Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
72 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 saatte okudu
Pedofili içerik üzerine
Zweig' ı nasıl bilirdiniz? İyi bilirdik. İyi de zaten, o konuda hemfikiriz. Öykülerindeki karakterler histerik iç konuşmalarıyla ünlüdür. Çoğu zaman dışa vuramadığımız, ruhumuzun karanlık ve derin yerlerindeki; küçük harflerle büyük yaralar açan kelimeleri sayfalara döker Zweig. Ve bizler okuyucu olarak bunları okur, kendi yansımamızı görürüz
Kızıl
KızılStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202229,1bin okunma
129 syf.
9/10 puan verdi
·
19 saatte okudu
"Benim memurum işini bilir."
Pablo Picasso: "Sanatçı, her yandan gelen duyguları algılayan bir anten gibidir," demiş. Bana göre de bir sanatçının olmazsa olmaz denebilecek özelliklerinden biri "algılarının açık olması"dır. Yaşadığı toplumdan tamamen bağımsız eserler veren ve toplumun sorunlarını görmezden gelen kişi tam anlamıyla sanatçı değildir. Tabii bu
Müfettiş
MüfettişNikolay Gogol · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20214,882 okunma
Reklam
632 syf.
9/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Güçlü Bir Kadın !
Charlotte Bronte 1916'da İngiltere'de dünyaya gelmiştir. Küçük yaşta annesini kaybeden Charlotte Bronte ve kardeşlerinin bakımını babası ve teyzeleri üstleniyor. Daha küçük yaşlardan itibaren kitap okuma ve sanatla ilgilenen Bronte kardeşler 19. yüz yıl Viktoria ingilteresinde yaşayan o baskıcı dönemde kitap yazmaya cesaret eden
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202131,2bin okunma
535 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 günde okudu
Bilinmeyen Yönleriyle Filozofların Çılgın ve Eksantrik Hayat Öyküleri
Üniversitede her dönem zorunlu felsefe derslerimiz vardı zaten ilgim de olduğu için keyifle geçerdi dersler ama bu kitabı bilmiyor olmak beni gerçekten üzdü ve kesinlikle büyük bir eksiklik hissettim. Yıllar sonra bu açığı kapatmış olmak bir nebze rahatlatıyor. Kitap
Tayfun
Tayfun
‘un paylaşımlarından dikkatimi çekti -adam
Ünlü Filozofların Yaşamları ve Öğretileri
Ünlü Filozofların Yaşamları ve ÖğretileriDiogenes Laertios · Yapı Kredi Yayınları · 2017279 okunma
%31 (70/224)
5/10 puan verdi
AZİZ NESİN OKUMAK ya da OKUMAMAK, TÜM MESELE BU DEĞİL!
Aziz Nesin şüphesiz Türk mizah edebiyatının en önde gelen yazarı. Bununla birlikte toplumsal konulardaki hassasiyeti, fikirlerini dile getirme noktasındaki cesaretiyle de önde gelen bir sima. Edebiyatının yönünü de bu özellikleri etkilemiş yorumu hepimizin sıklıkla duyduğu bir özelliğidir. Yani, eserlerini ortaya koymaktaki gayesi halkın
Kazan Töreni
Kazan TöreniAziz Nesin · Tekin Yayınevi · 1975475 okunma
216 syf.
4/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Her dönem tartışmalara sebep olmuş, şimdi de linç edilmeme sebep olabilir…
1923 yılında, edebi bir tetikçinin elinden çıktığına inandığım korkunç -sözümona- roman. Roman diyemiyorum çünkü daha önce çok fazla roman okudum. Metin, roman denilebilecek bir derinliğe ne edebi, ne de kuramsal açıdan sahip değil. Örneğin; Karakterlerin tamamı siyah yahut beyaz. Tek bir gri karakter yok. Edip’in propagandasını yaptığı çağdaş
Vurun Kahpeye
Vurun KahpeyeHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 201910,5bin okunma
Reklam
252 syf.
