Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
197 syf.
6/10 puan verdi
·
15 saatte okudu
"Kadın fikir üretmek için değil, süt ve gözyaşı üretmek için doğuyor; hayatı yaşamak için değil, yarı kapalı pencerelerin ardından seyretmek için doğuyor." . . Çok değişik bir kitap okudum sanki. Hem güzel hem de değil. Kitabı birinde görüp hemen sepete eklemiştim. Özellikle de kadınlar üzerine yazılan kitapları tereddüt etmeden alıyorum. Kadınların azmini, mücadelesini okumak ve bununla gurur duymak hoşuma gidiyor. Bu kitapta da her sınıftan kadın mevcut. Yaşamları boyunca ezilen, zorluk çeken, daha küçücük yaşta köle olarak satılan, çocuk yaşta sex turizmine sürülen vs. Bunları okurken insan üzülüyor. Kadın bu kadar aşağılık görülmemeli. Kadınlar da bir birey. Onlar da toplumun bir parçası. Bunu kabul ederek yaşamak neden bu derece zor hiç anlamış değilim. . . Kitabın son sayfalarına kadar her şey iyiydi. Gerçekten de sevmiştim kitabı ama sonlarda birkaç yer beni rahatsız etti. Hz. Havva'ya karşı duyulan bir kin var. Tamam cennetten kovuldukları için sevilmeyebilir veya suçlu görülebilir ama kimse ona "Aptal" da diyemez açıkçası. Yazar kendi kutsal kitaplarında gördüğü veya duyduğu şeyler doğrultusunda da yazmış olabilir ama ben bir Incil'de, Tevrat'ta "Havva'nın aptallığı yüzünden..." diye bir cümle olduğuna pek inanmıyorum. Her dine karşı biraz saygılı olmak gerektiği kanısındayım. Bu durum olmasa idi kitap gerçekten çok güzeldi ama söz konusu dine saygısızlık olunca kitabın güzelliği gözümde kalmıyor benim açıkçası. Bunu da belirtmeden yorumu bitirmek istemedim. #parlakmeltemkitapligi
Kadınlar
KadınlarEduardo Galeano · Sel Yayıncılık · 20202,046 okunma
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
Herkese merhaba. Yakıcı sır'ın konusu tatile giden Baron adın da bir çapkın adamın tatili yalnız geçirmek itemediği için kaldığı otel de gözüne kestirdiği bir kadını gözüne kestirmesiyle başlıyor. Baron kadının küçük çocuğunu kullanarak kadına yaklaşmaya çalışacaktır. Ama unuttuğu bir şey vardır. Küçük çocuklar arkadaşları konusunda kıskanç olduğu gibi aslında çevresinde olanları da en ince detayına kadar analiz ederler. Çocuğun neler hissettiğini ve için de neler yaşadığını göreceksiniz. Yakıcı sır belki basitmiş gibi gözükse de aslında hiç basit olmayan ve olayların içinde birebir yaşadığımız ve hissettiğimiz bir kitaptır aslında. Betimlemeleri, olayları ve anlatımı Zweig çok iyi bir şekilde yazmış. Kitabı elimden bırakmak istemedim diyebilirim. Bugün elime aldığım gibi bitirdim hemen. Olaylar sizi içine çekiyor ve okudukça acaba ne olacak düşüncesinden kurtulamıyorsunuz. Sayfaların için de kayboldum ve gerçekten Zweig'in bu kitabı beni etkiledi. Sonu tahmin edilmez bir son. Bilen bilir benim ne kadar Zweig kitaplarını çok sevdiğimi.. Bu güzel kitabını da gerçekten çok sevdim ve beni etkileyen bir kitabı oldu. Her Zweig okumam da kitap bittiğinde kitaba hayranlıkla bakıyorum ve bu kitabına da aynen öyle baktım. Hala Zweig okumadıysanız, hala kalemiyle tanışmadıysanız ya da kalemiyle tanışıp okumadıysanız kesinlikle bu güzel kitabı okumanızı tavsiye ediyorum.
