Süryaninin verdiği kitaplardan birinde şöyle bir cümle var: "İnsanoğlu kendine yetmesini bilseydi, önemli bir sorunu çö­zümlemiş olurdu." (Dilime ben çevirdim.) Kendine yetmek ... Denizciler çok iyi bilir bunu. Çünkü yaşamışlardır bu olanaksızlığı. Ancak bir çılgın yetebilir kendine. Çünkü onun dünyası başkalarıyla doludur. Duyduğu sesler, gördüğü görüntüler, insanlar, hayvanlar, sanrılar birer gerçektir onun dünyasında. Onlarla konuşur, onlarla sevişir, onlarla kavga eder. Onlar vardır çılgının dünyasında. Ama çıldırmayan, henüz çıldırmayan bir insan nasıl yetebilir kendine? Çılgına öykünerek mi? Kuşlarla, köpeklerle konu­şarak mı? Deniz kızları yaratarak (denizdeysen eğer), dağ kızları yaratarak (dağ başındaysan eğer), çöl kızları yaratarak (çöldeysen eğer) mı? Onlarla mı sevişir? Onlarla mı konuşur? Onlarla mı yazışır? Ama çılgınlığını benimsemediyse , akıl denen o bela daha yitmediyse, sürüp gitmez bu konuşmalar, bu sevişmeler. İletim kesilir. Yaşam tüm çıplaklığı içinde belirir. Tüm çıplaklığı içinde, yani acımasız ve insanoğluna kendi kendine yetmeyeceğini bildirerek.
“Prythian’daki başka hiç kimsenin bunları bilmemesi. En kötüsünü düşünmelerine izin vermen çok yazık.” “Benim için önemli olan kişiler gerçeği bildiği sürece, diğerleri umurumda değil."
Sayfa 196 - Dex Kitap
Reklam
Hiçbir insanın gücü sınırsız olamayacağı için, doyumsuz olanlar eninde sonunda aşamayacakları engellerle karşılaşacaklardır. Bunun böyle olduğunu ancak bir deli bilmez, hatta eğer yeterince yüksek bir konumdaysa, bu gerçeği kendisine söyleyenleri hapseder de, öldürür de. Şu halde politik baskıyla psikolojik baskı el ele gitmektedir. Ve nerede psikolojik baskı varsa, orada mutluluk yoktur. Ölçülü güç, mutluluğu artırabilir, ama amaç olarak benimsenirse, dışımızda olmasa bile içimizde mutlaka felâkete yol açar. Görülüyor ki, mutsuzluğun psikolojik nedenleri çok ve çeşitlidir. Tipik olarak mutsuz kişi, gençliğinde gönül doyumundan yoksun bırakılmış, doyamadığı bu şeyi diğer doyum biçimlerinden daha önemli görür olmuş, böylece hayatına tek taraflı bir yön vermiş, aynı zamanda o doyum için gerekli girişimlerde bulunmak yerine bütün dikkatini doymak üzerinde toplamıştır.
E-kitap
At önemli.
Sadece, bir ihtimal, bilinmeyen bir yerden ansızın bir at çıkar da kafasını Akakiy Akakiyeviç' in omzuna yaslayıverir ve burun deliklerinden çıkan güçlü bir rüzgâr da onun yanağına denk gelirse, o çok sevdiği satırlarının arasında değil de, bir sokağın orta yerinde olduğunun farkına varabilirdi.
Sayfa 30 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Yazık ki, nasıl öldüğümü yazamayacağım. En çok işte buna üzülüyorum. Bir yazar bütün yaşadıklarını yazsa bile ölümünü yazamaz. Oysa ölüm, yaşamımın en önemli olayıdır.
Sayfa 14 - Ad YayıncılıkKitabı okudu
Bütün yontulmamış varlıklarda olduğu gibi onda da gülünç bir kendini beğenmişlik vardı; dünya turnuvasındaki zaferinden beri kendini dünyanın en önemli adamı olarak görüyordu ve bütün bu zeki, akıllı, göz kamaştırıcı konuşmacıları ve yazarları kendi alanlarında yenmiş olduğunu, üstelik onlardan daha çok kazandığını bilmek, onun o eski güvensizliğini soğuk ve çoğunlukla kabalıkla gözler önüne serilen bir gurura dönüştürdü.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.