10/10 puan verdi
"On commence par tuer, on finit par guerir." (Kişi başlangıçta öldürür, sonuçta tedavi eder.) Theo'ya Mektuplar, yaşarken kendisinin sadece 1 resmini satabilen -Kızıl Üzüm Bağı- 1887 yılında "Keyifli yaşamak intihar etmekten daha iyi." diye yazarken, 1890 yılında kendisini vuran, hayatı boyunca kadınlarla sorunlar yaşamış yine
Theo'ya Mektuplar
Theo'ya MektuplarVincent Van Gogh · Yapı Kredi Yayınları · 20136,2bin okunma
265 syf.
10/10 puan verdi
Yaşamak da bir sanat...
Yaşanmış koca bir ömür nasıl anlatılır? Biyografi, anı, hatırat yazınlarında bir çok örnek görürüz. Kimisi yazar, kimisi yazmaya çalışır. Ben çok severim yaşanmış hayatları okumayı. Yaşamak dediysek, şöyle adamakıllı,şöyle yaşaması da yazması da yürek isteyen, baştan sona hissederek, üzüntüyü de sevinci de büyük bir çoşkuyla hissedip yaşamak tabi
Mavi Sürgün
Mavi SürgünHalikarnas Balıkçısı · Bilgi Yayınevi · 20221,552 okunma
672 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Serinin 3. kitabı olan Pi de biter. Yani Azra Kohen’in tüm kitaplarını an itibariyle bitirmiş bulunuyorum . Can Manay, Duru’nun gidişinden sonra Bilge de huzuru bulur ve onunla evlenir ama Can, Duru’ya ilk ulaştığı anda saplantılı sevgisi geri gelecektir. Ama en sonunda Bilge de gerçekleri görür... . . Duru Avrupa’da sahnelerdedir, yani olmak istediği yerde. Can’ın kendisi için yaptırdığı gösteri merkezine kayıtsız kalamaz ve ülkeye döner. Kendisini çok sevdiğini düşündüğü Canla bir oyun oynar ama bu kendi için pekte hayırlı olmaz... . . Deniz Duru’dan sonra köyde kendini bulur ve hayatın anca sanatla devam edeceğini bildiği için tekrar şehre dönüp kendini sanata adar. Özge ile de yolları bir sanat gösterisinde kesişir ve gerçek sevgiyi bu sefer doğru kişide bulur... . . Ada artık madde bağımlısıdır. Büyük yeteneği yanlış tercihleri sonucu sömürülür ve en sonunda da bu bağımlılık ölümüne sebep olur... . . Özge, Can Manay’ın kendisine yaptığı haksızlıkla mücadele ederken bir anda kendisini tüm hak yiyen insanlarla savaşırken bulur. Hatta milletvekilliği bile bu kararlı duruşu ve tüm baskılara rağmen doğru bildiği yoldan şaşmadığı için gelir. Deniz ile karşılaştıkları anda oluşan enerji iyi ve doğru insanların da kaderinin bir yerde kesişmesini sağlamıştır. Sonunda iki denk insan aralarında oluşan dengede huzur bulur... . . Bilge Ali yerine Can’ı seçer. Bu seçimden daha sonra çok pişman olsa da hayat seçimlerimiz değil midir? Bilge aklıyla bu girdaptan kurtulur tabi Eti, Duru ve Özge’nin de katkılarıyla....
