Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

E.Zehra Akpınar Özal

375 syf.
5/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Kitap adını Afganistan'da her yıl uçurtma şenliklerinden alır. Ve kitap uçurtma avcısından ziyade iki tane karakterimiz üzerine duruyor. Emir ve Hasan, Emir bir ağanın oğlu Hasan ise bu ağanın hizmetçisinin oğlu aslında bu iki karakterin zamanla aralarında dağlar kadar fark olduğunu göreceksiniz ve bu durumun zengin ve fakir arasındaki
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021165,1bin okunma
Reklam
464 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
"Yüreğini kolla, Aureliano," …. “ölmeden çürüyorsun." . . Kitabın yorumlamadan önce yazardan ve bir konu hakkında bir şeyler paylaşmak isterim. Dilimize pelesenk olmuş bir deyim ''Burası muz cumhuriyeti değil!'' !!! Peki nereden çıkmış 11 Kasım 1928 tarihinde Kolombiya'da muz işçileri, fazla mesai
Yüzyıllık Yalnızlık
Yüzyıllık YalnızlıkGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202036,5bin okunma
184 syf.
7/10 puan verdi
·
16 saatte okudu
Kadın. Bu kelime çoğu kişinin aklına yemek yapan, ev temizleyen, evlenen ve eşine bir çocuk veren cinsiyet olarak kodlamış durumda.Duygu Asena bu kitabında tam da bu kalıpları yıkmış.. Kadınların sırf kız çocuğu olarak dünyaya geldiği için yemek yapmayı öğrenmek, çocuk bakmak, ev hanımı olmak, erkeklere hizmet etmek gibi görevleri olmasının nasıl
Kadının Adı Yok
Kadının Adı YokDuygu Asena · Doğan Kitap · 06,5bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
216 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Ah Aliye . Canım kadınım. Ne de güzel söyledin öyle “ Toprağınız toprağım, eviniz evim; burası için , bu diyarın çocukları için bir ışık, bir ana olacağım ve hiçbir şeyden korkmayacağım ; vallahi billahi!” Halide Edip Adıvar’ın bu kitabını lise yıllarımda okumuştum tekrar okumak istedim.. Maalesef kitap akıcı değildi, kitap da eski Türkçe sözcükleri yoğun olması kitabı daha geç bitirmeme neden oldu. Buna rağmen etkileyiciydi.. Cehaletin ne kadar acı sonuçlar doğurabileceğini gözler önüne sermiş bir roman.. Be yazarımızın dine bakış açısını bilmem ama bildiğim tek şey din gerçekten doğru öğrenilmezse ve yaşanmazsa ; din adına insanların nasıl yobazlaştığını ve dine ne kadar zarar verdikleri aşikar.. Keyifli okumalar dilerim.
Vurun Kahpeye
Vurun KahpeyeHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 201810,6bin okunma
490 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Lise yıllarından beri, çeşitli zamanlarda kitaplarıyla hayatıma girmiş bir yazar Orhan Pamuk. Bazen büyük bir hayranlıkla bazen de hayal kırıklıkları ile okudum kitaplarını.. Ne zaman Orhan Pamuk okusam aklıma Tarık Buğra’nın bir cümlesi gelir ‘Keşke, geçim sıkıntım olmasa ve kendimi sadece romanlara verebilseydim’ der büyük romancı. Bu anlamda
Kafamda Bir Tuhaflık
Kafamda Bir TuhaflıkOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201913,5bin okunma
Reklam
105 syf.
