_Tanrı, ilk ateisttir. E. Hubbard
_Din, gönüllü köleliktir. Herzen
_Burada bir ateist yatıyor. Giyinip kuşanmış hazır, ama gidecek bir yeri yok; ne cennet ne de cehennem. Mezar taşı
_Çürümüş bedenimden çiçekler çıkacak ve ben de onların içinde olacağım. E. Mumch
_Bir zamanlar ateist olmak istemiştim. Artık vazgeçiyorum. Adamların tatili yok! H.
( Eleştirel bir Bakış )
_Dinde zorlama yoktur. (Bakara 256) _Ama, kim İslamdan çıkıp başka bir dîn'e yönelirse sapkındır ve af yoktur. (İmran 90) _Çünkü, tek gerçek din islamdır. (İmran19) _İslam dışı tüm inançlar batıl ve sapkınlıktır.(Hadis) _İslam hakim gelene kadar kafirlerle savaşın.(Enfal39) _Kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır. (Saff 8)
Müslümanların ok yağmuruna tutuldukları anda yaşadıkları mühim bir hatıra vardır. Malum, savaş esnasında Müslümanlar namazlarını korku namazı olarak eda ederlerdi. Korku namazında ordu ikiye ayrılır; yarısı imamın arkasında namaza başlar, onlar bir rekâtı kıldıktan sonra cepheye gider, diğer yarısı gelir, namaza dâhil olurlardı. Böylece namaz tamamlanmış olurdu. Ama o gün düşman tarafı öyle bir ok atıyordu ki korku namazını bile kılmaya imkân vermiyorlardı. Öğle namazı vakti girince Hz. Ömer geldi, "Ya Resulallah! Namazlarımızı nasıl kılacağız?" dedi. Efendimiz (s.a.v.) hiçbir şey söylemedi. Öğle vakti çıkıp ikindi vakti girince Selmân-ı Fârisî, Sa'd b. Muâz ve başka sahabîler namaz için geldiler ama Efendimiz (s.a.v.) yüreğinde derin bir ızdırap yaşamasına rağmen bir şey diyemedi. O gün namazlar düşmanın saldırısından dolayı kılınamadı. Müslümanlar namazlarını yatsı vaktinde kaza etmek zorunda kalmışlardı. Bu hâl Efendimiz'e (s.a.v.) öyle dokundu ki, Uhud'da o kadar acıyı yaşamasına rağmen beddua etmeyen Resûlullah (s.a.v.) ellerini açmış ve şöyle demişti:
"Ey kitabı indiren! Ey hesabı çabuk gören! İslâm aleyhine toplanan şu hizipler ordusunu darmadağın et. Çadırlarını başlarına geçir, ayaklarının altındaki toprakları sars. Bizi namazımızdan alıkoyan şu azgın kavme sen katından bir ceza gönder."
Sayfa 143Kitabı okudu
EFENDİMİZ (SAV)’İN TEBLİĞ METODU 4
(Kim Demiş Efendimiz (sav) Beddua Etmezdi Diye)
“Allah Rasulü kendi nefsi için, intikam almamıştır. Ancak Allah’ın yasaklarının çiğnenmesi durumunda Allah hakkı için öç almıştır.” (Buhârî. Menâkıb, 23; Edeb, 80; Müslim, Fezâil, 77; Ebû Dâvûd, Edeb, 4; Muvatta, Hüsnü’l-Huluk, 2; Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. V, s. 130, 223, 232.)
✔ Utbe, Necm
Ezbere Yaşayanlar - Vazgeçemediğimiz Alışkanlıklarımızın KökenleriEmrah Safa Gürkan · Kronik Kitap · 20221,713 okunma
Ahirette onları ferahlandırmak, onları affetmesi ile mümkündür."
İbrâhim Atrûş diyor: "Bağdad'da Mâruf Kerhi ile Dicle'nin ke narında oturuyorduk. Içki içen, çalgı çalan bir kafile yanımızdan geçti. Yanımızdakiler Mâruf Kerhî'ye:
"Bunların açıkça isyan ettik lerini görmüyor musun? Bunlara bedduâ et." dediler.
Kerhi ellerini kaldırarak:
"Allahım, bunları burada rahatlandırdığın ve zevk lendirdiğin gibi âhirette de huzur ve zevke kavuştur." diye dua etti. Onlar:
"Biz sana bedduâ et dedik, sen duâ ettin, bu nasıl oldu?" dediklerinde, Kerhî:
"Ahirette onları ferahlandırmak, onları affetmesi, günâhlarına pişman etmesiyle mümkündür." dedi.
Sayfa 472Kitabı okudu
