Öyle ya da böyle bir şeylerden mutlu olurdum, heyecan duyardım ve eve gelip sana anlatırdım; sense alaycı bir şekilde iç geçirerek, başını şöyle bir sallar, parmağını pıt pıt masaya vurarak "Tüm telaşının nedeni bu muydu?" ya da "Keşke benim de senin ki gibi endişelerim olsa!" ya da "Zaman kaybından başka bir şey değil!" ya da "Bu da ne şimdi!" ya da "Ne işe yarayacaksa!" gibi şeyler söylerdin.