6/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Enteresan bir kitaptı. Okumasam da bir şey kaybetmezdim, yine de bir kahve eşliğinde bir oturuşta bitti. Başlangıç kısmını çok sevemedim, direkt ikinci bölüm olsa hikaye daha iyidir. Garip bir burukluk, adım adım psikotiklik, çokça boşluk... Bu acıyı bir sahne performansına da çeviren Lauren'in zamanlar arası donüşümünü okurken biraz hüzünlenebilirsiniz. Keyifli okumalar dilerim. Kitapla kalın…
Beden Sanatçısı
Beden SanatçısıDon Delillo · Everest Yayınları · 200345 okunma
136 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Alice Miller’dan okuduğum ilk kitap. Bahsettiği dünyaca ünlü sanatçılar olsa da insan evindeki yavrusuyla ilişkisini düşünüyor her satırında. Çocukluk travmaları, çocuklukta maruz kalınan ve yetişkin gözünden önemsiz, çocuk gözünden dönüm noktası olan olaylar.. Kitap da Hitler ile kısa bir an için empati kurmak ona hak vermek değil, onun yaralı çocukluğunu anlamak ve yetişkinlikteki davranışlarını temellendirmek olur. Kitap, bunu yapabilmesi açısından başarılı. Ancak sonlara doğru iki konudan dolayı yazarın düşünme tarzını pek sevemedim. 1. Konu; yazarın evde doğumu hastanede doğuma tercih etmesi, bebeğin sağlığı için yapılan tıbbi müdahaleleri bebeğin duygularının görmezden gelinmesi olarak anlatması bana göre bir düşünce değil. 2. Konu; Hz.İbrahim ve Hz.İshak ile ilgili geçen kurban etme olayı ile ilgili düşünceleri bana göre ters düşünceler Baştan söylemeliyim ki ‘herkes’ sevmez bu kitabı.Fakat bunu dini duygularımızla değil de ebeveyn gözüyle okursak itaat mi sevgi mi diye düşünür dururuz. Nietzsche, Picasso, Kathe Kollwitz, Buster Keaton hakkında yaptığı analizlerle gerçekleri gözler önüne seriyor. Pek çok kişi tarafından uzun süredir rafa kaldırılan anahtarla (çocukluk) paslı kilitleri açıyor ve okuyucularına beklenmedik zengin bir bakış açısı sunuyor.   Picasso Guernica’da ne anlattı? Buster Keaton neden hiç gülümsemedi? Nietzsche neden kadınlara ve dine bu kadar çok hakaret etti? Niçin aklını yitirdi? Hitler ve Stalin neden zalim ve katil oldu?
İhmal Edilen Anahtar
İhmal Edilen AnahtarAlice Miller · Profil Kitap · 2021190 okunma
168 syf.
9/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Kemalettin Tuğcu Bizim Mahallenin Çocukları kitabında; dayanışmanın, mahalle kültürünün, birbirine güvenmenin çocukların gelişimindeki önemine dikkat çekiyor ve genç yaşlı demeden herkesin sorumluluklarının olduğunu vurguluyor. Bu kitabı da bir solukta okudum. Kitap; bir dede ve mahalledeki çocuklar, anneler ve babalar arasında geçiyor bu dedenin yanında en yaramaz çocuklar bile çok uslu oluyor ve dedenin her dediğini dinliyorlar, uyuyorlar. Dede babası ölmüş olan bir bebeğe bakıyor , bu bebeğin maalesef annesi maddi sıkıntılar içinde olduğundan çalışmak zorunda bebeğe bakacak kimse de olmadığı için bebeği mahallenin herkes tarafın sevilen dedesine bırakır. Ve bebeğin annesi hastalanır, ölür Dede bu minik bebeğe bakıp onu büyütüyor… Bir zamanlar okuduğum Kemalettin Tuğcu’nun kitaplarını tekrar okuyorum her yorumda söylüyorum kesinlikle yaş sınırı +15 dir. Bu kitabı ve yazarın tüm kitaplarını yorumumu okuyan herkese de tavsiye ederim. Keyifli okumalar dilerim.. || Bizim Mahallenin Çocukları ~ Kemalettin Tuğcu
Bizim Mahallenin Çocukları
Bizim Mahallenin ÇocuklarıKemalettin Tuğcu · Uçan At Yayınları · 20198 okunma
408 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
"İnsanı insan yapan, yüzüne güzellik katan ve onu sevdiren tek şey kalbinin temizliğidir. yoksa hepimiz aynıyız, etten ve kemikten oluşmuş bedenlerimiz." . . . Okursan yaşlandığım kitap… Kitap iki kuşak boyunca devam eden bir hikayeyi konu alıyor. İki kuşak boyunca devam eden karmaşık ilişkileri, nefretleri, acıları, intikamları ve bir tutam aşkı.. Beni biraz karakter kalabalığı ve karmaşıklığı yordu.. Uğultulu Tepeler için “Yazılmış en iyi aşk kitaplarından biri” olarak lanse edildi. Fakat ben bu kitapta %90 aşktan başka ve aşkla bir araya gelemeyecek duygular okudum. Dolayısıyla bana göre bu kitap bir aşk kitabı değildir… Kitap, nereden geldiği belli olmayan Heathcliff'in uğradığı zorbalıklarla ve bu zorbalıklar neticesinde arsızlaşması, öfke dolması, sertleşmesi ve korkunçlaşmasıyla başlıyor. Daha fazla detay vermek istemiyorum çünkü yine de herkes tarafından okunması gereken güzel bir İngiliz edebiyatı eseriydi. Karakter fazlalığı olan bu kitapta favori karakterim Hareton oldu , keşke kitabın tamamı yalnızca Hareton ve küçük Catherine arasındaki ilişkiyi ele alsaydı, bin sayfa da olsa sıkılmadan okuyabilirdim herhalde. Sevdiğim tek ilişki bu ikisinin ilişkisi oldu Ne kadar olumsuz eleştiri yapsamda okunması gereken bir eser . . #alıntı ”Akıllı bir insan için en iyi arkadaş yine kendisidir.” ”Güzeller güzeli bir yüzün olsa bile, yüreğinde şeytanlık olduktan sonra, merak etme, o güzellik de bir anda çirkinleşiverir.” ”Kötü bir yürek en sevimlileri bile çirkinden de kötü yapar.” || Uğultu Tepeler ~ Emily Bronte
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Can Yayınları · 202142,4bin okunma
87 syf.
