Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kastamonu'ya döndükten bir süre sonra tekkeler ve türbeler kapatıldı. Esad Efendi'nin dedikleri bir bir çıkmaya başladı. Dindarlar göz hapsine alındı. Kur'an kursları yasaklandı. 1928 yılında Harf Inkılâbı ilân edilince, biz Kastamonu'da iki dehşetli hadiseyle karşı karşıya kaldık: CHP valisi tellâl bağırttırdı: "Ey
BIRAKSANA PALAVRAYI
Kimin için doğruyum? Senin için mi? Bıraksana bu palavrayı. Ben kendime doğruyum. Böyle de mutluyum. Devir artık kendini düşünme devri... Başkasını düşününce ne olduğunu gördük; onlara kalsa hep yanlışsın zaten.
Reklam
Attan biraz anlayan bilir ki cins hayvanlar arasında ne kadar fark olursa olsun bir devir fark olmaz.40 metre,50 metre ,100 metreye kadar nihayet...Fakat atlardan biri o kadar kaltaban ki öbür atlar 6'inci deviri bitirmek üzere;o daha birinci devri bitirmiş gidiyor.Ve halk yuha diye bağırıyor mütamediyen...Öyle oldu ki,potaya,yani bitiş noktasına 6 tane cins attan o kaltaban at daha evvel girmiş göründü.Bize gerici diyenler bu kaltaban atın soyundandır. Bunlar zamanı,-bir yazım da söylediğim gibi-sipsivri övendere gibi bir şey zannediyorlar.Arka tarafı geri ön tarafı ileri.O sivri yeri onlara saplayarak anlatmak lazım ki,zaman bir dairedir.(Aynştana) kadar bu böyledir.Ve kimin,kimin önünde olduğu kimin,kimin arkasında olduğu belli değildir. Ama bunlar, gerilerine meraklı öyle insanlar ki,fikri fahişeleştiriyorlar ve insan tefekkürünü sıfıra indiriyorlar.Markalayarak halletmeye bakıyorlar davalarını...Korkunç dava.Hakiki geri varsa onlardır! ***Çünkü onları dairenin neresine koysanız kendilerini önde kabul ediyorlar.Bu bir yobazlık!
BÜYÜK DOĞU YAYINLARIKitabı okudu
Devir dürüstlük devri! Ne sana, ne bana Kimin hakkıysa ona!
Sayfa 130Kitabı okudu
493 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
"Unutulmayacak olanlar kalır... Ya hatırlamayacaklarımız?" Hatırlamak istemeyip, unutamadığımız bir devrin hikâyesi...Devir... Devir, iki çocuğun gözünden 80 darbesinde yaşananları anlatıyor. Ayşe ve Ali; farklı yaşam koşullarında, aynı doğrularla büyüyen iki güzel çocuk. Birgün yolları kesişiyor ve yaşanılanları biri oyun zannederek diğeri yaşadığı çevre koşuluyla tüm gerçekliğiyle yaşıyorlar. Ama çocuk kalbinin saflığı ve uçsuz bucaksız hayal gücüyle bambaşka bir pencereden bakıyorlar yaşanılanlara...Üzerlerinde bıraktıkları travmalara rağmen... Ve Ece Temelkuran bunları kaleme dökmüş çocuk kalbinin kırılganlığı ve hassaslığıyla... Aynı devri, o yaşlarda olan bir çocuk olarak yaşadığim için yazılanlar çocukluğuma geri götürdü adeta. Ne olduğunu tam olarak anlayamadığımız ama unutmak istediğimiz kötü günlerdi... Aslında aklımda kaldığınca, farklı milletlerden, farklı mezheplerden komşularımizla (gerçi mezhep ayrılığı bilmediğimiz konulardı, ayrıca kimse de bununla ilgilenmiyordu) kardeşce yaşadığımız zamanlardı.Fakirliğin küçümsenmediği, zenginliğin göze sokulmadığı, kimin bisikleti varsa ona sırayla binilen, bitmesin diye şokellamızı kaşığın ucuyla yendiği, kokulu silgilerin arkadaşla paylaşıldığı, yerli malı haftalarında asla sınıfa muz götürülmediği unutulmayan zamanlardı. O zamanları, o deviri Ece Temelkuran'ın eşsiz kaleminden tekrar yaşamak, hem güldürdü hem ağlattı. Böyle bir devri, çocuk kalbinin saflığı ve kendi dünyalarının dilinde okumak isterseniz hiç vakit kaybetmeyin derim. İçinizdeki çocuğun hep çocuk kalması dileğiyle... Sevgiyle ❤
Devir
DevirEce Temelkuran · Can Yayınları · 20162,519 okunma
652 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Kırmızı mı siyah mı? İkisi de!
Nietzsche önerdi bana bu yazarı, Ecce Homo'da; Stendhal ismini Dostoyevski ile aynı cümlede övgüyle görünce en kısa sürede bu Fransız'ı okuma kararı almıştım. Harika bir karar almışım, en içten duygularımla kendimi kutluyorum. Baştan uyarayım, her klasik kitapta olduğu gibi bunda da baştan sona cinsiyetçilik var. Malum 1830 yılında (gerçekçilik
Kırmızı ve Siyah
Kırmızı ve SiyahStendhal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202210bin okunma
Reklam
Matem içinde iki sene geçti. Tulu, hükümet naibi olarak Karakurum’da ikamet ediyordu. Fakat süresi sona erdiğinden, Cengiz Han’ın arzusuna uygun olarak yeni bir hakan, bir imparator seçmek için, prensler ve kumandanlar Gobi’ye döndüler. Cengiz Han’ın isteğine uyup, miraslarına sahip çıkarak reislerinin kralları haline geldiler. Şimdi Han’ın en
302 syf.
·
Puan vermedi
·
24 günde okudu
Kadınlara ithafen/ Homo Erkektus'a nasihat
İlk öncelikle incelemeye mizojininin tanımını yapmakla başlamak daha iyi olur. Sevgili okurlar mizojini tek ifadeyle kadın düşmanlığı demektir. Kitabın ana teması kadınlardan nefret etmenin tarihidir. Bu mizojini tarihine bakıldığında, okunduğunda bazı durumlardan ötürü insanın kanının donması hiçten bile değildir. İnsanlık tarihi boyunca kadın
Mizojini - Dünyanın En Eski Önyargısı
Mizojini - Dünyanın En Eski ÖnyargısıJack Holland · İmge Yayınları · 2019302 okunma
46 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.