Senin şu yalnızlaştığın yerdeyim, en çok korktuğun ve önünde yaşamaya cesaret edemediğin mekan. Siz kendinizi burada bulunca hayatın sonuna geldiğinizi düşünürsünüz. Sanki hayat yalnızlıktan kaçmaktan ibaret, kim çok uzağa kaçarsa o kadar yaşar.
Sayfa 11 - İkinci Adam YayıneviKitabı okuyor
"Ben çok içten duygularla konuşurken, başkasının konuyu anlamsız beylik sözlerle yaklaşması kadar beni çileden çıkaran bir şey yoktur."
Sayfa 45
Ama ben en çok şeyi
En kıza zamanda sana söyledim..
Yalnız sana.
Sayfa 85 - YKYKitabı okuyacak
Ben sosyalizme her şeyden önce, makine üretimine getirilen, sağduyu ürünü düşüncelerin gerektirdiği ve sadece proletaryanın değil, çok ufak bir azınlığın dışında bütün insan ırkının mutluluğunu artıracağı hesap edilen bir düzenleme gözüyle bakıyorum.
Beni Kimsenin Göremeyeceği Bir Yer Bulamadım
Azîz Mahmûd Hüdâyi Hazretleri, üstadı Muhammed Üftade Hazretleri’nin hizmetinde bir talebe iken, birçok talebenin arasında, üstadının yanında çok farklı bir yeri vardı. Üftade Hazretleri, talebeleri arasında en çok onunla ilgilenir, ona birçok iltifatta bulunur ve onun yetişmesine ayrı bir özen gösterirdi.
Muhammed Üftade Hazretleri’nin o talebesi
Sayfa 61 - Kutlu YayıneviKitabı okuyor
Talih
bütün bunun
kötü tarafı
insanların kahve içerek
bekleyişlerini seyretmek.
hepsinin üstüne biraz talih
serpmek isterdim. benden daha
çok ihtiyaçları var.
kafelerde oturuyor
ve bekleyişlerini
seyrediyorum. yapacak
başka bir şey yok
sanırım. sinekler pencerelerde
bir aşağı bir yukarı geziniyorlar
ve biz kahvelerimizi içip birbirimize
bakmıyormuş gibi yapıyoruz. ben de
onlarla birlikte bekliyorum.
sinek uçuşmalarının arasında
içeri insanlar giriyor.
“İstediğin gibi birisi olamadığım için üzgünüm. Aslında kendi tarzımda seni çok severim, biliyorsun. Mutsuzmuş gibi konuştuğum için özür dilerim. Bilirsin, kelimelerde beceriksizim.
Ama ben benim. Bu dünyada yerim yok. Rüzgarlar eser ruhumda, ben benim huzursuz bir nehir gibi…”
Sayfa 142
«Ben mi?» diye atıldı hemen. «Ben yetmişimi geçmişim be-
yim. Yetmiş, yetmiş dört! Belkim yetmiş beş varım! Emme de-
mir gibiyim maşşallah! Ben beyim, kendimi çok idaralı kullandım gençlikte. Olur olmaz boklulara uçkur çözmedim! Çözmek
istedin de bulabildin mi? deye sorarsan, o da başka ... Hemi de
hiçbir vakit gamı tasayı kendime yoldaş etmedim. Ben selbes,
geniş bir herifimdir! Bu sebaptan, yetmişimi aştığım halde,
demir gibiyimdir!..»
Sayfa 261 - Remzi kitapevi
