinç düzeyine, inançlarına, geçmiş deneyimlerine göre dünyayı algılar. • Aynı olay, farklı insanlar için farklı anlamlar taşır. Örnek: Yağmur birine huzur verirken, diğerine melankoli getirebilir. Bakış Açısı Her Şeyi Değiştirir • Dünya objektif bir gerçeklik değil, subjektif bir deneyimdir. • Zihninle, duygularınla, içsel halinle ne görüyorsan, senin “dünyan” odur. İç Dünya = Dış Dünya • İçsel olarak huzurlu bir insan, dış dünyada daha fazla güzellik ve anlam görür. • İçsel çatışma yaşayan biri, dış dünyada da kaos ve tehdit algılar. “Sen nasılsan, dünya da öyledir.” Felsefi Kökler • Bu düşünce, Sufizm, Buddhizm, Kant’ın fenomen teorisi, ve Jung’un projeksiyon kavramıyla örtüşür. • İnsanın dış dünyayı değil, dış dünyanın zihin içindeki temsilini yaşadığı vurgulanır. Senin dünyan, senin algın kadardır. Dünya ne iyidir, ne kötüdür; sadece senin gördüğün kadardır. Gerçekliği dönüştürmenin yolu, kendini dönüştürmek, sınırlarını bilmek ve kendini tanımaktır.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.