Pi
PiAkilah Azra Kohen · Everest Yayınları · 201813,8bin okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bedri Rahmi Eyüboğlu Güzel Sanatlar Akademisi'nde asistanlık yapmaktayken içindeki kuş yeniden çırpınmaya başlamıştı. Çünkü yolunun üstüne heykel bölümüne misafir öğrenci olarak gelen Mari Gerekmezyan çıkmıştı. Onların ki ilk görüşte aşktı. Hatta öyle bir aşktı ki Bedri'ye Karadut şiirini dahi yazdırdı. Her bir dizesinde daha tutkulu fısıldadı sevdasını... “Kaşı karam, gözü karam, bahtı karam Sensiz bana canım dünya haram olsun.” Aşklarını sanatla besleyip ölümsüzleştirdiler. Onların tutkulu aşkı hem ödül hem cezaydı. Çünkü yasaktı. Bedri evliydi ve çocuğu vardı. Bedri'ye ne pahasına olursa olsun kendi olma şansı veren Eren, güven duygusuna kan pompalayan parçasıydı! Mari ise ellerine hayat aşılayan, resim yaptıran, şiir yazdıran, insanı daha da bir insanlaştıran tutku damarında candı. Ama Bedri'nin kalbinin iki parçasını birbirinden koruması gerekiyordu. Âdeta çıkmaza saplanmışlardı. Peki sonrasında neler olmuştu? Ahh ah... İşte tam da bu noktada kelimelerim kifayetsiz kalıyor. Çünkü yaşanılanları okudukça onlarla beraber bende yandım. Muazzam olan duygularına yakışacak bir derinlik vardı. O derinlik kimi zaman dipsiz kuyu olsa da aşk özgün bir şekilde ilmek ilmek kelimelere, sonra da yüreğimize dokunmuştu. Yaratılan aşk motifi sayesinde aklıma halk hikâyeleri geldi ama bu roman realistleşmişti. Yaşanan olaylar, kişiler, mevzubahis olan aşklar ve vuslat gerçekti. Ama gerçekler bazen acıydı. Yazarlarımız Müjgan Tekin ve Vildan Tekin'in başarılı bir şekilde kaleme aldığı "Karadut" sayesinde Mari Gerekmezyan hiçbir zaman unutulmayacak. Okumanızı tavsiye ederim.
Karadut
KaradutMüjgan Tekin · A7 Kitap · 202024 okunma
Reklam
184 syf.
9/10 puan verdi
Sevgili Onat; Tıpkı Hayalet Oğuz'a çekildiğim gibi kapıldım senin de rüzgarına. Seninle ilgili ne yazılmış ise okumak istiyorum, okuyorum. Adını gördüğüm sayfalarda yüreğim cız ediyor. Seni unutmak istemiyoruz. Okurların, arkadaşların, kızın Maral, izleyicilerin, sanata dokunan herkes seni unutmak istemiyor. Anılarını yazıyorlar. Seni anlatıyorlar. Benim için hep hep cız ediyor. Sadece insanların hafızalarında kalanlardan biliyorum seni. Yazıların sanata aşık bir adamı çarpıyor yüzüme. Her anını sanatla yaşayan bir adam. Hep şunu söylüyorlar. Keşke daha çok yazsaydı. Sinema seni içine almadan önce, 20 yaşında yazdın ilk öykü kitabın 'İshak'ı' Füruzan'ın hazırlattığı, Almanya'da Almanca yayınlanan 'Dokuz Çağda Türk Öykücüsü' kitabındaki dokuz yazardan biriydin. Ferit Edgü'nün meşhur kitabı Hakkari'de Bir Mevsim'in senaryosunu yazıp ödül aldın. Canım Tezer Özlü'nün ağabeyi Demir Özlü ne güzel anlatmış seni: Geldiği yeri mutluluk, bilinç, sevgi ve zeka ile dolduruyordu. Bir bireydi o. Yaratıcı bir birey. Onat çok güzel yaşadı... 30 Aralık 1994... Saat 6 suları. Yer: The Marmara Oteli'nin ilk katı/ Kafeterya. Patladı bomba. Ağır yaralı olarak kaldırıldığın hastanede yaşamını yitirdin. Çok güzel yaşadığın bu yaşamını. Ben de soruyorum Cevat Çapan gibi. *Biz İshak'la mı çıkmıştık bu yolculuğa? Hazırlayan akademisyen arkadaşlara gönülden teşekkür ediyorum. İshak'ın derinlemesine incelendiği makaleleri okumalısınız. Sevgiyle kalın.
Yaşanmış Ağır Bir Ezgi
Yaşanmış Ağır Bir EzgiKolektif · Yapı Kredi Yayınları · 20196 okunma
582 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Garip Bülbül Neşet Ertaş Hayatı - Sanatı - Eserleri Cilt 2
En uzun ve detaylı kitap incelememdir! İkinci cildi okurken, kitabın okunması bittiğinde nasıl bir inceleme yazabilirim diye düşünerek kimi bölümlerinde notlar aldım. Doğrusu bir yandan kitabı okurken, bir yandan benim gibi 1960'lı yıllarda doğup büyüyenler bilir, bizlerin çocukluğu ilkokul yıllarımızdan başlayarak plaklar dinleyerek geçti.