7/10 puan verdi
·
6 saatte okudu
“Mutluluktan söz etmeyi öğrendim, nasıl mutlu olunur bilmedim.." . . . XII.yüzyılda, Akitanya'dayız... Soylu bir ozan, Jaufre Rudel, zevk ve eğlenceye doymuş, böylesi bir yaşam sürmekten bıkmış; uzak, arı ve sonsuz bir aşkı düşlüyor... Kusursuz, düşsel bir kadını anlatıyor dizelerinde. Ve günün birinde, denizler ötesinden gelen Gezgin, bu imgenin gerçekten yaşadığını haber veriyor ona. Çılgına dönen ozanın "uzaktan aşk"ını arayışı böyle başlıyor. Uzaklığı kilometrelerle mi ölçmek lazım? Yoksa çaresizliğin şiddeti midir insanı canından ayıran? Birisi gelip size bir kızı övüyor, güzelliğinden bahsetiyor. Sizde aşık olur muydunuz Jaufre gibi? Çapkın ve zengin bir trubadur olan Prens Jaufre bir gezgin ile karşılaşır ve gezgin ona Clemense anlatır ve bu anlatılan kıza aşık olur ve onun dışındaki bütün kızları siler, varsa yoksa görmeden aşık olduğu Clemense… Prens Trablus'a gider ve bir gezgin ile tanışır onu Clemence gönderir. Clemence onu tanımayan birinin ona nasıl aşık olduğuna anlam veremese de aşkından etkilenir. Normalde bu kadar ayrıntı vermem ama bende prensin aşkından etkilendim. . . #alıntılar ”Onu gönlümce seyretmek hoş geliyordu, o beni görmediğinde.." ”Ben çocukluğumu anımsıyorum, ama çocukluğumun dünyasında her şey unuttu beni.." || Uzaktan Aşk ~ Amin Maalouf P:7/10 #kitapönerisi #kitapalıntıları #kitap #kitapkurdu #kitapokumak #kitapyorumu #kitapkahve #book #bookstagram #booklover #bookshelf #books #bookphotography #booklove #bookblogger #bookclub
Uzaktan Aşk
Uzaktan AşkAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 20183,644 okunma
Reklam
536 syf.