Yakıcı Sır
Yakıcı SırStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202041,9bin okunma
Reklam
248 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
TÜM PUTLARA LA DİYEBİLMEK
Ramazan Yaman hocamın Tevhid İsyanla Başlar kitabını üzülerek bitirdim. Üzüldüm çünkü cümlelerin bitmesini istemedim. Önemli bulduğum yerlerin altını çizeyim diye elime fosforlu kalem almıştım ve o kadar çok yeri çizmişim ki kalem tükendi. Evet kitabın beni bu kadar içine çekmesinin sebebi benim de çok sevdiğim ve zaman zaman yazılarımda
Tevhid İsyanla Başlar
Tevhid İsyanla BaşlarRamazan Yaman · Düşün Yayınları · 201913 okunma
176 syf.
10/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Söz konusu aşksa,sıradan bir şey yoktur.
Bu basit gibi görünen ancak içinde kaybolacağınız kadar derin olan,yer yer hüzünlü yer yer sevinçten sizi ağlatacak bir romanın incelemesi. Romanımız çocukken tanışmış olan Lily ve Colton’ın yağmur yağarken yaşadıkları bir kaza sonucu yollarının ayrılması ile başlıyor.Yıllar geçtikten sonra bir sergide gezerken Lily,Colton’ı görür ve bu son görüşü olmayacaktır.Onu tanıdıkça daha çok tanımak isteyecek onun farklılıklarını öğrendikçe onu daha büyüleyici bulacaktır.Peki Colton’da Lily’e aynı duyguları besleyecek midir ? Hatta istese bile bunu başarabilecek midir ? Sorunun cevabı için kitabı okumanız gerekiyor. Kitap hakkındaki düşüncelerime gelecek olursak tek şikayetim kitabın 173 sayfa olmasıydı.Bu kadar güzel bir konuyu bu kadar güzel anlatıyorsun da neden 1730 sayfa değil ? Ben bu kitabı okurken hiç bitmesini istemedim.İki insan arasında uçurumlar kadar fark bile olsa sevginin her şeye galip geleceğini bu kitapta bir kez daha görmüş oldum.Akıcılık mı akıcılık,güzel bir senaryo mu güzel bir senaryo,kaliteli karakterler mi kaliteli karakterler.Ne ararsanız vardı.Her karakterin ayrıntılı bir derinliği,kitapta önemli bir rolü vardı.Kendinizi bu kitabı okurken bu kitaptaki karakterlerden biri olarak bulmamanız için hiçbir sebep yok.Bu kitabı sevmemdeki en önemli husus, sevginin gücünün fedakarlıkla daha da büyüyebileceğini gösteriyor oluşuydu. Yağmurları seviyorsanız,aşka tekrar inanmak istiyorsanız ASLA bu kitabı kaçırmayın. Kitaplı günler. :)
Yağmurla Gelen Mutluluk
Yağmurla Gelen MutlulukAmber L. Johnson · Yabancı Yayınevi · 20161,017 okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Yine çok güzel bir bilimkurgu klasiği okudum ve kitabın sonlarına doğru hiç bitmesini istemedim. Kitaba başlamadan önce yazarın hayatına dair kısa bilgi kitabı daha da merak etmeme sebep olmuştu. Yazarın kendisine atfedilen Sovyetler’in Jules Verne’i sıfatının kesinlikle hakkını verdiğini düşünüyorum. Ayrıca, arka kapakta yazan “Su Adamı, yaratıcısını kabullenen bir Frankenstein anlatısı” sözü de tam olarak özet mahiyetinde bir söz. Kitaptaki hikâye gerçekten çok güçlü bir hayal gücüyle yazılmış; bazen okuduğum cümlelerden sonra düşündüm ve dedim ki “Yazar, bunu nasıl düşlemiş olabilir?” Yazar, adeta kelimelerle ve cümlelerle deniz altı yaşamına dair resimler çiziyor okurun zihninde. Kitabın beni en fazla etkileyen yanı şüphesiz deniz şeytanı, su adamı, İhtiandr’ın naif hikâyesi oldu. İhtiandr’ın hikâyesini okudukça insanların yaşamı ile ilgili düşünmeden edemiyorsunuz. İhtiandr, yarı insan yarı balık adam olarak bize hem deniz hayatına olan bakışı hem de kara hayatına olan bakışı sunuyor. Denizin muhteşemliğinin yanında karanın nahoşluğunu gözler önüne seriyor bir nevi. Bunu şu alıntıyla özetlemek mümkün: “İnsanlar… Öyle çok gürültü yapıyorlar, öyle berbat sigara içiyorlar, öyle kötü kokuyorlar ki! Hayır, yunuslarla birlikteyken her şey daha iyi: onlar temiz ve neşeli.” Kitap, genel anlamda içinde pek çok şeyi barındırıyor; Darwin’e selam çakan bilimsel bakış açısına, bilimsel araştırmaların etik boyutuna ve bilim ve inanç sistemleri arasındaki çatışmaya değinerek insanı düşünmeye yönlendiriyor. Kesinlikle herkesin okumasını tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
Su Adamı
Su AdamıAleksandr Belyaev · İthaki Yayınları · 20173,487 okunma
68 syf.
