Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dalgalar sürükleyin beni de enginlere, Kumların arasında ben de bir parça taşım. «Ayrılmayız, beraber dalarız derinlere!» Derken, bırakıp gitti elimi arkadaşım.
“Ya ben! Ben ne yapayım?” Ah niçin o sürekli böyleydi? Dünyada sessizlik ve rahatın hep şüpheden doğduğunu görüp kendini üzen şeylerin de hep kendi hayal gücünün, kendi yaptıklarının ürünü olduğunu düşünerek, kendine, ruhuna karşı bir şey yapamadığından kendini düzeltmek için bir çare bulamadığından deliren bir öfke ve kızgınlık duyuyordu. Önce birden uçmak için gökyüzünü yeterli bulmayan bir şiir, bir yüce emel, bir masum arzu ile boğulur, o zaman bir hiç için canını verecek hâle gelirdi. Fakat sonra yine o hiçlerden biriyle bütün uçma arzusu yaralanır, bütün araştırması her şiiri bir yara yapan bütün inceleme melekeleri uyanır, hayatın, dünyanın insanların, ruh ve kalbin ne olduğunu soğukkanlılıkla, kendine karşı bile düşmanca, bir parça bile şiire yenilmeyerek, arzularının ne iğrenç, emellerinin ne gülünç, başarılarının ne miskin, bütün mutlulukların, neşelerin ne kadar süslü olurlarsa olsunlar ne pis olduğunu düşünmekten doğan ümitsizlik ve korku ile yıkılır, sisli, küflü kalırdı. Ah, ara sıra ruhunu heyecanla titreten o temiz sevgi ve şiir sürekli olsaydı... Herkes gibi o da hayatı sade, renkli, günahsız gözlerle görseydi... Hayat onu kollarının arasına alıp tırnakları, dişleriyle paralayarak bu hâle getirmemiş olsaydı...
Sayfa 82 - PdfKitabı okuyor
Reklam
Ben dünyaya bir idare lambası altında geldim Yeryüzü Birinci Dünya Harbi'ni yaşıyordu Başımın üstünde mendil boyunda bulutlar vardı Yunan Harbi'nde yanan şehirlerimizi bir dağdan seyrettim O çadır çadır insanları askerleri esirleri Arkalarında bir gömlekle kaçan halkımızı İlk topu ilk tayyareyi gördüm Anam kardeşim ve ben ayaktaydık Kapanık dükkanlarıyla çarşılarımıza yağmur yağıyordu Her sınıf insanıyla şehrim dağlara taşınmıştı O yangından nehirlerimiz dağlarımız ve çeşmelerimiz kurtuldular Yanmış ve yakılmış şehrimize bir akşamüzeri askerlerimiz girdi Kursaklarında bir parça ekmekle insanlar ayaktaydı O gün dünyayı ve insanları tanıdım O gün ayağımın dibindeki şehirden ağlamayı öğrendim
Sayfa 75 - 1919Kitabı okuyor
Raif..
Ben bu kadını 7 yaşımdan beri okudum kitaplardan 5 yaşımdan beri kurduğum hayal dünyalarından tanıyordum onda Halit ziya'nın nihalinden Vecihi Bey'in mehcure'sinden şövalye buridan'nın sevgilisinden ve tarih kitaplarında okudum kleopatra'dan hatta mevlit dinlerken tasavvur ettiğim Muhammed'in annesi Amine hatun'dan birer parça vardı o benim hayalimdeki bütün kadınların bir birleşimi bir karışımıydı....
❝Bu deftere yazdığım satırları sana elbette gönderemem. Sair zaman olsa okumak dahi istemeyeceğim bu satırları nasıl yazdığıma ben bile hayret ediyorum. Ama yazmak iyi geliyor. Yazdıkça içimdeki zehri akıtacağım sanıyorum. Yazarsam, bütün bu dehşetin kelimeler dünyasında bir karşılığını bulursam bir parça hafifleyeceğim zannediyorum. Kelimeye dökülen acım bir taraftan hafifliyor. Yazdıkça kendime ve bütün bu olanlara uzaktan bakabiliyorum çünkü. Uzaktan baktığımda ise başka bir zamanın, başka bir hayatın varlığına olan inancım pekişiyor. Kendi bedenini gören bir ruhum ben şimdi.❞
Sayfa 395 - İsmail ~ Kırık Kafiye
“Gerçi ben hiçbir zaman takdirname için çalışmıyorum. Çocuklara,gençlere okuma sevgisi aşılamak. Onların akıl,bilim yolunda ilerlemesini sağlamak. Bunu başarıp halkın yüzünde bir parça sevinç görmek benim için en büyük mutluluktur.”
Reklam
Cahilime gelsin bu alıntı 12.ciltten
Hakîm et-Tirmizî'nin bildirdiğine göre Zübeyr b. el-Avvam der ki: Gelip Resûlullah'ın (sallallahu aleyhi vesellem) önünde oturdum, Allah'ın Resûlü (sallallahu aleyhi vesellem) gelip sarığımı arkadan tutup şöyle buyurdu: "Ey Zübeyr! Özel olarak sana, genel olarak ta insanlara gönderilen bir elçiyim. Rabbinizin ne buyurduğunu
Sayfa 213 - Ocak Yayıncılık 1.baskı Kasım 2012 istanbulKitabı okuyor
Uzun süredir böyle vurucu bir pasaj okumamıştım. Keyif aldım.
"Yolumun üzerinde izleyebileceğim birini bulamadım," dedi... ...boş rüzgâra yüksek sesle. "Senden başka hiç kimseyi. Ve sen kendi yoluna gitmelisin, benim değil. Yine de senin krallığın bir parça da benim krallığım olacak. Çünkü seni ilk ben tanıdım! Seni ilk ben tanıdım!.. ...Ve eğer ben düşersem, sen de düşersin ve geri kalan her şey... Bir süre için, bir süre için. Hiçbir karanlık sonsuza dek sürmez. Orada bile yıldızlar var..."
Sayfa 384 - Metis Yayınları, Yedinci Basım: Temmuz 2023Kitabı okuyor
“Seni seviyorum.” “Ben de seni seviyorum, hırsız."
Sayfa 288 - Ren KitapKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.