10/10 puan verdi
Nereden başlamalı Ya Rabbim ? Hangi şehirden? Kitapta Tebriz'li bir tacir olan Setterhan ile Trabzon'lu Zehra'nin kavuşma hikayesini öğrenmek üzere Trabzon, Bakü, Tiflis,Batum,Tebriz,İstanbul arasında uzun bir yolculuğa çıkıyoruz. Dedesi Settarhan'ın geçmişini öğrenmek isteyen Sofya bir gölge gibi geçmişe dönerek olayların gelişimine tanık oluyor. Yaşıyor ve bize de yaşatıyor aslında bütün hikayeyi. Kitap boyunca Zehra ve Settarhan'ın kavuşmasını sabırsızlanarak bekliyoruz. Gerçi ben Sofya'yayla kavuşsun isterdimSofya kim okuyup görmenizi isterim Dağ dağa kavuşmazmış da insan insana kavuşurmuş ya. Bu kavuşma içinmiş meğer bütün yaşananlar. Birbirlerinin yaralarını sarsınlarmış birbirlerine merhem olsunlarmış Zehra ve Settarhan.. "Sen öyle çağırmasan ben böyle gelmezdim."dedi Settarhan.. "Ben böyle çağırmasam sen öyle gelmezdin."dedi Zehra.. Sadece bir aşk romanı okuyacağımı düşünmüştüm.Ama öyle olmadı. Sofya gezdikçe ben de gezdim. Romanın içinde hissettim kendimi. Bu kadar güzel anlatılabilirdi o şehirler,kasabalar ve karadeniz… Kendimi bir anda savaş yıllarında buldum. Muhacirlik,gurbet,yaşananlar acı olaylar,terkedilen evler,yıkılan hayaller,başlamadan biten aşklar… Herkesin kendinden bir şeyler bulacağını biliyorum bu kitapta Kesinlikle şans verin keyifli okumalar
Nar Ağacı
Nar AğacıNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202127,4bin okunma
304 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
“Çocuklar da kendi duyguları, arzuları ve işleri olan insanlardır neticede, istediğimiz gibi programladığımız bilgisayarlar değillerdir.” Çocuk gelişimi ile ilgili okuduğum en iyi kitaplarından biri. Her sayfası ayrı güzel. Tüm cümlelerin altı çizdim diyebilirim. Bu kitabı okuduktan sonra insan ister istemez bizim ilgi alakamıza muhtaç olan bireylere şevkatle bakıyor Ve sizlere kitapta da geçen iki soruyu sormak istiyorum. “..çocuklarımıza korku, acı ve öfke yaşattığımızda, çocukların sağlıklı ve değişken seçimler yaparak duygularını iyi idare etmelerini sağlayan beynin kavrayıcı, düşünen, karmaşık ve potansiyel olarak zeki bölgeleri yerine ilkel ve tepkisel bölgelerine enerji ve bilgi akışını artırırız. Çocuğunuzun ilkel beyninde tepkiselliği tetiklemek mi yoksa dünyayla açıkça ilgili ve kavrayıcı olması konusunda düşünen ve mantıklı beynini meşgul etmek mi istersiniz?” Çucuğunuzu sevseydiniz daha iyi seçimler yapıp her zaman iyi bir ebeveyn olmaz mıydınız? Neden sabırsız veya tepkisel olmayı seçiyorsunuz? Çokça tavsiye ettiğim bir kitap oldu. Keyifli okumalar #alıntılar “Cezalandırmak kısa vadede bir davranışı sonlandırabilir fakat eğitim bir ömür süren beceriler sunar.”
Dramsız Disiplin
Dramsız DisiplinDaniel J. Siegel · Pegasus Yayınları · 2018840 okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
”Çok zor bir dünyada yaşıyoruz değil mi? Doğru yolu bulup ayakta kalmak çok zor...” . . Agatha Christie’nden okuduğum ilk kitap. Bayıldım, neden bu kadar geciktiğimi bilmiyorum Agatha Chrintie den güzel sürekleyici bir eser. Kitabın sonuna kadar yaptığım tahminlerin çıkmaması beni üzdü. Genelde tahminlerim doğru çıkar. Bir o kadar da zevk aldım. Polisiye sevenlerin kaçırmaması gereken bir eser olduğunu düşünüyorum. Keyifli Okumalar...
16.50 Treni
16.50 TreniAgatha Christie · Altın Kitaplar · 04,596 okunma
448 syf.
9/10 puan verdi
·
24 günde okudu
“… kendimi hiç çocuk gibi hissetmedim, Charlie. … Kendimi bildim bileli başımın çaresine baktım. Yemek, giysi, barınak, her şey. İnan bana, kaç yaşında olduğun fark etmez. Herkes yaşlanır. Herkes bir meslek öğrenebilir, vergilerini ödeyebilir ve bir aile kurabilir. Ama bu büyümek değildir. Asıl önemlisi dünyan sarsıldığında nasıl davrandığın ve
Tanrı'nın Unutulan Çocukları
Tanrı'nın Unutulan ÇocuklarıCraig Silvey · Martı Kitabevi · 20216,2bin okunma
193 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Sansürlenen Bir Eser ve Sakıncalı Edebiyat?!! Sait Faik Abasıyanık’ın ilk romanı. Annesinin maddi desteği ile 1944 yılında yayımlamaya çalıştığı Medarı Maişet Motoru, dağıtıma çıktığı ilk günlerde bakanlar kurulunun aldığı kararla toplatılır. Daha sonra bazı paragrafları çıkartılarak 1952 yılında “Bir Takım İnsanlar” adıyla yayımlanır. Romandan
Medarı Maişet Motoru
Medarı Maişet MotoruSait Faik Abasıyanık · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20202,133 okunma
216 syf.
