Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Geceleri sabahlara kadar okumayayım da ne yapayım? Ben, el ayak çekildikten sonra odamın kapısını sürmeleyip kitaplarımla baş başa kalmak saatini dört gözle beklerim. Çünkü, bu ömrümün bütün hazin sergüzeştini ve yaşadığım anın ağır sıkıntısını unuttuğum tek saattir. O vakit, bu çıplak ve yalçın oda, gerçek dünyadan daha geniş, daha ferahlı bir alemin munis, sevimli ve her biri sihir ve füsunla yoğrulmuş mahlükları ile dolmaya başlar. 21
Vakit varken, yaşanmalı..
Kılığı düzgün bir adamın sokakta simit yemesi yasaktır. Bütün yasaklar gibi bunun da bir kaçamak yolu yok mu? Simidi kır, cebine sok. Tek elinle bir lokma koparıp, kimseye sezdirmeden ağzına at. Ama, ben dişlerim sağlamken ısıracağım.
Reklam
Ara sıra sinemaya –ibret için– gittiğimden bana, İstanbul içindeki insanlar, o dakikada sinemada geçmiş zamanın gölgelerini hazır zamana getirmek cihetiyle, ölmüş olanları ayakta gezer suretinde gösterdikleri gibi aynen ben de o vakit gördüğüm insanları, ayakta gezen cenazeler vaziyetinde gördüm. Hayalim dedi ki: "Madem bu kabristanda olanlardan bir kısmı sinemada gezer gibi görülüyor; ileride kat'iyen bu kabristana girecekleri, girmiş gibi gör; onlar da cenazelerdir, geziyorlar." Tarihçe-i Hayat
Her vakit bir şeyler öğrenmek için yanıyor,tutuşuyordu. Sığamıyordu hiçbir yere.
Bir engel aramakla vakit kaybetme, belki hiçbir engel yoktur. Franz Kafka
Tasavvufi konuları anlattığı vakit Yahya'nın gözlerindeki ışık bir başka hale bürünüyordu sanki ve içinde bir ateş alazlandıkça azalanıyordu. Ayrı bir aşkla bakıyordu gözleri.
Reklam
İstemeye başlamadan evvel, öncelikle yaşamının hangi yönde ilerlemesini istediğine karar vermelisin. Karar verirken bütün kapıların sana açık olduğunu hatırlatmak istiyorum, bütün. O halde, önce kim olmak istediğini bir düşün. Daha sonra, şu anda kim olduğunu belirle. Eğer bu iki şahıs arasında büyük fark varsa, o zaman dikkatini hemen olmak istediğin kişiye odaklamalısın. Olmak istemediğin kişiyle daha fazla vakit harcamamalı, kendini onunla özdeşleştirmekten vazgeçmelisin.
Birçok fedakarlıklara hazırlanmak lazım geldiğini anlıyordum. İçimde hep ne olduklarını bilmediğim gizli ve meçhul ümitlere sarılmıştım; onlar olmasa bir saniye nefes alamazdım; çünkü bütün hesaplar aleyhime çıkıyordu, bu meçhul ümitler beni aldatırlarsa mahvolacaktım. Meçhul ümitlere inanmadığım an, beni kurtaracak şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum. Ümit etmek bile az. Emin olmak ihtiyacı. Yalancı istikbalin şüpheli vaatlerine değil, teminatına ve senedine ihtiyacım var. Halbuki o vaat bile etmiyor ve kendisine beni nasıl karşılayacağını sorduğum vakit, korkunç bir dilsizlikle susuyor.
"Bir dilek tut Kazi. Bir tane yarın için, bir tane ertesi gün için ve bir tane de sonraki gün için tut. Bir tanesi mutlaka gerçek olur." Çünkü eğer yarın ya da ertesi güne inanırsam, belki de sihre gerçek olacak kadar vakit tanımış olurdum. Ya da daha iyisi, belki de artık sihre ihtiyacım kalmazdı.
Sayfa 225
#Tamamile doğrudur.
-Tanrı'nın lütfuna,ihsanına karşı yüreğimizi açık tutsak,onları takdir edip halimize şükretsek,başımıza bir felaket geldiği vakit ona da tahammül edecek kuvveti kendimizde bulurduk.'
Sayfa 32 - @KIZIL PANDAKitabı okudu
Reklam
Aklımdan geçen olasıkların hiçbirinin inandırıcılığı yoktu. Hepsinin ortasında bir yerlerde durduğumu ve vaziyeti ancak tüm bu olasıkların bileşkesiyle açıklayabileceğimi o vakit açıklıkla düşünmesem de hayatlarında kayda değer bir boşluk yaratmadığımı, günlerinin tüm sıradanlığıyla akıp geçtiğini seziyor, üzüntüyle birlikte görkemli bir hayal kuraklığı duyuyordum…
Aklımdan geçen olasıkların hiçbirinin inandırıcılığı yoktu. Hepsinin ortasında bir yerlerde durduğumu ve vaziyeti ancak tüm bu olasılıkların bileşkesiyle açıklayabileceğimi o vakit açıklıkla düşünmesem de hayatlarında kayda değer bir boşluk yaratmadığımı, günlerinin tüm sıradanlığıyla akıp geçtiğini seziyor, üzüntüyle birlikte görkemli bir hsyal kırıklığı görüyordum..
"Tanrı varsa -ki ben olmadığına gerçekten inanıyorum- insan aklının sınırları olduğunu da bilir. Yoksulluğu, haksızlığı, açgözlülüğü, yapayalnızlığı, bütün bu karmaşayı o yaratmadı mı? Mutlaka çok iyi niyetlerle girişmiştir bu işe, ama sonuçlar bir felaket. Tanrı varsa bu dünyayı erkenden terk etmeyi seçen yaratıklara karşı cömert davranacaktır, hatta bizi burada vakit harcamaya zorladığı için özür bile dileyebilir."
Sayfa 22 - VeronikaKitabı okudu
"Her adamın hayatta bir bağı, onu yaşatan, ona iş gördüren bir hayat zembereği vardır. Benim için o zemberek, o bağ sensin ve her vakit sen olacaksın, seni nasıl severim bilsen."
Sayfa 93 - Can YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.