7/10 puan verdi
Yine muhteşem ötesi bir Stefan Zweig eseri.. Yazarın kitaplarını okuyanlar bilir. Bir kitabını okuduğunuzda tüm kitaplarını deli gibi merak edip hepsini okumak istiyorsunuz ve asla hayal kırıklığı yaşamıyorsunuz. Elbette istisnalar mevcut ama görmezden gelinecek kadar az. Kitap; giriş kısmıyla merak ettirirken, gelişme ve finaliyle yüreğimi parçaladı. Bir kadının çocukluk yaşlarda sevmeye başladığı bir adama olan ve yıllarca devam eden karşılıksız aşkını okuyoruz bu kitapta. Kitaptaki aşk öylesine başka ki olamaz diyor insan. Kimse kimseyi böylesine sevemez. Son nefesine kadar yapamaz bunu.. Ama kitaptaki karakter öyle çok seviyor ki tarif etmesi bile zor benim için. Kitabı bitireli uzun zaman olmasına rağmen ben hala bir zamanlar beyaz güllerin olduğu o boş vazonun karşısında, son nefesine kadar aşkına sadık bir kadının cümlelerini geçiriyorum aklımdan.. Kitabı okurken hiç sıkılmadım. Ayrıca kitabın en başında daha ilk cümlelerinden kötü bir sonla biteceğini anlasam da inanmak istemedim. Belki beklediğim gibi olmaz güzel olur her şey dedim. Ama sonunda....... Beklediğimden çok daha iyi bir Stefan Zweig eseriydi. Kitap okuyarak başka diyarlara, başka hayatlara dokunmak isteyenlere tavsiyemdir. Mutlaka okumalısınız.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,2bin okunma
Reklam
259 syf.
·
Puan vermedi
Hep Açık..
Bugün bir kitap daha bitirdim . Bana hayatımda açtığım, kapattığım, içeri giremediğim , girmek istemediğim tüm kapılarını anlatan bir kitap. Bir kitapta bir kez daha bu kadar üzüleceğimi düşünmemiştim uzun zaman sonra. Benim çektiklerime benzemiyor elbet. Ben kapılarımı çok düşünmemiş , hiç sorgulamamıştım hatta . Bir arkadaşım yazmıştı bir
Kapı
KapıMagda Szabo · Yapı Kredi Yayınları · 20211,235 okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
U. N. Owen ve 9 nigger'ı
Polisiye her zaman bana sıkıcı gelmiştir. Kitaba büyük bir ön yargıyla başladım, hatta önceleri bu kitabı neden aldım ki diye kendime sormuştum elimdeki kitap stoğu bitince bu kitaba kaldım ve itiraf ediyorum ki iyi ki de kalmışım! Bu kitap bilindik polisiye ve dedektiflik kitapları gibi değildi. 8 puan vermiştim kitabın sönsözünü okumadan. Sonsözü okuduğumda 10/10 verdim. -spoiler- Katilin Yargıç Wargrave olduğu aklıma gelecek son senaryo olurdu herhalde. Ben Lombard olarak basit düşündüm. Ya da gerçekten adada başka biri mi var diye düşünüyordum. Sona kalan da her şeyi düzenlemiş olabilirdi ama sona Vera kalınca hayır dedim bu isim benim aradığım isim değil. Sonsözde anlatılan her şeyi kelime kelimesine iki kez okudum kaçırmak istemedim hiçbir yerini ve kitap bitince söylediğim ilk şey "Agatha tam bir manyak" oldu. -spoiler- Senaryosu harika, asla sıkmıyor bilakis mükemmel akıcılıkta kısa bir kitap. Ben çok sevdim. Eğer polisiye ya da dedektiflik düşünürseniz önerebileceğim kitaplardandır.