1/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Beğenmedim
İnsan ilişkileri üzerine ne kadar basmakalıp ve klişe düşünce varsa onlarla başlıyor kitap. Kendinizi iyi ifade edin, karşınızdakini iyi anlayın. Bu kadar. Başka hiçbir orijinal önerme yok. Sevgilinizle iletişiminizi nasıl sürdürebilirsiniz? Konuşup anlaşarak. Bu kadar... Kitabı yarısında bırakıp kendime bir iyilik yapmadığım için pişmanım… Sonuna kadar bitirme alışkanlığımdan vazgeçmem gerekiyor çünkü sosyal medyada fazlaca abartılmış reklamından benim de nasiplendiğim ama sohbet ederken verilecek tavsiyeler niteliğinde bir kitap gibi... Belki bana hitap etmemiştir aradığımı bulamadım, umarım okuyanlara faydası olur . . . Kitapta beğendim tek ve en güzel #alıntı . ”Sizinle aynı şarkıyı söyleyecek insanlar var, berbat bir koronun parçası olmak zorunda değilsiniz..." || Kararı Ben Veririm ~ Esra Ezmeci Puanım: 1/10 #kararıbenveririm #esraezmeci #kitap #oku #kitapönerisi #kitapsözleri #kitapalıntıları #kitapaşkı #kitapkurdu #kitapsevgisi #kitapokumak #kitapyorumu #kitapkokusu #kitapkahve #kitapcümleleri #book #bookstagram #booklover #bookshelf #books #bookphotography #booklove #bookblogger #bookclub #booksbooksbooks #booktime #booklovers #booksandcoffee
Kararı Ben Veririm
Kararı Ben VeririmEsra Ezmeci · Destek Yayınları · 20203,170 okunma
Reklam
412 syf.
8/10 puan verdi
·
24 günde okudu
Kitabı okumaya karar verirseniz tüm ön yargılarınızı ve bağlılıklarınızı bir kenara bırakıp kitaba öyle başlamanızı tavsiye ederim. Eğer din, ırk ve millet kategorileri sizin için birer tabuysa bu kitap sizi rahatsız edecek içeriğe sahip nitelikte. Kitapta ilerledikçe kendimizi ne kadar önemsediğimizi daha şiddetle fark ettim. Sonuçta koca evrende önemsiz bir tür olarak ortaya çıkıp, hayal gücümüz sayesinde baskın tür haline dönüşen, türleri yok eden, türlerin günümüze dek devam etmesine sebep olan, koca evrende Dünya dediğimiz küçük noktada yaşayıp, hala kendimizi tek sanan kibirli hayvanlarız. Ve kitaptaki can alıcı sorular; Homo sapiens neden ekolojik bir seri katile dönüştü? Para neden herkesin güvendiği tek şey? Kadınlar üstün sosyal becerilere sahipken, neden çoğu toplum erkek egemen? Güç elde etmekte böylesine yetenekli olan insanlar neden bu gücü mutluluğa dönüştürmekte başarısızlar? Geleceğin dini bilim mi? İnsanların miadı çoktan doldu mu? 100 bin yıl önce Yeryüzü’nde en az altı farklı insan türü vardı. Günümüzdeyse sadece Homo Sapiens var. Diğerlerinin başına ne geldi ve bize ne olacak? Keyifli okumalar.. not: geç yapılmış bir yorum
Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens
Hayvanlardan Tanrılara: SapiensYuval Noah Harari · Kolektif Kitap · 201936,5bin okunma
459 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
“Abdi gitti Hamza geldi. Abdi gitti Hamza geldi.” sürekli bunu tekrar eder İnce Memed… İlk kitapta öldürülen Abdi Ağa'nın yerini kardeşi Hamza alır. İnce Memed, Abdi Ağa’nın kardeşi olan Kel Hamza’nın eski düzeni ve hatta daha da kötüsünü geri getirdiğini görünce büyük hayal kırıklığına uğramaktadır. Köylüler için tam bir efsaneye
İnce Memed 2
İnce Memed 2Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202029,5bin okunma
438 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Memed, sıradan bir köy çocuğuyken, zulmedenler için eşkiyaya, köylüler içinse bir kurtarıcıya dönüşür. Otuz iki yıllık bir zaman diliminde yazılan İnce Memed dörtlüsü, düzene başkaldıran Memed'in ve insan ilişkileri, doğası ve renkleriyle Çukurova'nın öyküsüdür. Yaşar Kemal'in söyleyişiyle "içinde başkaldırma kurduyla doğmuş" bir insanın, "mecbur adam"ın romanı. #alıntılar ️ “Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü, sonu felakettir.” ️ “İnsanlarla oynamamalı. Bir yerleri var, bir ince yerleri, işte oraya değmemeli.” ️ “Zulme sessiz kalan bir gün zulme uğrar, haksızlığa karşı durmak insanın onurudur.” ️ “İşte bu iyi,” dedi. “Ağasız köy! Herkesin kazandığı, herkesin olacak.”