Garip Bülbül Neşet Ertaş Hayatı-Sanatı-Eserleri
Garip Bülbül Neşet Ertaş Hayatı-Sanatı-EserleriErol Parlak · Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları · 034 okunma
207 syf.
10/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Seni, anlatabilsem seni.
Ahmet Arif, öyle yüce gönüllü bir insan ki, aslında sevginin ne kadar büyük, ne kadar kıymetli ve en önemlisi hiçbir karşılık görmeksizin de yaşanabileceğini gösteriyor bize. Öyle seviyor ki Leyla'sını, onun hayatında her ne sıfatla bulunursa bulunsun kabulü oluyor. Büyük aşkına karşılık bulamadığında kardeşi, dostu olmayı da yeğliyor.
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma
192 syf.
9/10 puan verdi
Arzu Saçlı-Hiç Kimse • • #alıntı “Bir tarla gibiyim, hisselere ayrılmış bir tarla. Benim hissemin toprağına ne ekersem ekeyim köklerini böcekler kemiriyor. Benim aldığım nefes bile yediye bölünüyor. Bu lanetli bedende gelmeseydim dünyaya, belki en çok ben gülecek, yaşamayı en çok ben isteyecektim. “ • • “O giderken ölümün soğukluğunu gösterdi bana, çaresizliğin insanın kalbini parçalara ayırdığını, küçülen kıyafetlerimin poşetlere konup başka evlerin çamaşır tellerinde kurumaya bırakılabileceğini öğretti.” • • ️ Bir insanın çocukluğu demek hayatının geri kalanı demektir. Çocukken çevrende sana ne yapılıyorsa, nasıl davranılıyorsa onlara göre şekil alıyorsun. Maalesef kimi çocuk hep sorunlarla şekillendiriyor kendini.. Çimen gibi. Ne güzel bir çocuktu halbuki. Anne ve babası onu hiç dinlemeyip hep hırpalasa da, arkadaşları yanına bile oturmak istemese de, kendisi bazen aynada çirkin bir yüze baksa da.. Her çocuk gibi çocuktu o da.. Hırsızlıkla suçlandığı, dayak yediği, hor görüldüğü zaman bile çocuktu.. Sadece çocuk. Bir çocuğu bu kadar kötü sıfatla anmak onun omuzlarını nasıl ağır sorumluluklar yükler düşünebilir musunuz ? • Her şeye rağmen hayata tutunup güzel bir şeyler yaşamaya çalışan, hayat mücadelesi veren bir çocuk. Hep beş yaşında kalmış bir kişilik.. Bu hepimizin suçu. • ️ Canım Arzu. Ne güzel anlatmışsın bazı şeyleri. Yüreğinden kopmuş kelimeler adeta Çimen’in. Öyle gerçek.. Yaşıyoruz gibi onunla birlikte.. Çok güzeldi, kalemine sağlık yolun açık olsun. Devamını merakla bekliyorum. Mutlaka okuyun, keyifli okumalar ️
Arzu Saçlı
Arzu Saçlı
Hiç Kimse
Hiç Kimse
Arzu Saçlı
Arzu Saçlı
Hiç Kimse
Hiç KimseArzu Saçlı · Dokuz Yayınları · 2019392 okunma
382 syf.
·
Puan vermedi
Hüseyin Rahmi'ye sormuşlar uzun yaşamanın sırrını:"Gülünüz"demiş.Kendisi de romanlarında bunu amaç edinmiş bir yazar.Okuyucularını bir yandan güldürürken,bir yandan da hayatı sorgulatıyor. Ben Deli miyim? işte tam da böyle bir roman.Okurken hem güldürüyor hem de delilik mi akıllılık mı yoksa dahilik mi diye sorgulatıyor. Şadan ve
Ben Deli miyim?
Ben Deli miyim?Hüseyin Rahmi Gürpınar · Özgür Yayınları · 1996578 okunma
59 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.