On Küçük Zenci
On Küçük ZenciAgatha Christie · Altın Kitaplar · 201832,2bin okunma
2142 syf.
10/10 puan verdi
Keşke 10.000 Sayfa Olsaydı
"Hangi günü görmedik ki akşam olmamış" -Yaşar Kemal- Hangi kitabı görmedik ki nihayete varmamış -Mustafa Diyar- Herkese selam ederim Breler(Kitabın tarzına uygun bir selam olsun istedim). Kitabın baskısı günümüzde dört cilt olarak neşredilmiş. Okuduğum baskı tek ciltten müteşekkil 2142 sayfa. Ama hiç bitmesin istedim. Ben, bunca yıl
İnce Memed
İnce MemedYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20181,547 okunma
%4 (16/387)
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu böyle olmamalıydı.
Kitabın masalların eğitimsel işlevleri anlattığı bölümü oldukça faydalıydı. Toplumun bireye, bireyin topluma etkisi güzel bi şekilde ele alınmış. Her şey çok güzel peki neden yarım bıraktım? Kitabın bir diğer bölümünde eğitimsel işlevlerin ele alınışında örnek gösterilen masallar mevcut. Bi süre okudum. Ama neden bilmiyorum psikolojik olarak içinde bulunduğum ruh halimden de olabilir daha fazla okumak istemedim. Masallar beni sıkmaya başladı ve ben de yarım bıraktım. Gide gele bikaç masal okuya okuya kitabı tamamlar mıyım bilmiyorum. Kitabın vermek istediği ana mesaja dair bölümü zaten okudum ama yine de hepsini bitirmediğim için suçluluk duyacağım. Siz de okuyabilirsiniz.
Masallar ve Eğitimsel İşlevleri
Masallar ve Eğitimsel İşlevleriMuhsine Helimoğlu Yavuz · Eğiten Kitap · 201310 okunma
Reklam
416 syf.
9/10 puan verdi
Bu "kitabı", hayır hayır romanı nereden anlatmaya başlasam diye düşündüm; en iyisi bu cümleyle giriş yapmak olacak. Anlatmaya başlayabileceğim yerleri sıralayıp, sonra birinden giriş yapmak. Meselâ romanın kurgusal açıdan başladığı noktanın öneminden. Ya da aslında romanın ahım şahım bir hikâyesi olmamasına karşın nasıl da ilgi çekici
Düş Kesiği
Düş KesiğiGüray Süngü · İz Yayıncılık · 2018777 okunma
296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Osmanlı'da Batıl İtikatlar ve Büyü
Kitap 5 ana başlığa sahip. Bunlar: İslamiyet öncesi batıl itikatlar ve büyü - Osmanlı öncesi İslam'da batıl itikatlar ve büyü - Osmanlı İmparatorluğu'nda batıl itikatlar ve büyü - On dokuzuncu yüzyıl modern Osmanlı toplumunda batıl itikatlar ve büyü (1839 - 1923) ve Medyadan önce medya: Tanzimat dönemi Osmanlı romanında batıl itikatlar ve
Osmanlı'da Batıl İtikatlar ve Büyü
Osmanlı'da Batıl İtikatlar ve BüyüNimet Elif Uluğ · Doğan Kitap · 201714 okunma
368 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Herkese merhaba. İvan petroviç yani kısaca Vanya fakir bir yazardır. Anne ve babası öldüğünde Nikolay Sergeyiç'in ve ailesinin yanında yaşamaya başlar. Onlarla yaşadığı sürede kızları Nataşayı sevmeye başlar ve aşık olur. Nataşa ise prensin oğlu Alyoşa'ya aşıktır. Alyoşa Nataşa'yı sever ama iradesizdir. Korkak bir şekilde seviyor diyebilirim.
Ezilenler
EzilenlerFyodor Dostoyevski · İskele Yayıncılık · 200518,4bin okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.