Yaşar Kemal
Yaşar Kemal
İnce Memed 1
İnce Memed 1
E.Zehra Akpınar Özal
E.Zehra Akpınar Özal
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202358bin okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Her iki bebeğini de doğal doğum ekolü ile dünyaya getiren Gazeteci-Sosyal Antropolog Zuhal Eyüboğlu, Dr. Hakan Çoker’le doğumla ilgili sohbetlerini kitaplaştırmış. Yıllardır annelerle yaptığı röportajlar ve sohbetlerle kadınların doğumla ilgili daha doğru bilgilere ulaşması gerektiğini fark eden Zuhal Eyüboğlu, söyleşi tadındaki bu kitapla, yalnız kadınların değil herkesin doğumla ilgili merakını ve korkularını gidermesine yardımcı olacak.   Kadın Sağlığı ve Doğum Uzmanı Dr. Hakan Çoker, Türkiye’de doğal doğumu ilk savunan ve istikrarlı bir şekilde uygulayan doktorlardan biridir. İçgüdüsel doğumun her annenin ve bebeğinin hakkı olduğunu düşünen Dr. Hakan Çoker, Zuhal Eyüboğlu’nun sorularını büyük bir samimiyetle yanıtladı. Bu kitap hem anne-babaların hem de sağlık sistemindeki uzmanların doğumlara bakış açısını değiştirecek.  Dr. Hakan Çoker, dünya çapında planlı sezaryenlerin artışından sonra ortaya çıkan ve büyük ilgi gören doğal doğum ekolünü ve eğitimini aldığı diğer doğum ekollerini birleştirerek “Keşkesiz Doğum” felsefe ve ekolünü de yaratmıştır. Bu ekol ile, diğerlerinden farklı olarak doğum ekiplerine doktor ve ebenin yanında mutlaka, bir “hamile ve doğum psikoloğu”nun da dahil olması gerektiğini savunmaktadır.
Dr. Hakan Çoker'le 100 Soruda Doğal Doğum
Dr. Hakan Çoker'le 100 Soruda Doğal DoğumHakan Çoker · İnkılap Kitabevi · 2015196 okunma
316 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Hepsi birbirine bağlı olaylar arasındaki inadına kopukluklar, başı belli sonu meçhul hikayeler ; ve tüm bunlara karşın süper bir kurgu. “ Geçen geçiyor ama delerek geçiyor. ” ...
Üç Beş Kişi
Üç Beş KişiAdalet Ağaoğlu · Yapı Kredi Yayınları · 1999339 okunma
384 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
“ Avına av olan bir avcının hikâyesi… ” 20 yıllık bir hikaye anlatılmaktadır. Zengin iş adamı, yakışıklı, karizmatik Kenan Bey'in hikayesi. Kendini diğer bütün erkeklerden hatta insanlardan üstün gören, dış görünüşüyle parasıyla övünen doyumsuz, her şeyin önüne altın tepside gelmesini bekleyen, hep ben diyen bir erkek. Ona hayatını adamış iki kadın Fadi ve Handan. Annesi tarafından kral gibi büyütülmüş, bir dönem zor bir çocukluk geçirmiş ve bunun izlerini hayatından silememiş. “ Okuduğunuz kitaplar ruhunuzda bir iz bırakabiliyorsa, gözlerinizi yorduğunuza değmiş demektir. “ Bu kitabı okuma listesine alan herkese şimdiden keyifli okumalar dilerim..
Kral Kaybederse
Kral KaybederseGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 201516,9bin okunma