Bir paragraf sorusunun son zamanlarda sürekli karşılaştığım bir sıkıntıdan bahsettiğini gördüm:
“Bir kişinin yanılması bütün halkın yanılmasına yol açar, bütün halkın yanılması da sonradan teklerin yanılmasına. Böylece yanlışlık elden ele geliştikçe gelişir, o kadar ki işin en uzağındaki tanık en yakınındakinden daha çok bilir, olayı son öğrenen ilk öğrenenden daha inançlı olur. Bunda şaşılacak bir şey yok. İnsan bir şeye inandı mı ona başkasına da inandırmayı bir borç sayar. Kolay inanmak için de anlattına dilediği gibi çekidüzen vermekten, bir şeyler katmaktan çekinmez.”
Mesela internette bir bilgi paylaşılıyor, bilgiyide paylaşan öyle bir üslupla yazıyorki inanmak zorundaymışsın gibi, okuyanlar bir başkasınada aynı üslupla aktarıyor, onlarda inanıp bir başkasına söylüyor, ve bu döngüde bazen biri çıkıp “bu bilgiye nerden ulaştın?” Demek aklına geliyor, o zamanda bilgiyi söyleyen bilgiyi ilk paylaşanmış gibi, bilginin doğruluğuna inandırmak için elinden geleni yapıyor. Siz siz olun kulaktan dolma bilgilerle yaşamayın, ve bilginin temelini hep araştırın.